"gevşek" - Translation from Turkish to Arabic

    • فضفاضة
        
    • رخوة
        
    • طليق
        
    • رخو
        
    • مفكوك
        
    • سائب
        
    • أرخي
        
    • سلاك
        
    • سلاكي
        
    • مرتخي
        
    • فضفاض
        
    • مترهل
        
    • مترهلة
        
    • متساهلة
        
    • غير محكمة
        
    - Hemşire Davis, onu gevşek bir şekilde tutmanızı istiyorum. Open Subtitles -أيتها الممرضة " دافيس " ، أريدها ممسكة بصورة فضفاضة
    Şu gevşek pantolon ve komik botların dışında yılın 365 günü çalışıyoruz. Open Subtitles لكن على عكس شخص كسول وعائمٍ ببطن رخوة مثلك نحن نعمل على مدار 365 يوما في السنة
    Mutluluk kumaşımız ne kadar gevşek dokunmuş. Open Subtitles كَمْ المحاك بشكل طليق النسيجُ سعادتِنا.
    Bak, toprak yumuşak ve gevşek, sanki aceleyle ayrılmışlar gibi. Open Subtitles لكن , أترى , التراب ما زال طرياً و رخو كأنهم قاموا بالتعجيل بشكل سريع
    Her şey gevşek ve etrafa dağılmış. Open Subtitles فكل شيىء مفكوك ومُبعثر فى كل مكان
    SBK ile ilgili olarak, gevşek bir son olabilir. Open Subtitles "و على حدّ عِلم "أس بي كاي فأنت مُجرّد طرفٍ سائب
    İntihar edenler genelde düğümü gevşek tutar. Open Subtitles المنتحرون عادة يتركون عقدة فضفاضة ليسمحون للجاذبية أن تؤدي عملها
    Eğer fişek namluda gevşek duruyorsa, barut, atıştan hızlı yanar. Open Subtitles عندما قذيفة فضفاضة في برميل، مسحوق تهب من أصل أسرع من رصاصة واحدة.
    İçeriye fare kapanları koymak zorunda kaldım. gevşek döşeme tahtaları var. Open Subtitles لقد وضعت مصائد للفئران إنها ألواح أرضية فضفاضة
    Çalışma odasının karşı duvarınden on adım at, orada gevşek bir yer döşemesi var. Open Subtitles ،10خطوات من أبعد حائط في غرفة المكتب ثمة أرضية رخوة
    Burası eşelenmiş. Toprak gevşek! Open Subtitles تم تحريك هذه التربة، التربة رخوة
    Bu dönemi gevşek tuttuk. Open Subtitles . وأنا أستعمل ذلك التعبير بشكل طليق
    Vajinamdan nefret ediyorsun! gevşek olduğunu düşünüyorsun! Open Subtitles تمقت مهبلي، تظنّ بأنه طليق للغاية.
    Emniyet kemeri gevşek. Open Subtitles حزام الأمان رخو
    Her şey gevşek ve etrafa dağılmış. Open Subtitles فكل شيء مفكوك ومبعثر في كل مكان
    gevşek bir bağlantı olmalı. Open Subtitles لابد أنه ممر سائب
    Onu bir süre gevşek bırakmayın onu sorguya tabi tutun. Open Subtitles لقد تركتني أرخي ملابسها عندما كنت أفحصها
    Eğer 'gevşek Mesane'yi ve tazı pisliğini kastettiğini bilseydim, muhtemelen, onları kendi sularında kaynamaya bırakırdım. Open Subtitles لوعرفت أنك ستنقذ سلاك بلادر العجوز وكومة التبن هذه من باسكرفيلز، لتركتهما على الأرجح ليتعفنا في عصائرهما.
    Duydum ki, bizim 'gevşek' ihtiyara yardım etmeye pek zahmet etmemişsin. Open Subtitles سمعت بأنك لم تهتم لتساعد سلاكي العجوز
    Hazır buradayken, sanırım çatımda, gevşek bir kiremit var. Open Subtitles بما أنك هنا، أظن أن هناك لوح مرتخي على سقفي.
    Sonra en üstteki toprağı havalandırmak önemlidir, yüzeyde gevşek bir hâlde bırakmak gerekir. TED ثم إن هذا مهم لتهوية التربة السطحية وتركها بشكل فضفاض على السطح.
    Sanki böyle gevşek gibi. Bu leke gibi bir şey mi? Open Subtitles يبدو كأنه مترهل هل هو منتفخ قليلا؟
    Son derece gevşek bir başlangıçtan sonra. Open Subtitles من بداية مترهلة تماما
    Bu yüce ulusun üniversiteleri öğrenci kabulünde gevşek davranmaya başladılar. Open Subtitles جامعات هذه الأمة العظيمة تصبح متساهلة في قبولها.
    Bayan Timberlake adeta kapağı gevşek bir şişe. Open Subtitles الانسة تمبرلاك زجاجة تطوف غير محكمة الغلق

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more