Birbirini tanımayan iki kız için gerçekten çok ortak yönleri var. | Open Subtitles | بالنسبة لفتاتين لم يعرفا بعضهم البعض لديهم اشياء كثيرة مشتركة |
Hayatları ellerinden çalınan iki kız uğruna bir çeşit azime doğru koşuyordum. | Open Subtitles | نحو نوع من الحل لفتاتين صغيرتين والتي سرقت حياتهن منهن |
...iki kız babası olarak bunu sormak zorundayım. | Open Subtitles | لكني كأب لفتاتين, علي أن أسأل |
Biliyorsun, aynı anda iki kıza, benzer şeyleri hissetmen mümkün. | Open Subtitles | -أتعلم. من الممكن أن تكن المشاعر لفتاتين في نفس الوقت |
Onun yaptıklarından dolayı sorumlusun ve iki kıza yapacağı şeyin sana olanla hiçbir ilgisi yok. | Open Subtitles | انت مسئول عن ما فعلة وما الذى سيفعلة لفتاتين اخرتين ذلك ليس لة علاقة بما حدث لك |
Evet, ama sizce bir erkek aynı anda, iki kıza ilgi duyabilir mi? | Open Subtitles | نعم , لكن... هل تعتقد أن الرجل يمكن أن يكون لفتاتين في وقت واحد؟ |
İki kıza da iyi babalık yaparım. | Open Subtitles | وبالتالي سأصبح والدا صالحا لفتاتين |