| diye düşünmüştüm. Ama bu projede çalışmaya başlayınca, fikrimi değiştirmeye başladım. | TED | ولكن حين بدأت العمل على هذا المشروع، بدأت في تغيير رأيي. |
| Bilmiyorum, McCombs, ondaki belirtiler oraya çıkmaya başlayınca buldu beni. | Open Subtitles | لا اعرف ماكوبس هو هو وجدني عندما بدأت اعراضه بالظهور |
| Her 10 yılda bir, insanlar yaşlanmadığımı fark etmeye başlayınca... taşınıyorum. | Open Subtitles | كل عشر سنوات, عندما يبدأ الناس بملاحظة أني لا أشيخ, انتقل |
| Tek yapman gereken bu. Olay başlayınca senin işin biter. | Open Subtitles | هذا هو كل ماعليك فعله حالما يبدأ ، انت ستخرج |
| Ama organlar çürümeye başlayınca mikroskobik patolojik değişimleri fark etmek zor olur. | Open Subtitles | ولكن تتغيّر المرضيّات الميكروسكوبية ويصبح من الصعب تحليلها حين تبدأ الأعضاء بالتعفّن |
| Geri çekilme başlayınca, Panzerler saldırmaya başladı ve takımımdan koptum. | Open Subtitles | عندما بدأ الإنسحاب، بدأ هجوم الدبابات، وقد إنفصلت عن وحدتي |
| Gördüğünüz gibi düşmeye başlayınca bot karşı tarafa geçti, ve adam da orada duruyor. | TED | يمكنكم رؤية أنها بدأت تتدحرج هنا، والقارب قد تحرك إلى الجهة الأخرى، والرجل يقف هناك. |
| Sonra tekrar hatırlamaya başlayınca hemen daha fazlasını bilmek istedim. | TED | وأخيراً عندما بدأت بتذكرها أحتجت أن أعرف أكثر فوراً. |
| Özgürlüğümün ve eğlencemin, izlerini, kelimenin tam anlamıyla, yavaş yavaş bırakmaya başlayınca, insanların şaşırmış ve alakadar tepkilerini görmek oldukça heyecan vericiydi. | TED | عندما بدأت حرفياً أترك آثاراً لمرحي وحريتي، كان من المثير أن أرى ردود أفعال الناس التي يملؤها الإهتمام والإندهاش |
| Sonra sinekler üzerinde çalışmaya başlayınca bir şey oldu. | TED | وحدث شيء ما عندما بدأت بالعمل على الذباب. |
| Raporlar gelmeye başlayınca, yine uluslararası yardım devreye girdi. | TED | بينما بدأت التقارير الظهور على السطح، مجدداً تدفقت المساعدات الدولية. |
| O bu havuzun içinde boğulmaya başlayınca bedelini biz ödeyeceğiz. | Open Subtitles | وعندما يبدأ تغرق فيه سنكون نحن من تدفع له الثمن |
| Erkekler de ergenlik testisler testesteron salgılamaya başlayınca başlar. | TED | عند الرجال، يبدأ البلوغ عندما تبدأ الخصيتان بإفراز التستوستيرون. |
| Ancak yıllık yağmurlar başlayınca sürü parkın dışındaki yerlerden otlanmak için göç etmeye başlıyordu. | TED | ولكن متى بدأ المطر الموسمي يبدأ القطيع في التحرك إلى خارج الحديقة المحمية للبحث عن غذاء |
| Evrak işleri, güvenlikte takılmaya başlayınca, insanlar uçaklarını kaçırmaya başlayacak. | Open Subtitles | لذالك عندما تتوقف الاوراق عند الامن والناس تبدأ بفقدان رحلاتها |
| Kesinlikle. Artılar kısmı için listeye başlayınca bana da haber ver. | Open Subtitles | أذن , عندما تبدأ للأستماع للأشياء من مقالات المحترفين, دعني أعلم |
| Filmlerde, Watson gibi bilgisayarlar düşünmeye başlayınca, işin sonu çoğu zaman iyi bitmez... | TED | في الأفلام، عندما أجهزة الكمبيوتر مثل واتسون تبدأ التفكير، دائماً لا تنتهي الأمور جيدا. |
| Kasıklarında tüyler çıkmaya başlayınca babasının tıraş bıçağını aşırıp onları kesmeye çalıştı. | Open Subtitles | و عندما بدأ ينمو شعر العانة سرقت موس الأب و حاولت حلاقته |
| Kurşunlar havada uçuşmaya başlayınca üstüme kapanıp süper kahramancılık oynadın. | Open Subtitles | عندما بدأ إطلاق النار وأنت انقضضت لاعبًا دور البطل الخارق |
| Ve sayıları tekrar artmaya başlayınca, bilim insanları dikkat etmeye başladı, bu kuşları araştırmaya başladılar. | TED | ومع تكاثر عدادهم، بدأ العلماء بالإهتمام بهم، بدأو بدراسة هذه الطيور. |
| Sonunda malzemeleri yaymaya başlayınca, hem midillilerinin, hem de motorlu kızaklarının şiddetli buzda ve karda etkisiz kaldığını anladılar. | TED | وعندما بدأوا أخيرًا في وضع الإمدادات، وجدوا أن كل من المهور والزلاجات في حالة سيئة في الثلج والجليد القاسي. |
| Beyaz okurlarımız da bu işe bayılırlar zaten. Hatta bunlar Siyah Bilinç'le ilgili atıp tutmaya başlayınca da -- hassiktir ordan. | Open Subtitles | لست متأكداً بأن الجمهور الأبيض من القراء سيصبح مبتهجاً بذلك وحين يبدأون في الرهان حول حركة الوعي الأسود |
| O sıfırları saymaya başlayınca durması zor oluyor. | Open Subtitles | .. أجل، تبدأين بعدّ هذه الأصفار ويكون من الصعب التوقّف |
| Hatta bize birkaç tane gösterdin, ama insanları öldürmeye başlayınca kimse bunları hatırlamayacak. | Open Subtitles | واريتنا البعض ولكن لا احد سوف يتذكر ذلك حين تبدا فى قتل الناس |
| Şimdi, tutulma başlayınca kesin olarak ne göreceğiz? | Open Subtitles | حسناماذا بالضبط سنرى بعد ان يبدا الكسوف؟ |
| Bir ödül açıklayıp, takımlar denemelere başlayınca bu meydana geliyor. | TED | وهذا ما يحدث عندما تضع جائزة لسباق ما فعندما تعلن عن وجود جائزة .. وتبدأ الفرق بالتسابق |
| Kanlı balgam çıkarmaya başlayınca, birkaç saat hayatta kalabilir. | Open Subtitles | عندما يصبح بصاقه مدمياً فسيتبق له عده ساعات ليعيش |
| - Buna itirazım yok. Ama Jessica ona biraz fazla ilgi göstermeye başlayınca... | Open Subtitles | الأمر وحسب يتعلّق باهتمام (جيسكا) الجديد به... |
| Bu sayılar tepeye ulaşmaya başlayınca, ne yazık ki bugün gerçek kaşıkçı balıkçıl hikâyesi, neye benzediğinin gerçek hikâyesi bunun gibi. | TED | وتزامناً مع وصول الأعداد الى ذروتها، لسوء الحظ، اليوم، القصة الواقعية لطائر السبونبل، الصورة الحقيقية للواقع هو شيئ يشبه هذا. |