"afedersiniz" - Translation from Turkish to Arabic

    • المعذرة
        
    • معذرة
        
    • عذرا
        
    • معذرةً
        
    • أعذرْني
        
    • اعذرني
        
    • أعذرني
        
    • فضلك
        
    • اعذريني
        
    • أسف
        
    • سمحت
        
    • معذره
        
    • اعذروني
        
    • أعذريني
        
    • إذنك
        
    Afedersiniz hursızlıktan önce salı günü sıradışı bir şey olmuş muydu? Open Subtitles المعذرة ياسيد هل حدث شيء غير عادي يوم الثلاثاء قبل السرقة؟
    Evet, Afedersiniz, bu organizasyonun özel bir davet olduğunun farkındayım. Open Subtitles أجل ، المعذرة ، أتفهم ذلك ذلك الحدث حصري للغاية
    Afedersiniz efendim, ama York'tan çok acil bir mesaj var. Open Subtitles معذرة يا سيدى لكن هناك رسالة عاجلة جداً من يورك.
    Afedersiniz efendim, ne anlattığını biliyor musunuz? Open Subtitles استميحك عذرا, سيدى هل تعرف عن ماذا يتحدث؟
    Afedersiniz, bunu sessizce yapabiliriz ya da büyük bir yaygara koparabilirim. Open Subtitles معذرةً, هل يمكننا عمل ذلك بهدوء أو يمكنني عمل ضجة كبيرة؟
    Afedersiniz baylar, Buraya giremezsiniz. Open Subtitles أعذرْني. السادة المحترمون، أنت لَمْ تُعدْ هنا.
    Oh, Afedersiniz. Giyinirken sizi rahatsız etmek istemedim. Open Subtitles أوه ، اعذرني لم أكن أنوي إزعاجك بينما تلبس.
    Afedersiniz Bay Emerson. Geri dönmezsem eğer kuzenim çok endişelenecek. Open Subtitles أعذرني ولكن أبنة عمي ستقلق جداً إذا لم أعود الآن
    - Kimseyi göremem. - Afedersiniz. Open Subtitles ـ لا أستطيع مقابلة أحد ـ المعذرة يا سيدي.
    Afedersiniz, Bayan Blaine. Ben, Cathy Salt. Cardiff Gazetesi'ni temsil ediyorum. Open Subtitles المعذرة يا سيدة بلين، أنا أدعى . كاثي سولت، وأنا مندوبة جردية كارديف جازيت
    Afedersiniz bayım. Sizce ne olduğunu bilmemiz gerekmiyor mu? Open Subtitles المعذرة يا سيد, ألا تعتقد أنه من المفترض أن تعلموننا بما يحدث
    Afedersiniz bayım, ne kadar para aldığınızı söylemenizin sakıncası var mı? Open Subtitles المعذرة سيدي هل تمانع أن تخبرنا كم ستحصل من المال؟
    Afedersiniz Bayanlar, babam onlara her şeyin hazır olduğunu söylemelerini istiyor. Open Subtitles معذرة , أبي طلب مني أن أخبرك أن كل شيء جاهز
    Afedersiniz? Bu aciz Amerikalıya Grosvenor Meydanına nasıl gidebileceğini söyler misiniz? Open Subtitles معذرة , هل يمكنك أن تُساعدين الأمريكان العاجزون إلى الوصول إلى ساحة جروسفينور ؟
    Ben "haydi" dediğim zaman herkes bir tane giysin. Kazanana çikolata vereceğim. Afedersiniz. Open Subtitles الجميع يرتدى واحدآ عندما اقول اذهبوا و الفائز يحصل على الشكولاته معذرة
    Afedersiniz birisi arkama park etmiş de. BMW kimin? Open Subtitles عذرا شخس ما يحجب سيارتي في الأسفل من يملك بي إم ؟
    Afedersiniz bayan, sizin iç in yapabileceğim başka bir şey var mı? Open Subtitles معذرةً , سيدتى , هل هناك شىء آخر يمكن أن أفعله لأجلك ؟
    Albümü kendim için imzalayacağım.Afedersiniz, Open Subtitles أنا سَأُوقّعُ اللعنةَ ألبوم بنفسي. أعذرْني.
    Afedersiniz Müdür Bey. Jake Phillips, güvenlik şefi. Open Subtitles اعذرني حضرة المدير جيك فيليبس , مدير الأمن
    Afedersiniz, fakat bu kişi bu meclisin hiçbir zaman üyesi olmadı... ve tutuklanmama ayrıcalığı mı var? Open Subtitles أعذرني ، لكن أليس كل عضو في هذه الجمعية مُنح حصانة من الإعتقال ؟
    Umarım sizi çok fazla bekletmemişizdir gençler. Afedersiniz. Open Subtitles اتمنى اننا لم نتاخر عليكم هنا ايها القوم من فضلك
    Afedersiniz, Sayın Yargıç, ancak sanırım sanık bundan daha iyisini yapabilir. Open Subtitles اعذريني سيادتكِ, لكني اعتقد ان المتهم يمكنهُ فعل افضل من ذلك
    Afedersiniz, dedektif. Korkarım bu olay hepimizi yıpratıyor. Open Subtitles . أنا أسف ، أيها المفتش أخشى أن هذا الأمر أتعبنا جميعاً
    Ah, Afedersiniz... Bunu oraya koymayın, lütfen? Open Subtitles آه ، إعذرني أيمكنك أن لا تضع هذا هناك ، لو سمحت ؟
    - Afedersiniz efendim. Telefonunuz var. - Not al. Open Subtitles معذره يا سيدى لديك تليفون فلـتـرد أنــــــت
    Afedersiniz, Maggie diye biri var mı? Open Subtitles اعذروني, هل توجد امرأة اسمها ماجي هنا؟ ماجي؟
    Afedersiniz! Daha önce hiç böyle bir müzik dinlememiştim. Open Subtitles أعذريني ، أنا فقط لم يسبق لي سماع مثل هذا النوع من الموسيقى سابقاً
    Hayır. Gitmeliyim. Afedersiniz. Open Subtitles كلا، يجب أن أذهب، بعد إذنك أعذرني لقد كان من اللطيف مقابلتكم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more