"hiç duymadığınız" - Translation from Turkish to Arabic

    • لم تسمعوا
        
    • لم تسمع عنه
        
    • لم تسمعها
        
    • لم يسمع
        
    O zamana kadar, beni adını hiç duymadığınız uzak bir diyarda uçarken bulacaksınız. TED وحتى هذا الحين ستجودني طائراً في بعض الأماكن البعيدة التي لم تسمعوا عنها من قبل.
    Muhtemelen daha önce hiç duymadığınız çok küçük bir mikro organizmayla tanışın: Proklororokus. Gerçekten inanılmaz bir varlık. TED أود أن أعرفكم على كائن مجهري صغير جدًا الذي ربما لم تسمعوا عنه إطلاقاً: اسمه بروكليروكوكس، وحقيقةً إنه كائن صغير مذهل.
    John Michell muhtemelen adını hiç duymadığınız büyük bilim adamlarından biriydi. Open Subtitles جون ميتشيل هو أحد اعظم العلماء الذين من المحتمل أنكم لم تسمعوا به
    Sizin herhalde daha önce hiç duymadığınız aletleri var. Open Subtitles تعلم،حصل على بعض الزمالة من المحتمل لم تسمع عنه
    Bu adını hiç duymadığınız bir yazardan. Open Subtitles ألفها كاتب لم تسمع عنه
    Şans, tesadüfler ve kaderle ilgili hikayeleri seviyorsanız, size hiç duymadığınız bir hikaye anlatayım. Open Subtitles إن كنت تحب القصص التي تتكلم عنالفرص،المصادفةوالقدر.. فهذه القصة لم تسمعها من قبل.
    Şans, tesadüfler ve kaderle ilgili hikayeleri seviyorsanız, size hiç duymadığınız bir hikaye anlatayım. Open Subtitles إن كنت تحب القصص التي تتكلم عنالفرص،المصادفةوالقدر.. فهذه القصة لم تسمعها من قبل.
    Neredeyse çoğunuzun Schmidtea mediterranea yassı kurtunu hiç duymadığınız üzerine bahse girerim. TED أنا مستعدّ لأن أراهن أنّ العديد منكم لم يسمع قَط بالدودة المسطّحة التي توجد في مناطق البحر المتوسط.
    Ama görünen o ki, E. Coli bağırsağınızda büyük ihtimalle hiç duymadığınız diğer mikroplarla karşılaştırılınca, binde bir oranında daha az bulunuyor. TED لكن اتضح أن هناك ما يفوق الإشريكية القولونية عددًَا في أمعائكم بنسبة واحد لألف وذلك من أنواع أخرى، والتي لم يسمع معظمكم بالعديد منها
    Buradan 2000 km öteye, Oslo'nun kuzeyine gidiyoruz. Kutuptan sadece 600 mil uzağa. Burası kuşkusuz hiç duymadığınız en stratejik ada. TED سنقطع الآن 2000 كيلومترا أو حوالي 1200 ميل شمال أوسلو، فقط على بعد 600 ميل من القطب، ويمكن القول أنها أكثر جزيرة استراتيجية لم تسمعوا بها من قبل.
    T. Morgan Dixon: Size daha önce adını hiç duymadığınız dünyanın en güçlü kadınından bahsedeceğim. TED (تي مورغان ديكسون): أود أن أحدّثكم عن أقوى امرأة لم تسمعوا بها مطلقًا.
    Birçok kuyrukluyıldızın adının hiç duymadığınız insanların, amatör astronomların olduğunu fark edeceksiniz. Çünkü amatörler dışında kimse onları aramıyor. TED ستلاحظون أن المذنبات في العادة تحمل أسماء أشخاص لم تسمعوا بهم قبلا -- فلكيون هواة ؟ ذلك لأنه لا أحد بالفعل يبحث عنها غير الهواة.
    DÖTB internet olanları anlık izler bu da onu hiç duymadığınız en güçlü takip aracı yapar. Open Subtitles ديتو) تراقب ما يحدث) ،على الإنترنت كما يحدث مما يجعلها أقوى وسيلة مراقبة لم تسمعوا عنها قط

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more