"كنّا" - Translation from Arabic to Turkish

    • Biz
        
    • kalmıştık
        
    • Eskiden
        
    • vardı
        
    • ediyorduk
        
    • çok
        
    • olduğumuz
        
    • o
        
    • da
        
    • zaman
        
    • ikimiz
        
    • Sadece
        
    • birlikte
        
    • daha
        
    • önce
        
    Bu aslında astronot olmak gibi birşeydi çünkü Biz kimsenin daha önceden görmediği şeyleri görür ya da gidip görmediği yerlere giderdik. TED كأنّنا كنّا رائدي فضاء، لأنّنا تمكّننا من الذهاب إلى أماكن و رؤية أمور لم يسبق لأحد رؤيتها أو الذّهاب إليها من قبل.
    Biz asagi yukari gelismi bir uygarlik oldugumuzdan beri ayni yeteneklere sahibiz. TED كنّا نمتلك نفس الإمكانيات تقريباً التي جَعَلت الحضارات ما هيّ عليه الآن.
    Biz de iki yıl önce balayımızda burada iyi zaman geçirmiştik. Open Subtitles قضينا وقتاً جميلاً، أيضاً، قبل سنتين عندما كنّا في شهر العسل
    Aynı gün ikimiz bir ara başbaşa kalmıştık, Bana çok sinirlenmiştin, hatırlıyor musun? Open Subtitles كنّا بمفردنا كنت غاضباً منّي, أليس كذلك؟
    Eskiden bir otobüsümüz vardı. 60'lar, onu sattığımız gün bir bakıma bitti. Open Subtitles لقد كنّا نملك حافلة، بطريقة ما عندما انتهت حقبه الستّينات قمنا ببيعها.
    İdolleri kral olmak üzereydi. Ona tacını da Biz takacaktık. Open Subtitles معبودهم كان على وشك أن يصبح ملكا، نحن كنّا سننصّبه
    Bu bir sosyal arama, daha fazlası değil. Biz gerçekten seni merak ediyoruz. Open Subtitles هذه مجرّد عيادة إجتماعيّة ، لا شيء أكثر لقد كنّا قلقين حقّاً بشأنك
    Eskiden Biz olsak, Daytona kumsalında partiden partiye atlayıp, polis yumrukluyor olurduk. Open Subtitles في أيّامنا، كنّا نذهب إلى الشاطئ، نتطفّل على الحفلات و نلكم الشرطة.
    Annem turta yapmaya bayılırdı. Kendisi dokunamadan Biz hepsini yerdik. Open Subtitles في الصيف، كنّا نحشو أنفسنا أحبّت أمّي خبز فطيرة التوت
    Seni görmek harika... Biz çıkarken de böyle güzel miydin? Open Subtitles لمن العظيم أن أراكِ، أكنتِ جميلة هكذا حينما كنّا نتواعد؟
    Biz çocukken, Sadece benim ve erkek kardeşimin anlayabildiği bir dilimiz vardı. Open Subtitles حينما كنّا صغاراً، كانت لدينا لغتنا السرّيّة والتي أفهمها أنا واخي فقط.
    Ne hakkında kavga ettiklerini bile hatırlamayan iki aptalız Biz. Open Subtitles نحن ثُنائيّ غبيّين لا نستطيع تذكّر ما كنّا نتشاجر حوله.
    - Biliyorsun her şeyden önce arkadaşız Biz. - Evet. Open Subtitles تعرفين أننا كنّا دائما أصدقاء في المقام الأول لذا، نعم
    o şehire, işlerimize hapsolup kalmıştık. İstemediğimiz bir hayatta hapsolup kalmıştık. Open Subtitles كنّا محاصرَين في وظيفتينا وتلك المدينة، وكنّا سنحاصر في حياة لم نردها
    Onları çıldırtmak için yıllarca zamanımız vardı ama artık tek gecemiz var. Open Subtitles نحن كنّا عندنا السنوات للقيادة هم مجانين. الآن نحصل على ليل واحد.
    Hep kavga ediyorduk ve bu da onun için iyi değildi. Open Subtitles حسنٌ، لقد كنّا نتشاجر دومًا، أعني، ذلك لم يكن جيّدًا له.
    Her şeyi bildiğimizi sanıyorduk ama birkez daha, çok karmaşık bir duruma bakıyorduk. Open Subtitles إعتقدنا بأنّنا عرفناه كلهّ لكن ثانية ، كنّا ننظر في حالة معقّدة جدا
    Vay be, çift olduğumuz zamanlardan bile daha kötü bu. Open Subtitles مذهل ، هذا أسوأ مما كنّا عليه عندما كنا حبيبين
    o, bizim aradığımız suç ortağı ve senin de avukatın. Open Subtitles هو الشريك الذي كنّا نبحث عنه. و هو محاميك اللعين.
    o ve ben uzun süredir mağaraları keşfediyoruz ve uzun zamandır mağaralara tırmanıyoruz ama ikimiz de daha önce bir buzul mağarasını keşfetmemiştik. TED قمنا معا باستكشاف الكهوف و كنّا نتسلّق الجبال معا لمدّة طويلة من الزّمن، لكن ما من أحد منّا قام باستكشاف كهف جليديّ سابقا.
    Ve bu işten sağ çıkmayı istiyorsak, birlikte hareket etmeliyiz. Open Subtitles ويجب علينا أن نقف معاً إذا كنّا نأمل في العيش.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more