Biliyorum, istediğin gibi bir evlat olamadım. | Open Subtitles | أعرف بأنني ما كنتُ دائماً كما أردتِ أن أكون |
İkimizin, tıpkı senin istediğin gibi gerçeğin ortasında olabilmemiz ne kadar güzeldi. | Open Subtitles | إنّه جميل للغاية كيف أمكننا أن نكون سويّة في كبد الحقيقة كما أردتِ. |
İstediğin gibi buradayız ve anneler gününde çay içiyoruz. | Open Subtitles | حسنا. ها نحن نتناول الشاي في عيد الأم تماما كما أردتِ |
Özel olmak için doğmuşum, tam senin istediğin gibi. | Open Subtitles | عنيتكيأكونمميزاً, كما أردتِ بالضبط |
Ben istediğin gibi iyileşiyorum. Senin yanında olmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا أتعافى كما أردتِ أريد أن آخذ مكاني معكِ |
Piper, büyünün istediğin gibi işe yaramadığını biliyorum... ama en azından bize biraz zaman _BAR_ kazandırdı değil mi? | Open Subtitles | يا (بايبر) أعلم أن التعويذة لم تعمل كما أردتِ لكن على الأقل أعطتنا بعض الوقت ، أليس كذلك ؟ |
senin istediğin gibi zırhlı değil ama tank kadar sağlamdır. | Open Subtitles | ...مع انها ليست مصفحة كما أردتِ ..و لكنها قوية مثل الدبابة |
Tıpkı istediğin gibi. | Open Subtitles | كما أردتِ أنتِ بالضبط |
İstediğin gibi avukat tuttum. | Open Subtitles | لقد وكلتُ محامي، كما أردتِ. |