Bir ses onu kucaklar ve neşeyle sarar. | Open Subtitles | 'صوت تحتضنه و تهيمن عليه فرحًا" |
"Hayır," diye cevap verdi Ben neşeyle. | Open Subtitles | وردّ (بين) فرحًا: "لا، لا، لم أفعل" |
"Halhallar ve bilezikler neşeyle şıngırdıyorlar." | Open Subtitles | {\fnArial\fs16\fe2\cH000000FF\3cH00FFFFFF\blur15}خ{\fnAdobe Arabic\fs23\fe178\cH00A8FF\3cH000000\blur0}وبدأ الخلخال يتحرّك فرحًا{\fnArial\fs16\fe2\cH000000FF\3cH00FFFFFF\blur15}س {\fnArial\fs16\fe2\cH000000FF\3cH00FFFFFF\blur15}خ{\fnAdobe Arabic\fs23\fe178\cH00A8FF\3cH000000\blur0}حتى سوارك يصدر صوتًا أيضًا{\fnArial\fs16\fe2\cH000000FF\3cH00FFFFFF\blur15}س |
Bu yüzden Gliese 436 için heyecanlıyım. Neredeyse içim içime sığmıyor. | Open Subtitles | "أنا متحمس جدًا لـ "جليسي 436 بل أكاد أطير فرحًا |
Bu yüzden Gliese 436 için heyecanlıyım. Neredeyse içim içime sığmıyor. | Open Subtitles | "أنا متحمس جدًا ل "جليز 436 بل أكاد أطير فرحًا |
Burada kimse sevinçten zıplamıyorsa sebebi son adayımızdır. Biraz münasebetsiz şakalar oldu. | Open Subtitles | إن لم يكُن هُنا أحدٌ يقفز فرحًا لأجلكِ فهو بسبب، أنّ آخر مُرشّحة كانت هُنا قد تعرّضت للقليل من المعاكسات. |
Beni canlı gördüğünde, kalbi sevinçten durabilir. | Open Subtitles | عندما تراني حيًا، فلربما يتوقف قلبها فرحًا |
Burada kimse sevinçten zıplamıyorsa sebebi son adayımızdır. Biraz münasebetsiz şakalar oldu. | Open Subtitles | إن لم يكُن هُنا أحدٌ يقفز فرحًا لأجلكِ فهو بسبب، أنّ آخر مُرشّحة كانت هُنا قد تعرّضت للقليل من المعاكسات. |