Arşimet'in zamanında, hiç kimse böyle bir şeye cüret edemedi. | TED | في عصر أرخميدس، لم يقم أحد بتجربة أمرٍ كهذا من قبل. |
Mantıklı gelmedi: hiç kimse bir peynir fabrikası yaptırmadı. | TED | لم يكن الأمر منطقيًا، لم يقم أحد ببناء مصنع جبن مطلقًا. |
Bu beldede hiç kimse ona böyle nazik davranmamıştır. | Open Subtitles | لم يقم أحد في هذا الخليج بمعاملته بمثل هذه اللطافة |
Kimse sana karşı bir şey kaybetmedi. | Open Subtitles | لم يقم أحد بتضليلك |
Kimse sana karşı bir şey kaybetmedi. | Open Subtitles | لم يقم أحد بتضليلك |
"Bunu daha önce kimse yapmadı." | TED | قال "لم يقم أحد بذلك من قبل." |
Yani hiç kimse gerçek haberleri yayınlamıyor mu? | Open Subtitles | لذلك لم يقم أحد بالابلاغ عن الأخبار الحقيقية ولذا فقد قمت بالتقاط طرف الخيط ؟ |
Demek istediğinim, şimdiye kadar hiç kimse böyle karmaşık bir yapay zekaya bu şekilde bir şey yapamadı. | Open Subtitles | لم يقم أحد بفعل هذا مع ذكاء إصطناعي بهذا التطوّر من قبل قط |
Daha önce hiç kimse benim için böyle birşey yapmamaıştı. | Open Subtitles | لم يقم أحد بفعل شئ كهذا لي من قبل |
Hayır, Chelsea. hiç kimse o kutuyu açmadı. | Open Subtitles | لا, يا تشيلسي لم يقم أحد بفتح الصندوق |
Daha önce hiç kimse benim için böyle birşey yapmamaıştı. | Open Subtitles | لم يقم أحد بفعل شئ كهذا لي من قبل |
Acıyı resmetmek kolaydır, fakat tutkunu ve acını muhteşem dünyamızın coşkusunu ve neşesini resmetmek için kullanmak bunu daha önce hiç kimse yapamamıştı. | Open Subtitles | منالسهلرسمالألم... لكن استخدام الألم لرسم روعة وجمال وبهاء عالمنا لم يقم أحد بهذا من قبل |
Daha önce kimse, hiç kimse bana bir hediye vermemişti. | Open Subtitles | لم يقم أحد بإعطائي هدية من قبل |
Benim portremi kimse yapmadı. | Open Subtitles | لم يقم أحد أبداً برسم صورة لي |
Bunu daha önce kimse yapmadı. | Open Subtitles | لم يقم أحد بهذا من قبل. |