O sivri kulaklı orospu çocuğu çığ hakkında yalan söylüyor. | Open Subtitles | وذلك الساقط مدبّب الأذن يكذب بشأن الهيار الجليديّ. |
Öncelikle Cumartesi gecesi hakkında yalan söylüyor. | Open Subtitles | أولًا وقبل أي شيء كان يكذب بشأن ليلة السبت |
Tablo ile bebeğe biçtiği fiyat olağan; ancak yontu hakkında yalan söylüyor! | Open Subtitles | يدفع ثمنًا عادلًا للرسم والدمية، لكنّه يكذب بشأن التمثال! |
Hayır, her şey hakkında yalan söylüyor. Sadece kendi hikayesini yazıyor. | Open Subtitles | لا، انه يكذب حول كل شيء، ويبيع قصته من أجل الربح. |
Adamın kesinlikle bir şey hakkında yalan söylüyor. | Open Subtitles | رجلك بالتأكيد يكذب حول شيء ما |
Güney'deki o iki şebeke hakkında yalan söylüyor. | Open Subtitles | أعني، أنه يكذب عن تلك المحطتين في الجنوب. |
Geçmiş hakkında yalan söylüyor. Keşke gerçekleri bilebilseydim. | Open Subtitles | كانت تكذب بشأن الماضي تمنّيت فقط معرفة الحقيقة |
Saldırıda öyle ancak geri kalanı hakkında yalan söylüyor. | Open Subtitles | بخصوص الهجوم، لكنه يكذب بشأن الباقي. |
Her şey hakkında yalan söylüyor. | Open Subtitles | كان يكذب بشأن كل شيء |
- Sen değil, Cameron. - Ne hakkında yalan söylüyor? | Open Subtitles | لست انت انه كاميرون - يكذب بشأن ماذا؟ |
Fowler, Peter hakkında yalan söylüyor olmalı. | Open Subtitles | فاولر يجب أن يكذب بشأن بيتر |
Jenkins her şey hakkında yalan söylüyor. | Open Subtitles | -جانكينز) يكذب بشأن كُلّ شيء). |
Her şey hakkında yalan söylüyor. | Open Subtitles | يكذب حول كل شيء. |
Tamam, ama bir şeyler hakkında yalan söylüyor. | Open Subtitles | حسنا، لكنه يكذب عن شيء. |
Geçmiş hakkında yalan söylüyor. Keşke gerçekleri bilebilseydim. | Open Subtitles | كانت تكذب بشأن الماضي تمنّيت فقط معرفة الحقيقة |