Birazdan talibin tuvaletten acele içinde dönmüş olur, ama hazır o burada değilken içten özürlerimi sunmak isterim. | Open Subtitles | سيعود صديقك من دورة المياه أود أن أقدم بالغ إعتذاري |
Konsolos Shepkin, Five-O'nun bugünkü eylemlerinden dolayı özürlerimi sunuyorum. | Open Subtitles | أيها المشرف القنصلي لديكَ إعتذاري لأفعال فايف |
Yapabileceğimi sanmıştım, ama yapamayacağım. Bay Pepe'ye özürlerimi ilet. | Open Subtitles | ظننت أن بإمكاني فعل الأمر، لكنني فقط لا أستطيع من فضلك ارسلي اعتذاري للسيد بيب |
Lordum, evimde bir büyücü barındırıyormuşum. Bunun için en içten özürlerimi sunuyorum. | Open Subtitles | مولاي أنا كنت أؤوي ساحراً لهذا أقدم خالص اعتذاري |
Leydi Catherine'e de özürlerimi ilet, Fitzwilliam. | Open Subtitles | اوصل اعتذاراتي الى السيده كاثرين، فيتزويليام. |
Oh, özürlerimi sunarım efendim. - Lütfen beni gerçek teşhir odasına doğru takip edin. | Open Subtitles | آوه، إعتذاراتي يا سيّدي تفضّل معي إلى صالة العرض الحقيقيّة |
Arabam aşağıda. Şoförle özürlerimi gönderirim. | Open Subtitles | أن سيارتي خارج البيت سأبعث السائق مع أعتذاري |
Amerika Sağlık Görevlileri Sendikası adına bugün buradaki davranışımdan ötürü en içten özürlerimi sunarım. | Open Subtitles | نيابة عن جمعية المسعفين الأمريكية تقبل خالص إعتذاري عن أفعالي |
Benim hatam Sayın Başkan. Lütfen özürlerimi kabul edin. | Open Subtitles | هذا خطئي سيدي الرئيس، أرجو أن تقبل إعتذاري. |
Emirlerinizi yanlış anladığım için en derin özürlerimi iletmeme izin verin. | Open Subtitles | أقدم لك خالص إعتذاري لمخالفتي أوامرك |
Bu yüzden sana söylüyorum. Ona özürlerimi ilet. Yemekte görüşürüz. | Open Subtitles | لهذا أبلغكِ، قدمي له اعتذاري سأراه على العشاء |
İki, ağabeyime son zamanlarda yaptığım sağlıksız davranışlar adına tüm kalbimle ilettiğim özürlerimi kabul ettirmek. | Open Subtitles | ثانيًّا، إقناع أخي بقبول اعتذاري الصادق عن تصرّفي الملتوي مؤخّرًا |
Haddini aşıp saygısızlık ettiyse, özürlerimi kabul edin. | Open Subtitles | إذا كان تجاوز أو تسبب بعض الجرائم، لديك اعتذاري. |
Tüm Cumhuriyet adına en içten özürlerimi sunarım. | Open Subtitles | اسمحي لى ان اعرض خالص اعتذاراتي نيابة عن |
özürlerimi bildiriyorum Bay Cambridge ama o bombaları etkisiz hâle getirecek duyguyu kendimde bulamadım. | Open Subtitles | اعتذاراتي يا كامبريدج و لكن لم أتمكن من تعطيل القنابل |
özürlerimi yolla. | Open Subtitles | قدمي اعتذاراتي .. |
özürlerimi sunuyorum ama yerli halk dışarısını hallediyor o yüzden biz de işleri kısa ve kanlı tutalım. | Open Subtitles | إعتذاراتي لكن السكان المحليون ينهون العمل في الخارج لذلك دعنا ننهي الأمر دموياً |
Kendisine özürlerimi iletin. | Open Subtitles | .قومي بتوصيل أعتذاري له |
Beyler, lütfen özürlerimi kabul edin. | Open Subtitles | أيها السادة ، أسألكما أن تتقبلا اعتذاراتى |
Lütfen, veliaht gibi davrandığım için özürlerimi kabul et. | Open Subtitles | من افضلك اقبلى اعتذارى لتظاهرى اننى انتى تعلمين |
Tüm bu kargaşa için özürlerimi kabul edin. Kalbimdeki işkenceyi bir görebilseniz. | Open Subtitles | إسمحي لي أن أبيـِّنَ لكِ مدى أسفي لكلِّ ما حدث تواً، أترين كيف قلبي يخفق بشدة ؟ |
Size de en sefil ve âciz özürlerimi sunuyorum, Prenses. | Open Subtitles | إننى أضع كل إعتذارى المذل و المتواضع أمامك أيها الأميره |
Lütfen ailene özürlerimi ilet. Bugün çok kaba olduğum için. | Open Subtitles | رجاء قدم إعتذراي لوالديك، لانني كنت وقحة اليوم |
"Sekizinci yaş günün için gönderdiğin... "...tüm davetiyeleri kaybettiğimiz için en içten özürlerimi iletiyorum. | Open Subtitles | اتأسف جداً عن ضياع جميع الدعوات لحفل ميلادك الثامن |
Ruby özürlerimi duymak istemiyordu ama jürinin Joy hakkında tüm söyleyeceklerimi duyacağından emindi. | Open Subtitles | ..لم ترد (روبي) سماع أعذاري, لكنها تأكدت من أن هيئة المحلفين (سمعت كل شي يتوجب أن أقوله عن (جوي |