Diyorum ki, Aku'nun şu yokedici kınkanat asalaklarından epeyce var. | Open Subtitles | حسناً، هناك العديد من النحل الخنفسائي المدمر التابع ل آكو |
Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
Lütfen anlayın. Hayatımı Aku ile yüz yüze gelmeye hazırlanarak harcadım. | Open Subtitles | أرجوك أفهمني، لقد امضيت حياتي استعد للقاء آكو وجهاَ لوجه |
Tabi ki, Aku bu mücevherin gücünü istiyor böylece kötülük tüm dünyayı yönetebilsin ki olsa iyi olur. | Open Subtitles | ومن الطبيعي، آكو يريد قوة الجوهرة ليسطير الشر علي العالم كما ينبغي له |
Büyük Aku'nun Ulaşamayacağı neye sahip olabilirsin ki? | Open Subtitles | مالذي يمكن أن يكون لديك؟ ولايستطيع العظيم آكو امتلاكه |
Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
Ama babamın kılıcı ve dürüstlüğün sihriyle Aku'nun zorbalığını sonsuza dek yok edebilir ve köleleri serbest bırakabilirim. | Open Subtitles | لكن مع سيف والدي و قوة العدالة يمكنني إنهاء استبداد آكو إلي الأبد وتحرير كل من استعبدهم |
Kötü kalpli, şekil değiştirebilen büyücü, Aku vatanımızı yağmalamak için nefretin bağırsaklarından doğduğunda ben genç bir imparatordum, ve güçlerine karşı çaresizdim. | Open Subtitles | عندما ظهر متحول الأشكال، الساحر الشرير آكو من مصدر الكره ليدمر وطننا، كنت امبرطوراً شاباً وكنت عاجزاً امام قواه |
Kılıçla ve halkımın umutlarıyla donatılıp, Aku'yla savaşa daldım. | Open Subtitles | بعد أن تسلحت بالسيف وأمل شعبي خضت المعركة ضد آكو |
Ve kılıcın büyüsüyle, Aku'nun şeytani güçleri toprağa aktarılıp onu sonsuza kadar kendi yarattığı çölde taşlaştırdı. | Open Subtitles | و بسحر السيف، غرزت قوى آكو الشريرة في الأرض فحبس إلي الأبد في تلك القفار القاحلة التي صنعها بنفسه |
Aku gibi bir kötülükle tekrar karşılaşmamak umuduyla yılların emeğiyle şanlı geçmişimizi yeniden kurduk. | Open Subtitles | بعد سنوات من العمل المضني اعدنا بناء ماضينا المجيد علي أمل ألا نواجه مجدداً شراً مثل شر آكو |
Seni isyankar budala. Kimse Aku'nun adamlarına saldıramaz. | Open Subtitles | أيها المتمرد الغبي، لا أحد يهاجم تابعي آكو |
Oğlum Aku'nun tutsaklığından kurtulduğu o kaçınılmaz günden itibaren çok sene geçti. | Open Subtitles | ابني مرت سنوات عدة منذ حصول ذلك اليوم المشؤم عندما خرج آكو من سجنه |
Aku saflarını güçlendirip, Dünya'yı ele geçirmeye başlasın diye topraklarımızın zenginliklerini çıkarmak için birer köle olarak kullanılıyoruz. | Open Subtitles | استعبدنا، لنخرج ثروات بلادنا و ليتمكن آكو من تعزيز قوته و يبداء بالسيطرة علي العالم |
Efendilerin Efendisini, Karanlıkların Taşıyıcısını Kederin Hakimini, Aku'yu çağırmaya kim cürret ediyor? | Open Subtitles | من يجرؤ علي استدعاء سيد الأسياد؟ مسبب الظلام مصدر الأسي، آكو |
Hangi şekle girersen gir, Aku iyiliğin tarafını asla yenemeyeceksin. | Open Subtitles | لايهم الشكل الذي تتخذه، آكو لايمكنك هزيمة العدالة |
Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
- İyi günler, Jimmy. - İyi günler, Pando. Hey, Acko. | Open Subtitles | طاب يومك يا جيمي طاب يومك ، وأنت يا آكو |
Şimdiye kadar hiç kimse bunu başaramadı, annadın mı? | Open Subtitles | آكو لم ينجح احداَ بذلك، حسناَ |
Karanlığın şekil değiştiren efendisi serbest bırakılmış korkunç bir şeytandım. | Open Subtitles | أنا (آكو) المتحول الشرير وسيد الظلام، أطلقتُ العنان لشّرٍ رديء جدًا. |