ويكيبيديا

    "duvarlar" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الجدران
        
    • حوائط
        
    • الحيطان
        
    • الجدار
        
    • حيطان
        
    • الحائط
        
    • جدار
        
    • حائط
        
    • الحواجز
        
    • الجُدران
        
    • الأسوار
        
    • الحيطانِ
        
    • الجِدار
        
    • الجدارن
        
    • الحوائط
        
    duvarlar çok kalın. O yüzden pek bir şey duyamazsınız. Open Subtitles الجدران سميكة جداً لا يمكنك سماع أي شيء في الحقيقة
    Ne bir fasıla, ne bir mola vardı bu duvarlar arasında. Open Subtitles حتى ألقاك لا ينبغي أن يكون هناك استراحة .بين هذه الجدران
    duvarlar o kadar inceydi ki her gece performanslarına şahit oluyordum. Open Subtitles شعرت أن الجدران ورق مناديل لأنني سمعت العرض بالكامل كل ليلة
    Ama burası bir ormana benziyor. duvarlar çok yüksek. Kapılar geçilmez. Open Subtitles لكن هذا المكان أشبه بالحصن حوائط عالية جدا وأبواب عالية أيضاً
    Saat alarmı. duvarlar çok ince ve şovuma yoğunlaşmaya çalışıyordum. Open Subtitles هذه الحيطان رقيقة جداً، وأنا أحتاج للعمل وللتركيز على معرضي
    Enerji de o noktaya akacak. Boyutlar arasındaki duvarlar yıkılacak. Open Subtitles الطاقة ستصب في تلك البقعة و الجدران بين الأبعاد ستنكسر
    duvarlar 30 metre..." "...duvarların dışında hiç bir şey yetişmiyor,..." Open Subtitles الجدران ترتفع لمائة قدم لم يعد شيئاً ينمو في الخارج
    Şu taş duvarlar, yangından sonra evin ilk halinden kalan tek şey. Open Subtitles هذا الجدران الحجرية هنا كل ما تبقى من المنزل الأصلي بعد الحريق
    duvarlar üzerime geliyor. Hiç boş yer yok! Hava yok! Open Subtitles الجدران انها تغلق على بعضها لا يوجد مكان ولا هواء
    duvarlar aynıydı, mobilyalar da, her odanın da aynı olduğunu fark ettim. Open Subtitles الجدران هي نفسها الأثاث الأمر الذي جعلني ألاحظ أن في كل غرفة
    duvarlar bir metre kalınlığında beton kapıysa çift levha çelikten oluşuyor. Open Subtitles الجدران من الخرسانة بسمك 3 أقدام و الباب من الفولاذ بطبقتين
    Aynı mobilyalar, aynı duvarlar ve elbette aynı hikayeleri anlatan aynı insanlar. Open Subtitles نفس الأثاث, نفس الجدران نفس الناس يحكون نفس القصص من دون شك
    Eğer o duvarlar ardında yargılanmayla baş başa kalacaksan ben de kalmalıyım. Open Subtitles إذا كنت ستواجه حكماً وراء تلك الجدران حينها يجب أن أحاكم معك،
    Kendi içime sıkışıp kaldım. Dışarı çıkamıyorum. duvarlar çok yakın. Open Subtitles أنا محبوس داخل نفسي لا أستطيع الخروج، الجدران متقاربة جداً
    Garaj ve bu Karga Yuvası çelikten duvarlar değil mi? Open Subtitles المرأب هو منصة المراقبة كل هذه الجدران معززة بالصلب، صحيح؟
    Soğuk Savaş dönemine ilerliyoruz, denemeye devam ediyoruz ve duvarlar inşa ediyoruz.. TED نذهب للحرب الباردة، ونستمر فى محاولة بناء الجدران.
    duvarlar tamamen Gando'dan gelen sıkılaştırılmış kil bloklardan yapıldı. TED الجدران صنعت تماماً من طوب الطين المضغوط من غاندو
    İleri bir alarm sistemi, 20cm kalınlığında duvarlar ve kitli bir kasa vardı. Open Subtitles كان هناك نظام أمني علي أعلي مستوي حوائط بعرض ثمانية إنشات,انها كالخزينه المحكمه
    Biz yan odada kalıyoruz ve duvarlar ses geçiriyor. Open Subtitles اننا نسكن الغرفة المجاورة و الحيطان ليست كاتمة للصوت
    Rahiplerden biri, emniyet için parşömeni Sarmal duvarlar'ın içine mühürlemiş. Open Subtitles قام أحد الرهبان بإخفائها داخل الجدار المُنعطفة ليبقيها فى مأمن.
    İçeride duvarlar dimdik uzanır, tuğlalar birbirine kavuşur... yer döşemeleri sağlamdır, kapılar da sıkı sıkıya kapalıdır. Open Subtitles ضمن؛ حيطان تستمر قائمةً؛ و القراميد تتلاقي الطوابق قوية والأبواب تغلق بعقلانية
    Burayla dış duvarlar arasında bayağı bir yapı var. Open Subtitles هناك مسافة كبيرة بين الجدران الخارجية و هذا الحائط
    Tüm beton duvarlar, kuvvete dayanıyor ve binayı destekliyor. TED كل جدار، كل جدار إسمنتي، يقاوم الضغوط ويدعم البناء.
    Yeryüzünde binanın etrafına beton duvarlar yerleştirmişlerdi. Open Subtitles فوق الأرض قاموا ببناء حائط خرساني حول المبنى
    Korktuğumda etrafımda duvarlar yükseliyor. Etrafımdaki insanlara güvenmeyi bırakıyorum. - Bunu biliyorsun. Open Subtitles تنشأ الحواجز حين أكون خائفة فأفقد الثقة بمَنْ حولي وأنت تعرف هذا
    İnan bana, hayat gridir, bu lanet duvarlar kadar gridir. Open Subtitles ثِق بي يا كليتون، الحياة رماديَّة. مِثلَ هذه الجُدران اللَعينَة
    Belki de sihirli duvarlar ve kale kapıları güvence sağlamıyor. Open Subtitles ربما ليس كل شيء آمناً ضمن الأسوار السحرية وبوابات القصر
    Bu duvarlar gibisini daha önce hiç görmedim. Open Subtitles هذه الحيطانِ لاتبدو كأى شئ رأيته قبل ذلك
    Onlar kontrolleri yapılmış 3 ilde duvarlar altında yaşamaktadır... ve şimdi onun üzerinde eğitilmektedirler. Open Subtitles سيّطروا على ثلاثة مُدن ضمن مُدن الجِدار.
    Geri döndüğümde duvarlar daha sönük bir renkte olacak ve sen gitmiş olacaksın. Open Subtitles وعندما أعود، ستكون الجدارن بلون أقلّ إستفزازاً وستكون قد اختفيت
    duvarlar inşa etmek için para harcamak yerine mültecilere yardım edecek programlara para yatırmak daha iyi olurdu. TED فبدلاً من إسراف المال في بناء الحوائط من الأفضل إنفاقها على البرامج التي تساعد اللآجئين على مساعدة أنفسهم.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد