"من أجلكِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • Senin için
        
    • Sizin için
        
    • sana bir
        
    • Senin adına
        
    • senin yerine
        
    • senin içindi
        
    Senin için her şeyi yapabilecek 10 tane adam tanıyorum. Open Subtitles أعرف عشرة شُبان بإمكانهم أن يقوموا بأي شيء من أجلكِ.
    Senin için hayatını ne kadar tehlikeye atıyor, umarım farkındasındır. Open Subtitles أتمنى أن تدركي كم هو معرض حياته للخطر من أجلكِ
    Umarım Senin için hayatını nasıl bir tehlikeye attığını biliyorsundur? Open Subtitles أتمنى أن تدركي كم هو معرض حياته للخطر من أجلكِ
    Sadece Sizin için yapabileceğimiz bir şey olup olmadığını öğrenmek için uğradık. Open Subtitles كنا في الجوار. تساءلنا إن كان ثمة ما بوسعنا فعله من أجلكِ.
    Bak, ben Senin için ve onun için buradayım, tamam mı? Open Subtitles اسمعي، أنا هنا من أجلكِ ومِن أجلها، حسناً؟ أيّ شيءٍ تحتاجينه.
    Peki ya bir daha Senin için alışverişe gitmeyeceğimizi söylersek? Open Subtitles ماذا لو قلنا لن نذهب إلى المتجر من أجلكِ مجدداً؟
    Benim için bir şey yaparsan ben de Senin için bir şey yapabilirim. Open Subtitles و إذا فعلت شيء من أجلي، أعتقد أن بإمكاني فعل شيء من أجلكِ
    Bu saatten sonra Senin için 10 üstünden 11'lik olacağım . Open Subtitles من والآن وصاعداً، سأكون على معيار 11 من أجلكِ يا حبيبتي.
    Ama ben onu Senin için bastırıyorum. Open Subtitles ربما فعل الجميع تغلبت عليها من أجلكِ لكنكِ لم تفعلي
    Her neyse, Senin için o kadar zaman israfı yaptım ki daha fazla zaman kaybetmeyeceğim. Open Subtitles عمومًا، أنا لم أضيّع الكثير من وقتي من أجلكِ. وليس بإمكاني أن أُضيع الكثير.
    O anda Senin için her şeyi yapabileceğimi anladım. Open Subtitles منذ تلك اللحظة,أدركت بأنني سأفعل أي شىء من أجلكِ
    Ben ne kız kardeşin, ne babam ne de Senin için yaşıyorum. Open Subtitles لن أعيش من أجل الموتى بعد الان يا ماما ليس من أجل أختكِ ولا من أجل أبى وليس حتى من أجلكِ
    Bu benim sahip olduğum tek iyi gömlek ama bunu Senin için giyiyorum. Open Subtitles هذا هو القميص الوحيد الجميل الذي لدي، لكنني أرتديه من أجلكِ
    Senin için orada bulunamadığından, veya annen için... Open Subtitles عن كيف أنه لم يكن موجوداً أبداً من أجلكِ أو والدتكِ
    Tam tersine Senin için annemi terk ediyorum. Open Subtitles على النقيض من ذلك لقد تركت والدتي من أجلكِ
    Değişmeyeceğim. Sırf Senin için değişemem. Open Subtitles أنا لا أتغير بهذه السرعة, أنا لا أتغير من أجلكِ
    Değişmeyeceğim. Sırf Senin için değişemem. Open Subtitles أنا لا أتغير بهذه السرعة, أنا لا أتغير من أجلكِ
    Bir iş planı dahi hazırlayıp Sizin için para ayırmış. Open Subtitles حتى انها كتبت عن خطة العمل وأودعت مال من أجلكِ
    Aklıma gelmişken dün sana bir paket geldi. Open Subtitles قبل أن أنسى لقد وصل الظرف من أجلكِ بالأمس
    Evlilik yüzüğü aslında. Ben-- Senin adına sevindim. Open Subtitles أنه خاتم زفاف, في الواقع أنا سعيد من أجلكِ
    Şimdi,bunu senin yerine tutacağım ve uyandığında, hepimiz tahmin et seni ne içn bekliyor olacağız. Open Subtitles الآن، سأحتفظ بهذا من أجلكِ وعندماتفيقين.. سنكون جميعنا في انتظاركِ، وخمّنيماذا..
    Verdiğim her karar, en yakın arkadaşıma sırtımı dönmem bunların hepsi senin içindi. Open Subtitles كل أختيار عملته من ضمنها خذلان أفضل أصدقائي , كان من أجلكِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more