Afganistan'da Erickson için çalışırken neler oldu? | Open Subtitles | هل حدث لك شيء ما هناك عندما كنت تعمل لدى اريكسون |
Bay Erickson'un söylediğine göre oradan aldığımız istihbaratın bedeli ödendi. | Open Subtitles | سيد اريكسون قال أن المعلومات الّتي حصلنا عليها من هناك كانت تستحق كل هذا |
Senin Erickson'a bağlı olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أن علاقتك قوية مع اريكسون |
Orada Erickson için çalışırken, sana bir şey oldu mu? | Open Subtitles | هل حدث لك أمر ما هناك أثناء عملك لدى (إريكسن)؟ |
High Star, şirketin CEO'su Howard Erickson'ın emriyle yasa dışı bir operasyon yürüttü. | Open Subtitles | أجرت (هاي ستار) مهمّة غير شرعية بأوامر من الرئيس التنفيذي للشركة (هاوارد إريكسن). |
Howard Erickson'un kaybedecek çok şeyi var. | Open Subtitles | هاوارد اريكسون لديه الكثير ليخسره |
Emily Erickson cinayetinde bile belli bir düzen var. | Open Subtitles | حتى جريمة قتل "إميلي اريكسون" كانت تتبع نمطاً معيناً، استهدف القاتل وجهها |
Cole Erickson'ın cipinin içi füme. | Open Subtitles | (الجيب)التي يتوفر عليها (اريكسون) رمادية اللون من الداخل |
Erickson işe gelmemiş. Onlar da arıyorlarmış. | Open Subtitles | اريكسون)لم يأتي للعمل هذا الصباح) يبحثون عنه هم ايضا |
Mahkeme DNA'sını almak için. Erickson'u zorlamayı reddediyor elimizdeki kanıtlar yeterli bulunmamış. | Open Subtitles | المحكمة رفضة اجبار اريكسون) على منح حمضه النووي) بناءا على المعلومات التي لدينا حتى الأن |
Kızı evleniyor, bir sürü gerginlik evet, evet Erickson gibi biri bu kadar baskı altında patlayabilir. | Open Subtitles | هذا سيلفت الكثير من الانتباه نعم (رجل مثل (اريكسون قد يفقد أعصابه تحت هذا الضغط |
Bunlar kurbanın tırnaklarında bulunan DNA örnekleri bu da küçük Erickson'un CODIS'ten alınan DNA profili. | Open Subtitles | هذه نتائج الحمض النووي للنسيج الذي وٌجد تحت أصابع الضحية (وهذا حمض ابن (اريكسون |
Sanchez Bay Erickson. | Open Subtitles | سانشيز سيد اريكسون |
Erickson ile görüşmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أتحدّث مع اريكسون |
Sokak ile Leaf Erickson'ın kesiştiği yerde. | Open Subtitles | "حيث "30 ميتس اريكسون |
Silah dolabında Cole Erickson'ın parmak izi var mıymış? | Open Subtitles | أتوجب بصمات لـ(كول اريكسون)فوق الخزانة |
İçki aralarında, Howard Erickson ve High Star'ı takip ettiğini varsayıyorum. | Open Subtitles | أظن أنك فيما بين تناول المشاريب تتابع (هاوارد إريكسن) و(هاي ستار). |
Bay Erickson'un son sözünü söylediğinde gülümsediğinin kayda geçmesini istiyorum. | Open Subtitles | أريد توثيق أن السيد (إريكسن) كان مبتسماً عندما قال ذلك. |
Bay Erickson, size paragöz diyenlere ne söylemek isterdiniz? | Open Subtitles | سيد (إريكسن)، بماذا تردّ على من يصفك بالمرتزق؟ |
Bay Erickson, burada onbeş yılı aşkın bir süre Deniz Kuvvetlerinde görevli olduğunuz yazıyor. | Open Subtitles | سيد (إريكسن)، مذكور هنا أنك كنت من مشاة البحرية لقرابة الثلاثة عقود. |
Buradayım çünkü High Star ve Howard Erickson hakkında araştırma yapıyorum. | Open Subtitles | أنا هنا لأني أبحث أمر (هاي ستار) و(هاوارد إريكسن). |