büyük bir aile istiyorduk ve ilk çocuğumuz için uğraşıyorduk. | Open Subtitles | كنا نريد عائلة كبيرة وبدأنا بابننا الاول |
büyük bir aile olmak istiyor ve ilk çocuğumuza sahip olmaya çalıştığımızı, biliyor musun? | Open Subtitles | كنا نريد عائلة كبيرة وبدأنا بابننا الاول |
Evcilik oynayıp büyük bir aile mi olacağız? | Open Subtitles | نتظاهر بأنّ لدينا منزل، وأننا عائلة كبيرة سعيدة؟ |
İyi bir ailenin evinde yasadışı ilaçlar aramak iyi bir seçim gibiydi. | Open Subtitles | البحث ببيت عائلة كبيرة عن المخدرات كان اختياراً واضحاً |
Onu evinde hissettirmeliydim. Ne de olsa, biz burada büyük bir aileyiz. | Open Subtitles | سأجعلها تشعر أنها في بيتها حيث أننا عائلة كبيرة في هذا المبنى |
Nasıl olduğunu biliyorsun. Ailem büyük, çok da arkadaşım var. | Open Subtitles | أنت تعلم ان لدي عائلة كبيرة |
Ben kalabalık bir ailede büyüdüm. | Open Subtitles | نشأت في عائلة كبيرة. |
Büyük bir aileden gelmenin avantajı. | Open Subtitles | يبدو أنّ النّشوء في وسط عائلة كبيرة له منافعه |
Senin büyük bir ailen var kamyonum ise dışarıda bekliyor. | Open Subtitles | وإلا كان لديك عائلة كبيرة .. وشاحنتي ينتظر خارج. |
Seni seven ben seninle büyük bir aile kurmak isteyen ben o artık ben değilim. | Open Subtitles | نفسي التي أحبتك التي أرادت الحصول على عائلة كبيرة معك نفسي تلك ليس نفسي الآن |
O çocukların yarısı olmasa bile, bu yine büyük bir aile olurdu. | Open Subtitles | حتى من دون نصف هذا العدد سوف تبقى عائلة كبيرة جدا |
Öldürdüğümüz büyük bir aile olduklarını söylemişti. | Open Subtitles | حسنًا, الذي قتلناه قال أن لديه عائلة كبيرة |
O nedenle büyük bir aile kurmalıyız. | Open Subtitles | لذلك لا بد أن نكوّن عائلة كبيرة. |
Ama her şeyden çok bunun, baylardan ve bir bayandan oluşan büyük bir aile olmasını arzuluyorum ve bir de koca oğlan. | Open Subtitles | أكثر مِنْ أيّ شئ... أُريدُ هذا ان يكُونَ، جيّدا... عائلة كبيرة واحدة. |
Çok olsun, büyük bir aile istiyorum. | Open Subtitles | طالما كان العدد كبير .. عائلة كبيرة .. |
Herkes çok kalabalık. Çok büyük bir aile. | Open Subtitles | هناك الكثير من الناس إنها عائلة كبيرة |
Çok geniş bir ailenin, gelişim yeteneğini ön plana çıkaran ve bireysel olarak öğrenilenleri sonraki nesillere aktarabilen bir koluyuz. | Open Subtitles | فرعٌ واحدٌ فقط من عائلة كبيرة ممتدة. عائلة صقلت القدرة على تطوير وتلقين التعليم الفردي للجيل القادم. |
Büyük bir ailenin hindinin etrafında oturarak geçirdiği bir Şükran Günü geleneğini başlatamadık. | Open Subtitles | نحن لم نبدأ تقليد عيد الشكر المثالي مع عائلة كبيرة تجلس حول ديك رومي |
Elbette. Burada çok kişi çalışıyor olabilir ama biz büyük bir aileyiz. | Open Subtitles | بالطبع، لدينا الكثير من الموظفين لكننا عائلة كبيرة وسعيدة |
Büyük bir aileyiz ama birbirimize destek olmasını da biliriz. | Open Subtitles | نحن عائلة كبيرة, ولكننا نعرف كيف نبقى معاً |
- Ailem büyük. | Open Subtitles | -لديّ عائلة كبيرة |
Büyük bir ailede büyüdüm. | Open Subtitles | نشأت مع عائلة كبيرة |
Ben geniş bir ailede büyüdüm. | Open Subtitles | لقد جئت من عائلة كبيرة |
Amerika'daki büyük bir aileden gelmesine rağmen kendi ailesi olarak gördüğü Waodani'yle gömülmek istedi. | Open Subtitles | ومع ذلك جاءت من عائلة كبيرة في الولايات المتحدة أرادت أن تدفن مع جماعة الواداني التي إعتبرتها أن تكون عائلتها أيضاً |
Çok hoş bir ailen var. Amma da kalabalıklar. | Open Subtitles | لديك عائلة جميلة لديك عائلة كبيرة |