"boynunu" - Translation from Turkish to Arabic

    • رقبتك
        
    • عنقك
        
    • عنقه
        
    • رقبتها
        
    • رقبته
        
    • رقبة
        
    • عنقها
        
    • الرقبة
        
    • رقبتكِ
        
    • عنقكِ
        
    • العنق
        
    • رقبتكَ
        
    • رقبتَه
        
    • عُنقه
        
    • عُنقها
        
    Madem bir hayaletsin, boynunu şuracıkta kırmama aldırmazsın. - Bırak onu. Open Subtitles إذا كنت شبحاً , فلن تمانع في أن أكسر رقبتك الصغيرة
    Bu sandalyeye bağlı olmasaydım boynunu ince bir dal gibi kırardım. Open Subtitles إن لم أكن مقيدًا في هذا الكرسي لكسرت رقبتك كغصن شجرة
    Bu avluda bir yıIdız görmek için boynunu kırman gerekiyor. Open Subtitles عليك أن تحطم عنقك كي ترى نجماً في هذه الساحة
    Diğer türlü bir insan sandalyede oturduğunu sanıp boynunu kırabilir. Open Subtitles وإلا يستطيع أي شخص أن يجلس على كرسي ويكسر عنقه.
    O zaman onun boynunu kırdığım zaman bir şeyler hissedersin. Open Subtitles إذاً من المحتمل أن تشعر بشئ عندما أعضها من رقبتها
    Bir elimle boğazından tuttum, yerden havaya kaldırdım, ve yavaşça boynunu kırdım. Open Subtitles مسكته من عُنقه بيد واحدة ورفعته من على الأرض وببطء كسرت رقبته
    Hani birinin boynunu ısırdığında o damar atmaya devam ediyor ya... Open Subtitles أتعلم حين تتغذّى على رقبة أحد بينما شريانه ما زال ينبض؟
    Ben o kullanıyordu sanırım tek elle , diğer boynunu sıkıştırarak . Open Subtitles أظن أنه كان يقود السيارة بيدٍ واحدة و يضغط على عنقها بالأخرى
    Bana kalsa, sana son bir şans vermeden şuracıkta kanını kurutur, boynunu kırardım. Open Subtitles لو كان الأمر بيدي، لكنت أمتصصتك حتى الجفاف وشقيت رقبتك. ودحرتك للمرة الأخيرة.
    Senin boynunu kırmak zorunda kalırsam, bunu minimum güçle yapacağıma söz veriyorum. Open Subtitles إذا كان لدي الفرصة لأكسر رقبتك أعدك بان أفعل ذلك بأقل حد من القوى.
    Kır boynunu. Umurumda değil. Open Subtitles تكسرين رقبتك اذا اردتى، لن يصنع معى فارقا
    Buradan gidiyorsun yoksa bunu alır, o küçük lanet boynunu keser atarım. Open Subtitles سترحل من هنا أو سأقوم متى أشاء بتمرير هذا الشيء على عنقك
    Bana bir kez daha dokunacak olursan lanet olası boynunu kırarım. Open Subtitles أنت عاهرة قذرة حاولي لمسي مرة أخرى و ساقوم بكسر عنقك
    Aman şu iplere dikkat et Steve. Takılıp boynunu kırarsın sonra. Open Subtitles انتبه من هذه الخيوط يا"ستيف" أنت معرض لأن تتعثر وتكسر عنقك
    Taksi konusunda uyarsaydım banyo yaparken kayıp düşecek ve boynunu kıracaktı. Open Subtitles لو حذّرته من سيّارة الأجرة سيسقط في الحمّام و يكسر عنقه
    Bir keresinde annem bana saldıran horozun boynunu kırıp akşam yemeği yapmıştı. Open Subtitles مرة واحدة هاجمني الديك و أمي عصرت عنقه وكان لدينا على العشاء
    boynunu ve göbeğini şişiren tatmin olmuş arzularını mı? Open Subtitles هل هو ذلك الغضب القانع الذي تضخّم في رقبتها ومعدتها؟
    Yanımızda 13 yaşında bir kız vardı. Denetçi. Kız boynunu kırmaz mı! Open Subtitles مع فتاة فى الثالثة عشرة و سقطت و كسرت رقبتها ؟
    Boruya erişmiş ancak pencere eşiğinden kaymış ve aşağı düşerek boynunu kırmış. Open Subtitles وبعد ان وصل للجانب الآخر انزلق من فوق عتبة النافذة وسقط وكسر رقبته
    Ve First Base... Onun da boynunu kırdın! Open Subtitles القاعدة الأولى لقد أخذته للأسفل ولقد كسرت رقبته
    İki kez bıçaklandıktan sonra bile... fidyecinin boynunu kırmayı başarmış. Open Subtitles حتى بعد أن تم طعنه مرَتين فقد كان قادراً على كسر رقبة الخاطف
    Ona çıplak ellerimle boynunu kırabilecek kadar yaklaştıktan sonra sihre ihtiyacım olmayacak. Open Subtitles لن أحتاج للسحر طالما أستطيع الاقتراب منها كفايةً لأدقّ عنقها بيديّ المجرّدتَين
    -O da yeni baş çıkmasını engelleyebilmek için boynunu yaktı. Open Subtitles إذاً أحرق الرقبة كي يمنع الرأس الجديد من الخروج ثانيةً
    Bu masanın etrefından geçip ve nazik bir şekilde boynunu dille öpüp ... sırtından aşağı hafif bir titreme geçermiydi ? Open Subtitles سأخاطر بالتخمين هنا إن أتيت عبر الطاولة وبطلف داعبتكِ في مؤخرة رقبتكِ .. بلساني
    Kolu kaldırıp boynunu kıran adam tarafsız bir adam olacak. Open Subtitles الرجل الذي يدفع الكرسي ليدق عنقكِ سوف يكون رجل نزيه
    Katil kavrama avantajı ve... bir anlık panikle onun boynunu kırmış... ve Bedford yere düşmüş, islerde üstünde kalmış. Open Subtitles بالطبع فأن القاتل كانت لديه فرصة المفاجأة فكسرت العنق و سقط بيدفورد و على وجهه الطلاء
    Sonra bir hayvan sana saldırdı ve boynunu ısırdı. Open Subtitles و قام حيواناً بالهجوم عليكَ، و عض رقبتكَ.
    boynunu kırdığım zaman kardeşinin ciyaklamasını duymalıydın! Open Subtitles كان عليك أن تسمع صراخ أخيك عندما كَسرتُ رقبتَه العينة
    Tahmin edebileceğiniz gibi kardeşim onun boynunu koparmak için can atıyor. Open Subtitles كما نعلم جميعاً، فإنّ اختي تتحرّق شوقاً لشقّ عُنقها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more