Anlaştık ama bir şartım var. Para hazır oluncaya kadar bir içki içeceğiz. | Open Subtitles | اتفقنا بشرط واحد ابقي وتناولي مشروب لنحتفل |
Tamam, seninle konuşacağım ama bir şartım var. | Open Subtitles | حسناً، سأتحدث معك لكن بشرط واحد |
Bir resmini asacak, ama bir şartım var. | Open Subtitles | أنه سَيُعلّقُ لوحة واحدة لكن هناك شرط واحد |
- Tamam, ama bir şartım var. - Ne şartı? | Open Subtitles | -موافقة، لكن هناك شرط واحد ما الشرط؟ |
Tamam, işini geri alabilir ama bir şartım var. | Open Subtitles | حسناً، يمكنه استعادة وظيفته مرة أخرى ولكن لدي شرط واحد |
ama bir şartım var. | Open Subtitles | هذا إتفاق رائع! لكن لدي شرط واحد. |
Neyse siktir et. Ben de varım ama bir şartım var. | Open Subtitles | تبا اجل, انا مشارك لكن فقط بشرط واحد |
Doğrusunu öğrenmek istiyorum. Tamam, seninle konuşacağım ama bir şartım var. | Open Subtitles | سأحدثك بشرط واحد |
Pekala, General, gelirim ama bir şartım var. | Open Subtitles | حسنا يا جنرال سأذهب بشرط واحد |
Harika. ama bir şartım var. | Open Subtitles | عظيم, بشرط واحد |
Gayet makul. ama bir şartım var. | Open Subtitles | هذا عادل ولكن بشرط واحد |
- Tamam, ama bir şartım var. | Open Subtitles | حسنا ، بشرط واحد . -ماذا ؟ |
ama bir şartım var. | Open Subtitles | لكن هناك شرط واحد. |
ama bir şartım var. | Open Subtitles | ولكن لدي شرط واحد |
ama bir şartım var. | Open Subtitles | "ولكن لدي شرط واحد" |
ama bir şartım var. | Open Subtitles | لكن.. لدي شرط واحد |
ama bir şartım var Ecbert ölecek. | Open Subtitles | لكن لدي شرط واحد |