Herhangi bir dövüşmede ciddi bir tokat sohbetinin var olduğunu biliyor olursunuz. | TED | و في أي ملاكمة بالأيدي تعرف أن حديثًا عنيفًا يدورُ عادة ، |
Kıskandın mı? Bu zeminin altında bir havuzun olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف أن هناك حوض سباحة تحت هذه الأرضية؟ |
Sen göremesen de her şeyin var olduğunu biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | لكنّك تعرف أن هذا كلّه موجود وإن لم يستطع رؤيته، صحيح؟ |
Orada babana ne olduğunu biliyorsun. - Kazaydı, değil mi? | Open Subtitles | أنتَ تعرف أن ما حدث بيني ووالدكَ كان حادث، صحيح |
Biliyorsun ki, birisini gözaltında tutmak için iki çift ajan gerekir. | Open Subtitles | أنت تعرف أن قواعد المراقبة الصحيحة تستدعى وجود زوجين من العملاء |
ve bilmem biliyor musun, dünyadaki en mükemmel sex iki kadının yaşadığıdır! | Open Subtitles | والذي لا أدري إن كنت تعرف أن هذا تصرف جنسي بدائي لامرأتين |
Kıskandın mı? Bu zeminin altında bir havuzun olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف أن هناك حوض سباحة تحت هذه الأرضية؟ |
Sahte bir isimle kayıt yaptırmanın yasalara aykırı olduğunu biliyor musunuz? | Open Subtitles | ألا تعرف أن القانون يمنع التسجيل تحت أسم مستعار ؟ |
Orada, yukarıda 100 milyar yıldız olduğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | هل كنت تعرف أن هناك ما يزيد عن 100 مليار نجم بالأعلى ؟ |
Bay Ratchett'in uyruğunun İtalyan olduğunu biliyor muydunuz? | Open Subtitles | بلجيكى أكنت تعرف أن مستر راتشيت كان إيطالى الأصل ؟ |
Fotoğraftaki adamın Stefano olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | نعم، هل أنت تعرف أن الرجل الذي في الصورة كان ستيفانو؟ |
Ve uyku tutmamış, çünkü bir şeylerin yanlış olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | و لم يأخذك النوم لأنك تعرف أن هناك شئ خاطئ |
Ve şimdi korkuyorsun çünkü yanlış aşkın kapanından kurtulmak için kendi ayağını koparacak kadar cesareti olan bir kurt olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | و الآن أنت خائف لأنك تعرف أن الجزء الكبير منك هو ذئب لديه الشجاعة الكافية لقطع يده للهروب من فخ الحب الخطأ |
Nasıl kazanılır biliyorsun. Kazanma şanslarının olduğunu biliyorsun ve nasıl kazanılır biliyorsun. | Open Subtitles | تعرف كيف تنتصر تعرف أن لديهم قضية، و تعرف كيف تنتصر |
Ailende böyle bir sorun olduğunu biliyorsun ama isimlerini bilmiyorsun? | Open Subtitles | تعرف أن عائلتك لديها مشكلة وراثية بالغدة ولكنك لا تعرف أسمائهم؟ |
Bu kadar saf olma! Biliyorsun ki bir savaş çıkacak! | Open Subtitles | لا تكن بهذه السذاجة أن تعرف أن الحرب تضع أوذارها |
Carlos, tatlım, bu elbiseyi aslında ne tamamlar biliyor musun? | Open Subtitles | كارلوس حبيبي تعرف أن ما يجعل هذا الفستان يبرز أكثر |
Zengin bir adamın güzel bir kız gibi olduğunu bilmiyor musunuz? Onunla sırf güzel diye evlenmezsiniz. | Open Subtitles | ألا تعرف أن الرجل الغني مثل الفتاة الجميلة؟ |
O zaman, sen, sen, sen ve sen... anlattıklarımın doğru olduğunu biliyorsunuz. | Open Subtitles | اذاً أنت تعرف وأنت وأنت وأنت تعرف أن ما أخبركم به حقيقي |
Ve şu ana kadar beni o kız olarak biliyordun. | Open Subtitles | كل هذا الوقت كنت تعرف . أن الفتاة هى أنا |
Daha da fazlasını biliyordu. Bugün onun son günü olacaktı. | Open Subtitles | بل كانت تعرف أكثر من ذلك, كانت تعرف أن هذا سيكون آخر يوماً لها |
Şunu bilmelisin ki rakibin de 11. yarışmada. Tıpkı senin gibi. | Open Subtitles | يجب أن تعرف أن خصمك الآن في التحدي الـ11 الآن معكَ |
Öyleyse sen herkesin Shere Khan'dan kaçtığını da biliyorsundur. | Open Subtitles | وعليك أن تعرف أن الجميع هنا يركضون خوفاُ من شيريخان |
Ama zihninin derinliklerinde mantıklı olan tek şeyin bu olduğunu sen de biliyorsun. | Open Subtitles | ..لكن في أعماقك أنت تعرف أن هذا هو الشيء الوحيد الذي بدا منطقيًا |
Bir dişin ederinin en fazla beş dolar ettiğini biliyor mu acaba? | Open Subtitles | ألا تعرف أن معدل مبادلة السن هو على الأكثر 5 دولار؟ |
Daha fazla sikişmek istemiyorsan zamanının dolduğunu anlarsın. | Open Subtitles | عندما تزول رغبتك في المضاجعة حينها تعرف أن وقتك قد حان. |
Heyecanlısın ama sakinliğini koruyorsun çünkü bunun sıradan bir paket olmadığını biliyorsun. | Open Subtitles | أنت متحمس، ولكن ستظل هادئًا. لأنك تعرف أن هذا طرد غير عاديّ. |