"yalancısın" - Translation from Turkish to Arabic

• كاذب
• كاذبة
• كذاب
• الكذب
• تكذب
• كاذبٌ
• الكاذب
• الكذاب
• كذابة
• كذّاب
• بالكذب
• كاذباً
• كاذبه
• الكاذبة
• كاذبةٌ

Yaptığından dolayı hapise girmeliydin. Ama herhalde iyi bir yalancısın.
من المفترض ان تكون في السجن الان، ولكنك كاذب ممتاز

Ne mesajı? Çok kötü bir yalancısın Chris Van Outryve.
و ما الذي يقوله بريدك انت كاذب حقير كريس اوتريف

Ya iyi bir yalancısın ya da psikolojik olarak durumun gayet iyi.
إما انك كاذب جيد جدا أو انك نفسيا في صحة جيد جدا

Sen ayıkken kötü bir yalancısın. Sarhoşken çok daha kötü bir yalancısın.
حسنٌ، أنتِ كاذبة فاشلة في إتّقاظكِ، وأكثر فشلاً في الكذب وأنتِ ثملة.

- Sen bir yalancısın. Her zaman öyleydin.
آه، أنت كاذبة، أنت كاذبة صغيرة دائماً كنت كذلك.

Amir, hem çevreyi kirletiyorsun, hem de koca bir yalancısın.
لست بملوث للجو يا أمير وحسب بل انت سمين كذاب

Sen pis bir yalancısın ve benim hükümlerim senin yaratıklarındır.
اأنت كاذب حقير والقضاة فى بلادى هم عبيدك.

Sen vergilerini ödemiyorsun, sen yalancısın. Ben yalancı değilim.
إن لم تدفع الضرائب فأنت كاذب وأنا لست بكاذب

Ama $5,000 yok sende! Ve düşünüyorum ki, sen bir yalancısın ve benim yalancılarla işim yok.
لذا فأنت كاذب قذر ، وأنا لا أضيع وقتي مع الكاذبين

- Vermeyeceğim çünkü sen bir kuşbeyinlisin! - Ne kadar yalancısın, beni hasta ediyorsun!
سوف لن افعل يا خرقاء انت مجرد كاذب تشعرني بالغثيان

Söz verdiğin gibi aramayacağını biliyordum çünkü sen yalancısın.
أعلم أنك لن تتصل بي كما وعدت لأنني أعرف أنك كاذب

Çok yalancısın. Beni mutlu etmenin tek bir yolu var. Git ona sarıl, hislerini aç ve dün gece için özür dile.
ساوريا انت كاذب اذهب اليها و عانقها وقل لها ما تخفيه في قلبك و اعتذر لها

Kızla ilgili konuşmadığımıza sevindim çünkü sen bir yalancısın!
أفضل أننا لم نتكلم عن تلك الفتاة، لأنك كاذب

Ve seninle yarım bile yatabildiğini söylersen, yalancısın demektir.
وإن قلتي بأنه ضاجعك حتى بالنصف فأنتي كاذبة

yalancısın tatlım. Pis bir yalancısın.
أنت كاذبة يا عزيزتي و قذرة و كاذبة بغيضة

Tam bir yalancısın. Ne zaman birinden hoşlansan böyle davranıyorsun..
يا لكِ من كاذبة أنت دائماً تتصرفين كذلك عندما تعجبين برجل ما

Yüzleşmeyi inkar takip ediyor, onun ardından da "Sen bir yalancısın.
مواجهة تتبعها إنكار تتبعها أنت كذاب ، أريد أن أعرف الحقيقة

Ama anne babanla anlaştığını söylersen, yalancısın da.
و لكم لو قلت بأنك تتأقلم مع والديك هذا يشير بأنك كذاب أيضا

Kötü bir yalancısın. Yalan söyleyemiyorsun.
انك كذاب فاشل يا رجل اعنى, انك لا تجيد الكذب

- Sakin ol. Archer'in karısıyla aranızda bir şey olmadığını söylüyorsan, yalancısın.
لو انك تقول انه لم يحدث شئ بينك و بين زوجة ارتشر, فأنت تكذب,

Anı mahvetmek için yapabileceğim en iyi şey bu. Berbat bir yalancısın.
ــ هذا أفضل ما أستطيع قولهُ في هذه اللحظه ــ أنتَ كاذبٌ مريعْ

Ayrıca sen de berbat bir yalancısın. Poker oynasaydık keşke.
.ايها الكاذب الكبير , يجب أن نلعب الورق

Kronik bir yalancısın.
عملت صفقة معك ايها الكذاب

Bence sen bir tane düşünmelisin. sen iyi bir yalancısın.
أتعرفين؟ يجب أن تفكرى فى شئ أنت كذابة جيدة

Birinci sınıf bir yalancısın, senden daha azını beklemezdim.
أنت كذّاب من الطراز العالمي لم أكن لأتوقع منك أقل من ذلك

Karizmatiksin, zorlayıcısın ve hastalık derecesinde bir yalancısın.
أنتَ شخصٌ ذو رونقٍ ومُقنع، ومريض بالكذب

Ya yalancısın ya da sistem bir dakika ileri.
لذا، إما أن تكون كاذباً أو أن نظامنا قد تعطّل لدقيقتين.

Sen bir yalancısın ve de öyle çirkinsin ki kimse seninle evlenmiyor!
؟ انتي كاذبه وبشعه كذلك لن تجدي احداً يقبل بالزواج منكي

Haberleri okuyorsun demek. Ne kadar da usta bir yalancısın.
أنّكِ تقرأين الأخبار، أيتها الكاذبة البارعة.

Bebeğim, kötü bir yalancısın.
أنتِ كاذبةٌ سيئة يا حبيبتي.