ويكيبيديا

    "ekmeği" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • خبز
        
    • خبزاً
        
    • وخبز
        
    • الخبزة
        
    • الخبز
        
    • الرغيف
        
    • خُبز
        
    • خبزها
        
    • لخبز
        
    • خبزنا
        
    • بالخبز
        
    • والخبز
        
    • من الحلويات
        
    • اياهما
        
    Bir çavdar ekmeği için saldırıya uğradığımdan haberiniz var mı? Open Subtitles هل تعلمون أنه قد سُرق مني خبز شوفان في الشارع؟
    Ceplerimi şişe su ve mısır ekmeği ile doldurduğumu bilmiyorlar bile! Open Subtitles لا يعرفون حتّى أن جيوبي ملأى بقناني الماء و خبز الذرة
    Mısır ekmeği, lahana salatası, patates püresi, peynirli makarna iyi pişmiş fasulye veya tayland yemeği ile beraber geliyor. Open Subtitles تأتي مع خبز الذرة , سلطة الكرنب بطاطا حلوة مهروسة , أربعة معكرونة بالجبنة , فول محمص أو بامية
    Büyük bir fincanı vardı ve kahvesini hep onun içinde kahve içerdi. Kahvaltıda İrlanda soda ekmeği yerdi. TED كان لديها هذا الكوب الكبير الذي صنعته كانت تحب شرب قهوتها منه، وكانت تحب خبز الصودا الإيرلندية على الفطور.
    Bayamanacao kendisinin, onların büyük babası olduğunu söyledi ve onlara özel bir manyok ekmeği hediye etti. TED أخبرهم بايامانوكوا بأنه جدهم وأعطاهم هدية مميزة، خبز الكسافا.
    Ve bu hemen hemen... ...tam unlu ev yapımı, ... ...küçük fırın somun ekmeği. TED ويمكن القول أنّ هذا، رغيف خبز من الدقيق الكامل ، مصنوع يدويّا، مُنتجٍ في مخابز صغيرة.
    Üç gün boyunca ölü bir adamın yanında uyudum, sırf onun payı olan bir kaşık küflü ekmeği almak için. TED نمتُ بجانب جثة رجل ميت لمدة ثلاثة أيام، للحصول فقط على حصته من ملعقة خبز متعفن.
    Jambon ve peynirli kepek ekmeği verir misin? Open Subtitles أريد شطيرة لحم خنزير بالجبن فى خبز من القمح
    Sen, salata yiyen. Ve sen, elinde mısır ekmeği olan. Open Subtitles أنت، من يأكل الخضار، وأنت من يأكل خبز الذرة
    Birden canım kuzu pirzolası ve mısır ekmeği çekti. Sizi arıyordum Doktor Crane. Open Subtitles لقد تقت بشكل مفاجئ إلى الأضلاع الصغيره و خبز الذره
    Schnitzer'de durup bir tane çavdar ekmeği almalıyız. Open Subtitles يجب علينا ان نتوقف عند وشنيتزر لاخذ خبز مربل راي
    - İnsanlar o ekmeği almak için otobüse binerler. Open Subtitles الناس تستقل سلسلة من الباصات كي تحصل على خبز راي
    Bir çavdar ekmeği istiyorum, poşette değil. Kese kağıdında. Open Subtitles أريد خبز ماربل راي ليس بكيس من البلاستيك بل بكيس عادي
    Eğer ekmeği istiyorsa, kalksın ve kendisininkini alsın. Open Subtitles إذا أراد خبز الذرة فليذهب للمقدمة و يحصل عليه
    Sanırım ekmek hayal ettiğim zaman bu ekmeği temsil ediyor. Open Subtitles أعتقد اني عنما احلم بتناول الخبز هذا يمثل خبز
    Neyse. Bagel, haşhaş tohumu, çavdar ekmeği, susam, soğan ve sarımsak getirdim. Open Subtitles على أية حال ,لقد أحضرت كعكا و بذور الخشاش و خبزاً و شعيرا و بصلا و ثوما
    İngiliz kahvaltısı..ekmeği.. Open Subtitles إفطار إنجليزي عتيق ؟ فاصوليا و لحم وخبز أعشق الخبز
    Kepek ekmeği içinde hindi, ızgara et, marul ve gravyer peyniri istemiştim. Open Subtitles طلبتها بالديك الرومي و اللحم المشوي مع الخس و الجبنة السويسرية على كامل الخبزة
    İşsiz bir baterist veya ekmeği seven evli bir ortodontist olması fark etmiyor. Open Subtitles لا يهمهم اذا كان قارع طبل عاطل او مقوم اسنان متزوج يحب الخبز
    Manastırda ekmeği her zaman böyle keseriz. Open Subtitles هذه الطريقة التي اعتدنا تقطيع الرغيف بها في الدير
    Ben sana büyük bir mısır ekmeği aldım. Open Subtitles سآخُذ المَزيد مِن خُبز الذُرَة
    Senin de bildiğin gibi ekmeği her zaman taze değildir. Open Subtitles "كما تعلمين، لم يكن خبزها طازجاً دوماً".
    Çünkü Tanrı'nın ekmeği gökten inen, ve dünyaya yaşam verendir. Open Subtitles لخبز الله ذلك ... الذييأتىمنالسماء ... ويعطيالحياةإلى العالم
    Amerikalılar her hafta 100,000 ton yiyecek gönderiyor ve Almanlar umutsuzca ihtiyaç duyduğumuz ekmeği okyanusun dibine göndermek istiyordu. Open Subtitles (الأمريكان) كانوا يرسلون ألف طن من الأغذية كل أسبوع وفي كل أسبوع كان (الألمان) يرسلون خبزنا الذي نحتاجه بشدة
    Gerçekten bir şeyler yerse, tost ekmeği vereceğime söz verdim. Open Subtitles لقد وعدته بالخبز المحمص لو أنه اكل شئ حقيقي
    Rahipler, şarabı Tanrı'nın kanına, ekmeği ise vücuduna dönüştürdüklerini iddia ediyorlar. Open Subtitles القساوسه يزعمون تحويل النبيذ الى دم الرب والخبز الى جسد الرب
    Yani ben bir kutu tost ekmeği aldığımda, sadece bir şey mi, dört şey mi yoksa sekiz şey mi almış oluyorum ? TED وبالتالي حين أشتري علبة من الحلويات المحمصة، هل أنا أشتري شيئا واحدا، أو أربعة أشياء أو ثمانية أشياء؟
    İki adet sandiviç ekmeği. Open Subtitles اياهما

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد