"organizasyon" - ترجمة من تركي إلى عربي

• منظمة
• المنظمة
• التنظيم
• المنظمات
• التنظيمية
• مُنظمة
• الحدث
• منظّمة
• منظمات
• للمنظمة
• المؤسسة
• المنظّمة
• المُنظمة
• منظمه
• قاهروا التنمر

Bu son zamanlardaki zincirleme vampir olaylarının arkasında büyük ölçekli bir organizasyon var.
هناك منظمة كبيرة تعمل في الخفاء وتسببت بكل هذه الأحداث المتعلقة بمصاصي الدماء

Bu insanları gizlice izleyen ve düzgün şekilde davranmalarını sağlayan bir organizasyon.
بل هي منظمة هدفها مراقبة الناس خلسة. للتأكد من أن تصرّفاتهم طبيعية.

Öncelikli amacı uzay seyahati olmayan bir organizasyon için çalışıyorum.
أنا أعمل لدى منظمة هدفها الرئيسي ليس السفر في الفضاء.

Temelinde, organizasyon çocukların bakıcı aile sistemiyle kötüye gitme tehlikesinde çocuklara rehberlik ediyor.
بصورة أساسية، تعمل المنظمة على مساعدة الذين يتعرضون لخطر الانزلاق في نظام التبنّي

Böylece, Londra için Ulaşım firması ile çalışıyoruz ve bu organizasyon 50 yıldır, yeni bir otobüs için, bir müşteri olarak sorumlu olmadı.
هكذا كنا نعمل مع النقل في لندن، وهذه المنظمة لم تكن في الواقع مسؤولة كعميل لحافلة جديدة لمدة 50 عاما.

organizasyon işe yarar, bu nedenle anlam çıkaracak şekilde yaptıklarımızı planlamalıyız.
التنظيم يساعدنا, اذا نحتاج الى هيكلة ما نفعله بطريقة تجعل له معنى.

Saygın bilgisayar bilimleri profesyonellerinden oluşan kar amacı gütmeyen bir organizasyon.
وهي منظمة غير ربحية تتألف من المهنيين البارزين في علوم الكبيوتر

Kyoto: pakt bazlı bir organizasyon yaratma çabalarının başlangıcı.
إتفاقية كيوتو: بدايات الكفاح من أجل خلق منظمة معتمدة على المعاهدات.

Bir üretici bulmakla başladık, Vietnam'da MTTS adında Güneydoğu Asya için yenidoğan bakımı teknolojileri üreten bir organizasyon.
لذا نبدأ بإيجاد مصنّع، مثل منظمة تدعى أم تي تي اس في فيتنام، والتي تصنّع تقنيات لحديثي الولادة في جنوب شرق آسيا.

Bu DNA'sında gizlilik olan bir organizasyon için önemli bir kültür değişimiydi.
كان تغييرا كبيرا في ثقافة منظمة كانت السرية تجري في عروقها.

Öncelikle, tabi ki inanılmaz gücü, çünkü bir organizasyon içinde değişik fonksiyonları bir araya getirmişti.
في البداية، كانت قوة ضخمة، لأنها وحدت أدوارًا مختلفة تحت منظمة واحدة.

Gelişmekte olan ülkelerde ihtiyacı olanların ayağına giderek onları ameliyat eden harika insanlardan ve doktorlardan oluşan bir organizasyon.
وهي منظمة رائعة مكونة من أطباء وأشخاص يذهبون للدول النامية ليعرضوا جراحات تجميلية لأولئك الذين هم بحاجة لها.

Social Finance, benim kurulmasına yardım ettiğim bir organizasyon toplumsal konulara önem veriyor.
المالية الاجتماعية، المنظمة ساعدت إعداد، يهتم الاشياء الاجتماعية.

Bunlar önemli ve liderler için enerji verici olabilir, ama bunlar organizasyon içindeki çoğu kişi için pek motivasyon sağlayıcı değildir.
هذه الأمور مهمة وبإمكانها أن تكون محفزة للقادة، ولكنها تميل لتكون بالعكس لأغلب الناس في المنظمة

Bu değişikliklere strateji, organizasyon ve en önemlisi kültür de dâhil.
وهذا تضمن تغيير في الاستراتيجية وفي المنظمة والأهم، في الثقافة.

İlginç olan bir şey daha şu: Gruplar spontane olarak karıştırıp ilave organizasyon katmanları ekliyorlar.
المثير للإعجاب أيضًا هو أن المجموعات مُزجت من تلقاء نفسها وأضافت إليها طبقات إضافية من التنظيم.

Ortada gerçekten bizim istihbaratımızı engelleyecek ciddi bir organizasyon var.
هنالك حفنة من المنظمات قد تعترض على عملنا بشكل جدي

Sadece NY'da 15.000 gönüllü, fena değil. organizasyon problemleri de olmasa!
خمسة عشر الف متطوع ليسوا سيئين ولكن المشاكل فى الناحية التنظيمية.

Sürgündeki diğer iki meslektaşıma katıldım ve diğer mültecileri desteklemek için bir organizasyon kurduk.
انضممت إلى زملائي الآخرين في اللجوء وأسسنا مُنظمة لدعم اللاجئين الآخرين.

Kral, sizi bu organizasyon için hazırlamamı istedi, ki ben de bunu yapmaktan mutluluk duyarım.
لقد أمرني سمو الملك بإعدادك لهذا الحدث وأنا سعيد وعلى استعداد للقيام بذلك

Ya sana beni, arkadaşlarımı öldürmek isteyen, devleti kontrol eden ve... amaçları dünyayı kısırlaştırmak olan karanlık bir organizasyon tarafından kovalandığımı söyleseydim?
ماذا إذا أخبرتك أني أهرب مُطارد من قِبَل منظّمة خفيّة تريد قتلي أنا و أصدقائي و تتحكم في الحكومة و هدفها إصابة العالم بالعقم.

Burada kanserojenleri gruplandıran beş ayrı organizasyon var.
.هذه خمس منظمات مختلفة تصنف المواد المسرطنة

Eşimle ben, genellikle özellikle bu zamanlarda hayır kurumu partisi düzenleriz bu organizasyon için hayati bir anlam taşıyor.
أنا وزوجي عادتاً نقيم حفل خيري بهذا الوقت من السنة إنه حدث أساسي للمنظمة

Hepimizin çalışmak istediği organizasyon bu değil mi?
أليست هذه هي المؤسسة التي نود جميعا العمل فيها؟

organizasyon böyle işlemiyor.
هذه ليست الطريقة التي تعمل بها المنظّمة.

Çok büyük bir organizasyon olduğu izlenimini vermeye çalıştığı doğruydu.
لقد كان الأمر حقيقياً بأنهُ كان يُحاول أن يخلق إنطباعاً، بأن هُناك تِلك المُنظمة الكبيرة.

Gob yakınlarda Sihirbazlar İttifakını kurdu, sihir numaralarını açıklayan göstericilere karşı çıkan bir organizasyon.
جوب ابتداء مؤخرا تحالف السحره منظمه تقاطع اى ساحر يقوم بكشف اسرار السحر

Ama bunun sayesinde Zorba Karşıtları ulusal bir organizasyon olacaktı.
لكن هذا كان الشئ الذى سيجعل أخيراً (قاهروا التنمر - ماركة مسجلة) منظمة عالمية