Dorian, günahlarını kulübe gidenlere transfer etmenin bir yolunu bulmuş. | Open Subtitles | رويدك إذن، ذلك يعني أن (دوريان) تبيَّن سبيلًا ليُحوّل آثامه إلى ضحايا من مُرتادي ناديه. |
günahlarını işlemeye gönüllü olmazsam, hepinizin hayatını tehdit ediyor. | Open Subtitles | إن لم أفعل آثامه |
Kilisede, günahlarından arınmaya çalışıyor. | Open Subtitles | إنه فى الكنيسة يتأسف عن آثامه |
Tanrım, binadaki bütün kötülükleri temizle ve günahlarından arındır izinsiz girenin bütün yerini ondan al ve hizmetkarın Molly Hartley tarafından karanlığın yenilmesini sağla. | Open Subtitles | يا الهي, أغسل ذنوب هذا المبنى و طهره من آثامه و أبعد كل الظلمة الموجودة وساعد عبدتك المتواضعة (مولي هارتلي) |