"للتقدم في" - Traduction Arabe en Turc

• için

Politik kariyerine katkı sağlaması için, halktan biri olmakla alakalı.
وإنما يتعلق بحصولك على بعض الدعايا، للتقدم في مستقبلك السياسي

Kuzey'de gelişme kaydedebilmek için, uzun zamandır ertelediğimiz planlar konusunda fikir birliğine varmalıyız.
كان يجب علينا أن نتفق بما يخص خططنا المتأخرة كثيرا للتقدم في الشمال

Ve öğretmenlerin kariyerlerinde ilerlemeleri için mantıklı yollar sağlıyorlar.
وتوفر مسارات مهنية ذكية للمدرسين للتقدم في حياتهم المهنية.

Böyle kayalık bir arazi için en uygun hareket şekli budur.
الطريق مثالي للتقدم في التضاريس الصخرية.

Birinci olmak için elinden geleni ardına koymayan adamlarla.
مدينة مليئة بالرجال الذين يبذلون أقصى جهدهم للتقدم في حياتهم المهنية

Lord'larım, Kuzey'de gelişme kaydedebilmek için, uzun zamandır ertelediğimiz planlar konusunda fikir birliğine varmalıyız.
بما يخص خططنا المتأخرة كثيرا للتقدم في الشمال

İlerlemek için diğerlerini düşürmen gerekir.
للتقدم في الحياة، عليك أن تترك الآخرين يسقطون

Pekala, bir bilgisayar programı ayarlıyorum... resimlerini arayıp bütün izlerini silmek için...
حسناً ، لذا أنا أجهز برنامجاً حاسوبياً للتقدم في الإنترنت و أزيل كل أثر

Dedektif, kariyerinizde ilerlemek için olayı örtbas ettiniz mi?
أيها المحقق، هل أخفيت الحادثة للتقدم في عملك؟

FİLARMONİ SALONU BERLİN 1920 ...Albert Einstein kâr etmek için kuramını tanıtma peşinde koşuyor.
للتقدم في نظريته, و بلدنا يعاني الحرمان و الاهانة

CA: Görünen o ki, bu sıradan adamın, ABD'ye, hükümete, size ve diğerlerine işleri yoluna koymak ve daha akıllıca politikalar dizayn etmek için bir teklifi var.
كريس: لشخص عادي يبدوا الامر كأنه لديه شئ ليقدمه لامريكا, الحكومه, انتم , اخرون, لوضع الامور في نصابها والمساعده في ايجاد سياسه افضل, طريقه اذكى للتقدم في المستقبل.

Bir ilişkiyi geliştirmek için altın fırsat bu.
-هل تمزح؟ تلك فرصة ذهبية للتقدم في العلاقة

Efendim, bunu hiçbir zaman menfaatim için kullanmadım.
سيدي, لن أستغل ذالك للتقدم في عملي

Monroe soruşturmasını sonuçlandırmak için getirildin.
لقد جئت بكِ للتقدم في التحقيق بمقتل (مونرو).

Derek'le birlikte yaşlanmak için bir şans.
فرصة للتقدم في السن برفقة (ديريك) ؟

Diana gazeteyi yeniliyor ve sadece stajyer olmama rağmen, yükselmek için birçok fırsatım olacağını söylüyor.
ديانا) بالفعل ستُعيد إعادة) ،بناء شركتها ،وحتى وأنا لستُ إلّا مُتدرباً أخبرتني أن هُناك الكثير مِن الفُرص للتقدم في حياتك