"وقت الفراغ" - Traduction Arabe en Turc

    • boş vaktim
        
    • boş zamanım
        
    • boş vakti
        
    • Boş zaman
        
    • Boş zamanın
        
    • Boş zamanları
        
    • Boş vakitlerinde
        
    • boş vaktin
        
    • boş zamanını
        
    • boş zamanlarında
        
    • kadar boş
        
    - Spor malzemesi satıyorum. Pek kazançlı bir iş sayılmaz, ama bol bol boş vaktim oluyor. Open Subtitles ليس مربحاّ لكنه يمنحني الكثير من وقت الفراغ
    Bu kadar boş vaktim olmasına alışık değilim. Burada hayatın akışı çok rahat. Katılacak bir hayır işi bulabilirim herhalde. Open Subtitles إنه لأمرٌ غريب بأن أحظى بكل وقت الفراغ هذا, إن التأقلم في هذا المكان سهل , لكن إن صادفني عمل خيري فسألتحق به
    Bugünün ziyaret günü olmadığını biliyorum, ama benim tek boş zamanım... Open Subtitles أعلم أنه ليس يوم الزيارة اليوم لكنه وقت الفراغ الوحيد لدي
    Çok şey öğrendim. Biraz boş zamanım vardı Bu yüzden düşündüm ki belki aile yurduma bir uğrayabilirim. Open Subtitles أنا أتعلم الكثير، كان لدي بعض وقت الفراغ ففكرت في زيارتكم
    20. yüzyılda da dünyanın bol bol boş vakti vardı, ama Ushahidi'yi 20. yüzyılda kullanamadık. TED الآن، وقت الفراغ هذا كان موجودًا في القرن العشرين، ولكن لم يكن لدينا أوشهايدي في القرن العشرين.
    Boş zaman faaliyetlerimden koşarak kaçmak zorunda kaldım. Open Subtitles لدي لتشغيل من أنشطة وقت الفراغ الخاصة. ط ط ط.
    Bu Boş zamanın ne kadarını ekranlarımızın başında harcadığımıza bakın. TED هذه هي كمية وقت الفراغ الذي نمضيه أمام شاشاتنا.
    Boş zamanları için de benimle bir sözleşmesi var. Open Subtitles إنها نموذج في وقت الفراغ وأحصل على عقد حصري
    Boş vakitlerinde, evsizler sığınağında çalışıyor ve Meksika yemeği yiyor. Open Subtitles في وقت الفراغ تعمل في ملجأ للمشردين وتأكل غذاءً مكسيكياً
    Bunları yanımda taşıyorum çünkü işte çok boş vaktim oluyor. Open Subtitles أحمل معي هذه الأشياء، لأن لدي الكثير من وقت الفراغ في عملي.
    boş vaktim olduğunda yazabileceğimi düşünüyordum ama hiç boş vaktim olmadı. Open Subtitles يعني أنا أعتقد أنني سوف لديك وقت فراغ للكتابة، أم، على وقت فراغي، ولكن كما اتضح لا يوجد وقت الفراغ.
    Artık bir sürü boş vaktim vardı. Ben de yeni bir arkadaş edindim. Open Subtitles كان لدي الكثير من وقت الفراغ الآن لذلك جعلت لى صديقا جديدا
    Meyvelerimi parlatan dört el olduğundan şimdi çok daha fazla boş zamanım var. Open Subtitles حقا ، لدي الآن الكثير من وقت الفراغ الآن لأن هناك أربع أيادي تقوم بتلميع جميع فاكهتي
    Çok boş zamanım var o yüzden, sizin ifade verdiğiniz tüm duruşma metinlerini okudum. Open Subtitles كان لدي الكثير من وقت الفراغ لذا قرأتُ كل سجلات المحاكمات حيث أنتم أدليتم بشهادتكم
    Var, ve ne kadar şanlısın ki, biraz boş zamanım var. Open Subtitles أنتَ كذلك , ولحسن حظك لديَّ بعض من وقت الفراغ
    Ama pek fazla boş vakti olmuyor. Bilmiyorum, ne yapayım? Open Subtitles لكنه ليس لديه الكثير من وقت الفراغ ماذا افعل؟
    Öyleyse onun boş vakti olacak. Open Subtitles حسنا إذا ، سوف يكون لديها بعض وقت الفراغ
    Benim gibi bir adamın Boş zaman dışında çok fazla birşeyi yoktur. Open Subtitles امثالي ليس لديهم الكثيرا ماعدا وقت الفراغ
    Ne güzel. Boş zamanın varmış gibime geldi. Open Subtitles هذا عظيم ، يبدو أنكِ تملكين بعض وقت الفراغ
    Bu kurabiye daha büyükse, Kowolskilerin daha çok Boş zamanları olduğu kanıtlanmış olacak. Open Subtitles ان قامت هذه الكعكه بتعدى هذا الرقم سوف نثبت ان الكوالسكى لديهم الكثير من وقت الفراغ
    Boş vakitlerinde, evsizler sığınağında çalışıyor ve Meksika yemeği yiyor. Open Subtitles في وقت الفراغ تعمل في ملجأ للمشردين وتأكل غذاءً مكسيكياً
    - Belli ki çok boş vaktin var. Open Subtitles إذن من الواضح أن لديك الكثير من وقت الفراغ
    Evet, onun titiz programının senin sınırsız boş zamanını nasıl çiğnedini görebiliyorum. Open Subtitles نعم , افهم ان جدول متطلباته لا يتماشي مع وقت الفراغ اللامتناهى لديك
    "Beyaz Güç" isimli orkestrayı destekler, söyleşiler yapar... boş zamanlarında, ırkçı türden yazılar yazar. Open Subtitles إنه يروج لفرق بيض .. ويكتب مراجعات حتى في وقت الفراغ ..

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus