| Dün ya da bugün ölen tek sen misin zannediyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد أنك الوحيد فقط الذي توفي أمس أو اليوم؟ |
| Kendini ne zannediyorsun bilmiyorum ama ofisime dalıp sebepsiz yere beni tutuklayamazsın. | Open Subtitles | لا أعلم من تظن نفسك لكن لايمكنك القدوم لمكتبي وتعتقلني بدون سبب |
| Demek öğrenmek istemiyorsun. Kendini pişmiş zannediyorsun ama hala hamsın. | Open Subtitles | أجل ، لا تريد أن تعرف تظن أنك صلب العود لكنك مازلت طريّا |
| Fanty ve Mingo'ya işi berbat ettiğimizi söylersek bize ne yapacaklarını zannediyorsun? | Open Subtitles | لقد تدربنا على عدم الخلط إذا أخطأنا عملنا مالذي برأيك سيفعلونه بنا |
| İnsanların üstüne sıçabileceğini, ve kendine bir şey olmadan gidebileceğini mi zannediyorsun? | Open Subtitles | أعني, هل تعتقد بأنك تستطيع أن تحتقر الناس؟ تحتقر الناس وتفلت من العقاب؟ |
| Evet, tabii ki bir soyadım var, ne zannediyorsun beni? | Open Subtitles | ، حسناً ، بالطبع لديّ إسمً ثنائياً ماذا تعتقد أني أكون ؟ |
| Kendini ne zannediyorsun, kahraman bir kovboy mu? | Open Subtitles | ماذا تعتقد انك فاعل ؟ ؟ هل تحاول لعب دور البطل ؟ |
| Tarih kitaplarina para vererek geçebilecegini mi zannediyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد أنك تستطيع شراء سبيلك في كتب التاريخ؟ |
| Burada sadece ziyaretçisi olan parlak yüzlü tek katil sen misin zannediyorsun? | Open Subtitles | كنت تعتقد أنك الوحيد هنا الذي يحصل على زيارات؟ |
| Kendini bir numara zannediyorsun ama al sana gerçek hayat. | Open Subtitles | أعلم أنك تعتقد أنك الرئيس ولكن دعني أشرح لك: |
| Sen dostluğun ne olduğunu nasıl bileceksin? ne yaptığını zannediyorsun? sen bir kızı tuzağa düşürmek için benim ismimi mi kullanıyorsun? | Open Subtitles | من تظن نفسك تستعمل إسمي لإصطياد الفتيات؟ |
| Karımın nesi olduğunu zannediyorsun, bilmiyorum ama bu ev, hâlâ benim. | Open Subtitles | هاه انظر لااعلم من تظن نفسك بالنسبه الى زوجتي ولكن هذا لايزال منزلي |
| Peki, tatlım, derdini anlattığını zannediyorsun ama cidden anlatmıyorsun. | Open Subtitles | حسنا عزيزي ، أعرف أنك تظن أنك توضح نفسك لكنك حقا لست كذلك |
| Düzelemeyecek gibi zannediyorsun değil mi? | Open Subtitles | أتريد إنهاء هذا؟ أنت تظن أنك لعين غير قابل للإصلاح؟ |
| Çoktan gönderdim. Bu yorumu nasıl aldık zannediyorsun? | Open Subtitles | لقد فعلت، وكيف برأيك حصلنا على هذه المقالة؟ |
| kıymetli bir bok zannediyorsun. Doğru! | Open Subtitles | إلى الجحيم ، خذها هل تعتقد بأنك ستهددني بمثل هذا الأمر؟ |
| Bu altı ay içinde seni beş dakikadan daha fazla düşündüğümü mü zannediyorsun? | Open Subtitles | -هل تعتقد أني في خلال 6 أشهر فكرت فيك أكثر من 5 دقائق؟ |
| Evlenme teklif edip ardından da bana dokunabileceğini mi zannediyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد انك تستطيع ان تطلب يدي وان تلمسني؟ |
| Müdirenin babama "sen kendini ne zannediyorsun?" dediğini hatırlıyorum. | TED | و جلست أنا أستمع للمديرة تتكلم معه وتقول له ، من تعتقد نفسك أنت؟ |
| Bunları kendime saklamak beni mutlu mu ediyor zannediyorsun? | Open Subtitles | هل تحسب أنني أستمتع بإبقاء كل هذه الأشياء لنفسي ؟ |
| Çıkartıyorum iste, Kevin, Ne yaptığımı zannediyorsun? | Open Subtitles | سنخرج من هنا كيفين وماذا تعتقد أننى افعل؟ |
| 60. kanala getireli yarım saati geçti. Beni aptal mı zannediyorsun? | Open Subtitles | لقد وضعت القناة 60 لمدة نصف ساعة هل تظن أنني غبية؟ |
| Hatasız davrandığını zannediyorsun. Senin kafa yapın bu! | Open Subtitles | تظن أنه لا يمكنك ارتكاب الأخطاء ما خطبك ؟ |
| Bakın, ben aptal değilim. Bilmediğimi mi zannediyorsun? | Open Subtitles | اسمع ، أنا لست غبياً هل تفترض أنني لا أعلم ذلك ؟ |
| Kız, sen ne yaptığını zannediyorsun? | Open Subtitles | مهلًا، يا فتاة، مالذي تظنّين نفسك فاعلة؟ |