"من قدرك" - Traduction Arabe en Turc

• Seni

Kralın şampiyonuna meydan okumadığın için kimse Seni aşağılamayacak, endişelenme.
لن يحط من قدرك احدا لعدم وقوفك ضد بطل الملك

Olabilir ama Seni ne hırpalıyorum ne de küçük düşürücü şeyler yapıyorum.
هذا شئ محتمل لكننى لم أضربك أو أجعلك تفعلين أشياءا تحط من قدرك

Ben Seni hiç bir zaman önemsiz görmedim. Sana bir teklifim var.
لا يمكنني ان اقلل من قدرك لهذا اعرض عليك عرضا

- Ama biliyor musun, Seni hafife almışım.
ولكن أتعرف ماذا ؟ لقد قللت من قدرك انا ؟

Potansiyelini maksimuma çıkarmıyorsun. Bu kızın Seni ciddiye aldığını mı sanıyorsun?
أنت لا تُعلي من قدرك هكذا أتظن أن هذه الفتاة تأخذك بمحمل الجد؟

Tıp fakültesi yolunda sana engel olup, çöküşe girmiş bir alışveriş merkezinde en iyi ikinci diş hekimi olma yolundan, yani Seni gerçek kaderinden uzaklaştırmak istemiyorum.
إعانتك لنصف مشوارك في كلية الطب وإبعادك من قدرك الحقيقي والذي هو أن تصبح ثاني أفضل طبيب أسنان

Yarışların iyi yönlerinden biri Seni ne kadar küçük görürlerse kazanman için verilen bahis oranları da o kadar yüksek olur.
حسناً ، الشيء الرائع بشأن التسابق هو.. أنّهم يقللون من قدرك وعند أفضل الإحتمالات تفوز

Sana yemin ediyorum bundan sonra hiçbir şekilde Seni veya olacağın kişiyi kontrol etmeye, küçültmeye veya alçaltmaya çalışmayacak onu tamamen kabul edeceğim.
إليك وعدي لن أحاول أن أسيطر أو أقلل من شأنك أو أحط من قدرك ما تكونين أو ماستكونين أقبلك كما أنت

Belki de bunu senden saklayarak hata yaptım ama belki Seni kaderinden kurtarabilirim diye düşündüm.
ربما كنت مخطئ باخفائي كل هذا عنكِ لكنني كنت احلم بانه فى امكاني حمايتك من قدرك

Seni bundan uzak tutmaya çalıştığımı biliyorum ama gerçek kaderinden kaçamazsın.
أدري أنني حاولت إبعادك عنه، ولكن لا يمكنك الهرب من قدرك الحقيقيّ

Seni itip kakmalarına izin veremezsin.
لا يمكنك تركهم يحطون من قدرك هكذا

Seni zavallı aptal!
انتِ غبية ضعيفة! لا يمكنك الهروب من قدرك.

Hatırlat da Seni bir daha küçük görmeyeyim.
ذكرينى بأن لا أبخس من قدرك ثانية

Seni küçük düşürdüm. - Ne olursa uyarım.
انه يحط من قدرك حسناً مهما يكن ادى الغرض -

Seni hafife aldım ve bu hatadan ötürü pişmanım.
لقد قللت من قدرك و لقد سحبت هذا الخطأ.

Seni hafife alıyor Graham.
انه يقلل من قدرك يا جراهام

Ama Seni küçümsemişim.
لكنني قللت من قدرك

Seni küçümsemişim, çocuk.
ربما قللت من قدرك أيها الطفل

Seni hafife almışım diyebilirim.
يجب أن أقول أني قللت من قدرك.

Onlar Seni hafife alıyorlar.
هم قللوا من قدرك.