ويكيبيديا

    "آكله" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yiyecek
        
    • yediğim
        
    • yemem
        
    • yiyeceğim
        
    • yiyebilirim
        
    • yiyorum
        
    • yemedim
        
    • yemiyorum
        
    • yemeyeceğim
        
    • yiyen
        
    • yemezdim
        
    • yiyebileceğim
        
    Sıkıştığım bu pis delikte yiyecek ya da içecek hiçbir şey yok! Open Subtitles أنا عالق في هذه الحجرة القذرة من غير اي شيء آكله أو اشربه
    Yakında yiyecek bir şey bulamazsam, birilerini öldürebilirim. Open Subtitles إذا لم أجد شيئاً آكله الآن .. سأقتل شخصاً ما
    O, çok cimridir.O, benim, yediğim herhangi bir şey için hesabı yazar. Open Subtitles أه يا أمى، انه بخيل فعلا يسجل كل ما آكله أو أشربه
    Yemeğime uyuşturucu katacağını duydum o zaman yemem. Open Subtitles اعتقد انك سوف تضع المخدر في طعامي وانا لن آكله
    Yaşayacak bir yerim, yiyeceğim ve ekmek almak için param yok. Open Subtitles ليس لدي مكان أعيش فيه ولا شيء آكله ولا قرش لشراء رغيف خبز
    Onu bir bisküvinin üzerine sürüp yiyebilirim. Open Subtitles يمكنني أن آكله على بسكويتة
    Senin istedigin yere gidiyorum. İstediğini yiyorum. Open Subtitles أذهب إلى ماتريده وآكل ماتريدني أن آكله
    Ama ben, o eski tavada piştiğini düşündüğüm için yemedim. Open Subtitles ولكني لم آكله لأني ظننت أنه مطبوخ بتلك المقلاة القديمة
    Zaten yemiyorum, sadece iyi bir fikir olacağını düşündüm. Open Subtitles لست آكله لكني أظن أنه فكرة رائعة
    Ve tost makinasında da yemeyeceğim bir tost var. Open Subtitles وهناك رغيف في صانع الخبز أنا لن آكله.
    "Çocuklar; Anne acıktım, bana yiyecek, içecek bir şeyler ver diye bağırıyordu..." Open Subtitles : الأطفال كانوا يصرخون أمّى أنا جائع أعطيني أى شيء آكله أو أشربه
    yiyecek hiçbir şey bulamadım. Bu şekilde yaşayamam. Open Subtitles لم أجد أي شيئاً آكله لا يمكنني العيش هكذا
    Bana yiyecek bir şeyler yapabilir misin, dostum? Open Subtitles هل يمكنكي أن تعدِّي لي شيئاً آكله ، أيتها الصديقة؟
    yediğim ekmeğin üzerine yemin ederim ki... yaşlandıkça, bunu bile sormayacağım. Open Subtitles كلما أَتقدّمُ في السنَّ، أُقسمُ ..بالخبزِ آكله. توقفت حتي عن السؤال في هذا.
    Beklemek, tartıImak ve fazladan bir tane üzümden suçluluk duymak için yediğim her şeyin listesini tutmaktan. Open Subtitles الانتظار والوزن و التفكير المستمر في أي شئ آكله و الشعور بالذنب إذا أكلت حبة عنب زيادة
    Süper. Haftalardır tek yediğim sebze ve meyve. Open Subtitles رائع ، كل ما آكله لمدة أسابيع هو الخضروات والفواكه
    O pisliği yemem. Sen yiyebilirsin, ama ben yemem. Open Subtitles أنا لا آكل هذا الهراء، أنت تظنين، لكن لا آكله
    İyi hissetmiyorum. Sanırım bir şeyler yemem gerek. Open Subtitles لا أشعر بأني بخير أعتقد أني أحتاج الى شيئاً آكله
    Sana söyledim, Ailene gideceğim, Eğer sen ve baban balık tutup,annen pişirecekse bende yiyeceğim. Open Subtitles لقد أخبرتك أننى سآتى إلى منزل والديك ووالدك يصطاد السمك ووالدته تطهيه وأنا آكله
    Onu yiyebilirim. Open Subtitles يمكننى ان آكله.
    Bak ben ne yiyorum... soğulmuş pırasa. Open Subtitles انظري إلى ما آكله , الكرفس المقشر
    Merak etme, onu yemedim... Open Subtitles لاتقلق .. أنا لم آكله
    Niye burada yemiyorum ki? Open Subtitles لم لا آكله هنا فحسب؟
    yemeyeceğim. Yüzüğü çıkaramıyorum. Open Subtitles لن آكله , لم استطع خلع هذا الخاتم
    Beverly ile birlikte çalışmıyorum. Et yiyen bakteri de yok. Open Subtitles أنا لم أعمل مع بيفرلي وليس هناك بكتيريا آكله للحم
    Bolca acı biber koyarsın olur biter. Ben olsam hayatta yemezdim. Open Subtitles لو وضعت الكثير من الفلفل الحار فيه فأراهن أنني أنا نفسي لن آكله
    Neden bana yiyebileceğim bir şeyler getirmedin? Open Subtitles لا , لماذا لم تحضر لى شيئاً استطيع ان آكله

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد