| Bu yüzden, bu dokuyu kullanırken asla kendinizi suçlu hissetmeyin." | TED | لذلك لا تشعري بالذنب أبدًا على استخدام شبكيته |
| Aileler, hayat gibi, hep değişebilir, asla aynı kalmaz, ama onlar ailenizdir. | Open Subtitles | الأُسر ، كالحياة لديهاسبيلللتغيير، لا تبقى أبدًا على المِثل لكنهمأسرتك، |
| Grevi durdurmak için asla bir mahkeme emri alamazsın. | Open Subtitles | لن تحصل أبدًا على إنذار قضائيّ لإيقاف الاتّفاق. |
| Çünkü asla o duvarda olmayacağını biliyorum. | Open Subtitles | لأنني أعلمُ أنك لن تكوني أبدًا على هذا الحائط. |
| Ama reisliğimi gasp etmeni asla affedemem. | Open Subtitles | ولكنّي لن أسامحكَ أبدًا على اغتصاب مقاطعتي. |
| Seni burada bıraktığım için kendimi asla affedemeyeceğim. | Open Subtitles | أخشى ألّا أسامح نفسي أبدًا على تركك هنا. |
| Öğrenci kredisini asla imzalamaz. Yani buraya kadar. | Open Subtitles | لن يوقّع أبدًا على قروض الطلبة، لذا فالأمر منتهٍ. |
| Tamam, tam da düşündüğüm gibi... ..biz asla kafa kafaya verip... ..gerçekten havalı, orijinal kek yapamayacağız. | Open Subtitles | حسنًا، بقدر ما أعرف، فأننا لن نتعاون أبدًا على عمل كعك أصلي رائع جدًا مرة آخرى. |
| Torununu kaybettiği için kendini asla affetmedi. | Open Subtitles | دينغ لمْ يتمكن من مسامحة نفسه أبدًا على خسارة حفيدته. |
| Tetiği çekmeye asla tam hazır olmayan komutanlardansın. | Open Subtitles | أنت أحد أولئك القادة الذين لا يكونون أبدًا على استعداد تامّ لسحب الزناد |
| Eğer yeni bir şeyler almak istiyorsan, bu ikisine asla gösterme. | Open Subtitles | لو اشتريت ملابس جديدة لا تعرضها أبدًا على هذين الاثنين |
| ''Danimarka Parlamentosundan birine asla saldırmazlar.'' | TED | قال: "لن يجرؤوا أبدًا على مهاجمة عضوة في البرلمان الدنماركي،" |
| Bir Mossad ajanı çantasından hiç ayrılmaz, asla. | Open Subtitles | رجل "الموساد" لا ينفصل أبدًا على عُهدته، إطلاقًا. |
| İsveç bu zamana kadar ve bundan sonra asla muhalif ülkelere silâh girişini onaylamayacaktır. | Open Subtitles | "السويد" لم يسبق لها ولن توافق أبدًا على أسلحة للبلدان المتحاربة. |
| Kocamı asla bulamayacaksınız. | Open Subtitles | لن تستطيعو العثور أبدًا على زوجي. |
| asla ehliyet alamayacağım. | Open Subtitles | لن أحصُل أبدًا على رخصةُ للقيادة. |
| - asla erkek arkadaşım olmayacak. - Erkek arkadaşlar abartılıyor. | Open Subtitles | لن احصل أبدًا على حبيب - الأحبه شيئًا مبالغ فيه - |
| İsrail asla sözünü tutmaz. | Open Subtitles | لن تحافظ إسرائيل أبدًا على كلمتها |
| asla veda etmeye alışamıyorum. | Open Subtitles | ولكني لن أعتاد أبدًا على قول وداعًا |
| Burada kalırsam, istediğimi asla alamayacağım. | Open Subtitles | إن بقيت هنا لن أحصل أبدًا على ما أريده |