"المخزن" - Translation from Arabic to Turkish

    • depoya
        
    • depo
        
    • depoda
        
    • depodan
        
    • depoyu
        
    • deponun
        
    • Depodaki
        
    • dükkan
        
    • dükkanı
        
    • kilerde
        
    • dükkana
        
    • ambara
        
    • Ambar
        
    • kilere
        
    • dükkanda
        
    O zaman beni depoya kadar takip edersiniz, olur mu? Open Subtitles ثم يمكنك أن تلحق بى عند المخزن ، حسناً ؟
    Şu an senin depoya gitmeni ve en üst raftaki büyük valizleri biliyorsun, değil mi? Open Subtitles الآن ، إننى أريدك أن تذهب إلى المخزن هل تعرف حقائب السفر الكبيرة التى توجد على الرف ؟
    depo sanayi bölgesinde olduğu için etrafta bir sürü benzer araç var. Open Subtitles بما أن المخزن في منطقة مصانع يوجد هنالك العديد من السيارات المتشابهة
    Hayır, hiç görmedim ama depoda eski bir bot vardı. Open Subtitles لا، ليس من قبل، لكن هناك طوافة قديمة في المخزن.
    Eşyalarımı depodan çıkarttım. Şunlara bir bak. Open Subtitles أخرجت صناديقي من المخزن اليوم إنظري إلى كلّ هذا
    Git ve Lairdman adasının doğusundaki depoyu kontrol et. Open Subtitles اذهب لرؤية المخزن الغربي عند جزيرة ليدرمان
    Beni arıyorlardı. dükkana döndüm deponun anahtarını kaybetmişler. Open Subtitles كانوا يريدوننى أنا , فى المتجر من آجل مفاتيح المخزن
    Sanırım birisi zorla depoya girmiş. Kilit kırık. Open Subtitles أعتقد لأنّ أحداً دخل عنوة إلى المخزن كان القفل مفتوحاً
    Mac, bu şeyleri laboratuardan depoya taşıyoruz Gel eşyalarını al Open Subtitles ماك , اننا نفوم بنقل هذة الاشياء من المعمل الى المخزن
    Felix'in abisi Steven'la depoya gittik. Open Subtitles لقد ذهبنا ألى المخزن مع أخو فيليكس كما قال
    Altıncı bölge memurları dün gece depo dışında tutukladıkları bir kadını getirdi. Open Subtitles ضابط من القطاع السادس جلب إمرأة قبضوا عليها البارحة بالقرب من المخزن.
    Sakıncası yoksa dün gece depo odasında ne yaptığını söyler misin? Open Subtitles هل تمانع إخبارنا ماذا كنت تفعل في غرفة المخزن ليلة أمس؟
    depo ve maaş işlemlerini tamamladım. Yarının siparişleri de hazır. Open Subtitles سجل جَرْد المخزن والرواتب تمّ الإنتهاء منهم وطلبات الغد جاهزة
    Yivler bize, depoda bulduğumuz tabancının savunma avukatını öldürmekte kullandığını söylüyor. Open Subtitles التصدعات تخبرنا بأن السلاح المستعاد من المخزن إستخدم لقتل محامي الدفاع
    Ama depoda yer açmamız gerekiyor ve eski kayıtları atıyoruz artık. Open Subtitles لكن قمنا بتوسيع مساحة غرفة المخزن و رمينا كل الألبومات القديمة
    Sergiye, arkasındaki depodan girilebiliyor. Open Subtitles من السهل الوصول للمعرض من المخزن الموجود خلفه
    Raflara, satıIan malların yerine yenilerini koymanı ve depoyu süpürmeni istiyorum. Open Subtitles أنا ما زلت أحتاجكى لترتيب الرفوف و تكنسين المخزن
    deponun güneybatı köşesinde birileri var. Open Subtitles تحركات في زاوية الجانب الجنوبي الغربي من المخزن
    Depodaki serseriyi teşhis ettik. Open Subtitles لقد تعرفنا على هذا الحقير الذى رأيته فى المخزن
    dükkan sahibi dükkanındaki bu türden son bıçak olduğunu söyledi. Open Subtitles أمين المخزن قال بأنه السكين الوحيد من نوعه المتوفر لديه.
    Bayan, sizden dükkanı terketmenizi rica edeceğim. Open Subtitles سيدتي أنا آسف لأطلب منك أن تخرجي من المخزن
    Bu gerçek kahve. Tavuk pisliği değil. kilerde saklanmış bir çuvalda bulduk. Open Subtitles وهذا بنّ حقيقي، وليس مجرد بعض البهارات والقاذورات، وجدت واحدة في المخزن
    Peder, dükkana inmeniz gerek. Arkadaşlar sizi bekliyor. Open Subtitles أبتاه، أنت يفترض بأن تكون اسفل في المخزن.
    Seninle gizlice ambara girdiği veya öyle bir şey yüzünden. Open Subtitles بسبب تخفيها في المخزن معك أو شيء مثل هذا
    Pekâlâ millet, Ambar'daki paten gecesine hoş geldiniz. Open Subtitles حسناً, جميعاً, وأهلاً بكم في ليلة التزلج في المخزن.
    Homer, Steerforth kilere girdi. Bütün turta hamurunu yemiş. Open Subtitles هومر ستيرفورث دخل المخزن وقام بأكل كل عجينة الفطير
    Şimdi iyi görünüyor ama, dükkanda çılgına dönmüştü. Open Subtitles لقد أصبنا بالجنون في المخزن ، ولكن الآن نحن بخير

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more