"بعد الغداء" - Translation from Arabic to Turkish

• Yemekten sonra
• Öğleden sonra
• yemeğinden sonra
• öğle
• yemekten sonraya
• Öğle yemeğinden hemen sonra
• Öğle yemeği

Onu Yemekten sonra mı yiyeceksin yoksa daha önce mi düzdün?
هل لديك نية لمضاجعتها بعد الغداء أم أنك قمت بذلك فعلا؟

Yemekten sonra hastalandığını, acil servise gittiğini ve gıda zehirlenmesi olduğunu söyleyeceksin.
أصبت بوعكة بعد الغداء وذهبت إلى الطوارئ وتم تشخيصك على تسمم بالغذاء

Bu bana geçen hafta Grayson'ın Yemekten sonra yaptığı romantik şeyi hatırlattı.
إنها تذكرني بالأمر الرومانسي الذي فعلناه أنا وغرايسن الأسبوع الماضي بعد الغداء

Benimki daha bitmedi. Öğleden sonra üç sınav daha var.
لم أنتهي بعد ما زال لدي 3 أوراق بعد الغداء

Genelde öğle yemeğinden sonra içki içmem ama... aman tanrım!
لا أحتسي الخمر عادة بعد الغداء لكن .. يا إلهي

Kuşlar açık araziye gitti. Yemekten sonra daha iyi olabilir.
أعتقد أن جميع الطيور قد اتجهت إلى العراء ربما سيتغيّر الحال بعد الغداء

Yemekten sonra sinemaya ya da onun gibi bir şeye gideriz.
بعد الغداء سنذهب لمشاهدة فلم أم شيء كهذا

Sessiz. Yemekten sonra yürüyecek yer yok.
تجدين جندب الليل ليس هنالك مكان للسير بعد الغداء

Yemekten sonra gidebilirdin ama bunu seveceğini düşündüm.
أبي، بإمكانك الذهاب للبيت بعد الغداء أنا أحضرتك هنا لأني اعتقدت بأنك ستستمتع

Baylar bunu Yemekten sonra halledebilir miyiz?
هل يمكننا أن نكمل هذا بعد الغداء, أيها السادة؟

Yemekten sonra konuşmak ister misin?
هل تريد أن ننتظر حتى بعد الغداء حتى نتحدث فى الموضوع؟

Vayy,birilerinin uykuya ihtiyacı var. Yemekten sonra yatağa marş marş, Stewie.
أحدهم بحاجة إلى قيلولة بعد الغداء مباشرة إلى سرير ..

Yemekten sonra seninle devam edeceğiz.
حسناً, سنواصل الإختبار بعد الغداء مباشرةً إبتداءً بك

Belki Yemekten sonra senin şu deri koltuğun hakkında da konuşabiliriz.
ربما بعد الغداء يمكننا التحدث عن مقعدك المريح

Yemekten sonra yazdığın şu mektuplara bak..
إنظري إلى هذه الرسائل التي طبعتيها بعد الغداء

Yemekten sonra parkta yürüyüşe çıktık, at pisliğinden tohum seçen kuşları gördük.
كنا نمشي في الحديقة بعد الغداء ثم أخذ ينظر إلى تلك الطيور تلتقط الحبوب من الأرض

Yemekten sonra ise dönmeyi dusunmuyordum da.
ولكن لم أكن أخطط لأن أرجع إلى هنا بعد الغداء

Her zaman donunu kaybederdi. Yemekten sonra nereye koyduğunu hatırlamazdı.
دائماً بدون لباس داخلي, بعد الغداء تنسى أين وضعتهم

Gün içinde çok geç saatte, en iyisi Öğleden sonra kafein almamaya çalışın.
حاولوا عدم شرب الكافيين بشكل متأخر جداً في اليوم، وبشكل مثالي لا تشربوه بعد الغداء.

Öğleden sonra, talihsiz bir kaç kuşu daha katletmek için dışarı çıktık.
بعد الغداء ذهبنا نحو مجزرة لبعض الطيور المسكينة

Belki öğle yemeğinden sonra başka işe başlamadan, onun hepsini halledebiliriz.
ربما سوف نفعل هذا بعد الغداء قبل ان ننشغل بشىء آخر

Çok açsan yemekten sonraya erteleyebiliriz.
لكن إن كنتَ جائعاً، فيمكننا تأجيل الأمر إلى ما بعد الغداء

Hatırlatayım, parti öğle yemeğinden hemen sonra yani işinizi o zamana kadar bitirin ya da hiç yapmayın.
الحفلة بعد الغداء مباشرة لذا تاكد من انهاء عملك قبل ذلك

Bu bir öğle yemeği dedikodusu olsaydı senden-- Ama şanslıyım ki--
كنتُ على وشكِ أن أسألك إن كانت هذه الجلسة هي ثرثرة ما بعد الغداء