| Onları geri götüreceğiz ve iki günü bu kuru yerde geçirmeyecekler. | Open Subtitles | نحن سنحصل عليه، أَو هم لن يكونوا يومان ماضيان في هذه النوبة الجافّة |
| Bu aralığa bulabildiğiniz kadar kuru çırpı yığın! | Open Subtitles | ضعي نفس مقدار الفرشاة الجافّة كما يمكنك أن تحملي في هذه الفجوة |
| Şu anda taze değil, kuru meyve yemek istiyorum. | Open Subtitles | الآن لن آكل الفاكهة سآكل الثمار الجافّة فقط |
| Çürümeye dayanıklı olmamalarına rağmen piramitler neredeyse 5000 yıldır şekilleri ve kuru çöl ortamı sayesinde ayaktalar. | Open Subtitles | بقيت الأهرامات لما يقرب من خمسة آلاف سنة بسبب شكلها المنحدر وحرارة بيئة الصحراء الجافّة. |
| Platonun göçebeleridir ve bu kurak ovalarda vahalar arayarak muazzam mesafeler kat edebilirler. | Open Subtitles | بدو الهضبةِ وسَيَعبرونُ مسافاتَ واسعةَ في أغلب الأحيان عبر هذه السهول الجافّة في البحثِ عن الواحاتِ. |
| Onu kuru yapraklardan ve geyik dışkısından mı yaptın? | Open Subtitles | أتستعميل ان الأوراق الجافّة فضلات حيوان الموظ ؟ |
| Sinüslerim kuru ve sıcak yerlere dayanamıyor. | Open Subtitles | جيوبي الأنفيّة لا يُمكنها أن تتحمّل الحرارة الجافّة. |
| Bir bakkal var. Eski bir yer. İçinde bir sürü kuru şey var. | Open Subtitles | ثمّة متجر غذاء، إنّه قديم ومليء بالأطعمة الجافّة. |
| Çabuk ol. kuru toprakta kal. | Open Subtitles | كُن سريع الخُطَى، الزم الأرض الجافّة. |
| Bu evde kuru elbise olmalı | Open Subtitles | هناك يجب بعض الملابس الجافّة ... في هذا البيت . |
| kuru olanlara ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن بحاجة بعض الحبوب الجافّة |
| kuru bir sıcak var. | Open Subtitles | كل هذه الحرارة الجافّة |
| En kurak dönemini yaşayan ovalar uzak topraklardan gelen nehir yatakları sayesinde tatlı suyla buluşuyor. | Open Subtitles | على نحو مذهل، عندما تكون السهول في أقصى جفافها تتدفق المياه العذبة من أرض بعيدة داخل قيعان الأنهار الجافّة |
| Su kanalları geri kalan kavrulmuş ovaları susuz ve kurak bırakıyor. | Open Subtitles | تملأ أوّلاً القنوات الجافّة تاركة السهول على جانبيها صلبة وجافّة |