Özür dilerim Mike. Buraya atıldığımız için çok üzgünüm. | Open Subtitles | .آسف يا مايك آسف لأننا مسجونان هنا |
Vigilance'ın bu korkunç olayı gerçekleştirmesini engelleyemediğimiz için çok üzgünüm. | Open Subtitles | آسف لأننا عجزنا عن منع (اليقظة) من ذلك الجرم الفظيع |
Seni de davet etmediğimiz için çok üzgünüm. | Open Subtitles | آسف لأننا لم ندعك |
Konuşmadığım için özür dilerim. Sormadığım için hatalıyım. | Open Subtitles | آسف لأننا لم نتناقش وكان من الخطأ ألا أستأذن منك |
Sam, evdeki küfle ilgili sana inanmadığımız için özür dilerim. | Open Subtitles | سام، أنا آسف لأننا لم نصدقك بشأن وجود العفن لا أصدق أنكما تركتاه لأسبوعين |
Hepimizin güzel BMW'si olmadığı için kusura bakma. | Open Subtitles | آسف لأننا لا نملك جميعاً سيارات فارهة |
Eve geç geldiğimiz için, kusura bakma. Sarah uyuyor. | Open Subtitles | آسف لأننا وصلنا إلى البيت في وقتٍ متأخر جداً (ساره) نائـمـه |
Gerçek bir hastaneye götüremediğimiz için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسف لأننا لم نتمكن من أخذها لمشفى حقيقي |
Seni bekârlığa veda partisindeki striptizci mevzusunla ispiyonlamakla tehdit ettiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | اسمع، أنا آسف لأننا هددناك بالتحدث بشأن حفلة وداع العزوبية والمتعرية أنا لن أفعل هذا |
Daha erken gelemediğimiz için kusura bakma. | Open Subtitles | أنا آسف لأننا لم نصل مبكراً. |
Seni şaşırttığımız için kusura bakma. | Open Subtitles | آسف لأننا فاجأناكما. |