Onları şişelerin içine koyuyor, taze kalmasını sağlıyoruz, ve sonra biz o şişeyi tekrar ve tekrar kullanıyoruz. | TED | نضعها في زجاجات، نبردها، ثم نعيد إستخدام الزجاجات مرات ومرات ومرات. |
Çöp kutusunda şıngırdayan o şişelerin sesini duydum. | Open Subtitles | و اسمع دائما الزجاجات ترتطم في صندوق القمامة |
lşıkları söndürürüm, şişelerin kapağını kapatırım. | Open Subtitles | انا اغلق الابواب واحكم سد فوهات الزجاجات |
Neden birisi bu kırılmış şişelerin üzerine park eder ki? | Open Subtitles | الذي أي واحد يُوقفُ هنا بكُلّ هذه القناني المَكْسُورةِ؟ |
Sorun mu var? Neden birisi bu kırılmış şişelerin üzerine park eder ki? | Open Subtitles | لماذا اي واحد يقف هنا مع كل هذي القناني المكسورة؟ |
Bu küçük şişelerin içinden nasıl bir koku aldığını söyle. | Open Subtitles | أخبرينى ماذا تشمّين فى هذه الزجاجات الصغيرة. |
Bu şişelerin içinde şüpheli bir madde yok. Şişede ne varsa etikette onun adı yazıyor. | Open Subtitles | لا يوجد دليل غير قابل للدحض في هذه الزجاجات ما هو مكتوب على الملصق موجود في الزجاجة |
O şişelerin bazıları iç savaştan kalma. | Open Subtitles | بعض من تلك الزجاجات هناك عليها تاريخ من قبل الحرب الأهلية |
Bilmem, şişelerin dolu, kadınların boş olduğu herhangi bir yere. | Open Subtitles | لا أعلم, مكان حيث الزجاجات ممتلئة و النساء خاويات |
O şişelerin her birinde değişik isim var. | Open Subtitles | هناك اسم مختلف علي كل زجاجه من تلك الزجاجات |
Ailenin başına gelen garip olaylar istasyonda şişelerin patlaması? | Open Subtitles | كل الأمور الغريبة التي تحدث لعائلتك الزجاجات التي تندفع في محطة الغاز؟ |
şişelerin üstünü toz kaplamış, ama boş yerlerde hiç toz yok. | Open Subtitles | هذه الزجاجات يعلوها الغبار والمساحات الفارغة نظيفة نسبيّاً |
şişelerin üstünde fiziki bir kanıt yok. DNA ve parmak izi yok. | Open Subtitles | أجل , و لا يوجد هناك أي دلائل حسية عل الزجاجات أو الحمض النووي أو بصمات |
O zaman, zehirli şişelerin kaynağı komedi kulübü. | Open Subtitles | إذاً مصدر سم الزجاجات هو النادي |
Onu başka şişelerin yanında bile bulundurma. | Open Subtitles | و لا تتركها تختلط مع الزجاجات الاخري |
Sanırım şişelerin boyutundan bahsediyorsun. | Open Subtitles | أفترض بذلك أنك تقلل من حجم الزجاجات |
Keşke şişelerin üzerine boğulan yunus resimleri koyabilsek | Open Subtitles | نستطيع وضع صورة لدلافين تختنق في القناني |
- Benim de kırık şişelerin üzerine park etmişliğim var. | Open Subtitles | - أوقفتُ على القناني المَكْسُورةِ قبل ذلك. |
İşte, o şişelerin aslı budur. | Open Subtitles | هذا هو ما تعنيه القناني بالواقع |
Genelde şişelerin üstünde adres vardır. | Open Subtitles | يوجد عنوان عادة على الغلاف الخارجى للعبوات |
Bazen de o küçük şişelerin içine şeytanlar kaçar ve her fırsatta üstüne sıçrarlar özellikle de unutmaya çalıştığın en çaresiz anlarında. | Open Subtitles | فى بعض الأحيان كما تعرفين .... تلك القنانى تحوى الشر .... |