Ne sen, ne de o oğlum değilsiniz. oğullarım şerefimi lekelememeli. | Open Subtitles | ،لا أنت ولا هو من أبنائي فأبنائي لا يجلبون لي العار |
Burayı Benim oğullarım işletiyor o yüzden her şey şirketten. | Open Subtitles | أبنائي تملك هذا المكان حتى كل شيء هو في المنزل، |
Burnuna yumruk atmalıyım ama çocuklarımı okuldan almam gerekiyor. | Open Subtitles | للكمتك على الأنف، لكن عليّ إقلال أبنائي من المدرسة |
çocuklar, bu Robin ile yaptığım tek ve en kötü kavgaydı. | Open Subtitles | يا أبنائي ، كان هذا أسوء شجار حدث بيني وبين روبن |
Ama şunu anlamalısınız ki çocuklarıma acınası halde olduğumu düşündürtemem. | Open Subtitles | لكن هل تفهمون لا أحتمل اعتقاد أبنائي أني مثيرة مذنبة |
- Yakınlardaydım da bir uğrayıp oğullarımın nasıl geçindiklerine bakayım dedim. | Open Subtitles | لقد كنت في الحي وقلت أمر عليكم وأرى كم تقدم أبنائي |
oğullarımı korumak için onlarla olan bağımı feda etmem de garip bir rastlantı. | Open Subtitles | و السخرية من التضحية بعلاقتي مع أبنائي لانقاذ الآخرين لم أنسى هذا بعد |
oğullarım, kadınları erkeklerle eşit bireyler olarak tanımalarının önemli olduğunu benden sıkça duyarlar ve babaları da bunun için örnek modeldir. Evdeki yaşantımız dünyada yaşananların destekçisi olmak zorundadır. | TED | حتى أبنائي يسمعونني أقول عادة أن على الرجال معاملة المرأة بمساواة وهم يرون أبيهم يفعل ذلك ما نريده أن يحدث في العالم هو أن نعزّز ما يحدث في منازلنا |
oğullarım sokak ortasında katledilmeli midir? | Open Subtitles | فهل لا بد من ذبح أبنائي في الطرقات لأعمال جليلة |
Ne o, ne de bunlar. Aile şerefini iki paralık edenler... - ...Benim oğullarım olamaz. | Open Subtitles | لا ابن من أبنائي ولا أنت ولا هؤلاء قادرون على فعلٍ يلطخ شرف عائلتي |
O kadar emek,pahalı eğitimden, üslerine titremelerimizden sonra, kendi çocuklarımı hiç tanıyamamışım. | Open Subtitles | بعد كل العناية و الاهتمام و التعليم المكلف أشعر أننى لا اعرف أبنائي على الاطلاق |
Eski karım ülkeyi terk etmeyi planlıyordu, böylece çocuğumu görmemi engelleyecekti, ve çocuklarımı seviyorum beyler, hepsini, 16 tane var. | Open Subtitles | كانَت زوجتي السابقَة تنوي مُغادرَة هذا البلَد حارمةً إياي بالتالي من رُؤيَة ابنتي و أنا أُحبُ أبنائي يا سادَة |
Bütün çocuklarımı ve torunlarımı aynı masanın etrafında görmekten ne kadar mutlu olduğumu söylemek istiyorum. | Open Subtitles | برؤية كل أبنائي على الطاولة وأحفادي في نفس الوقت |
Bazen, çocuklar bazı şeylerden vazgeçmeyi öğrenmeli elinizdekilerle yetinmelisiniz. | Open Subtitles | أحيانا يا أبنائي يجب أن تتعلموا متى تتخلون عن بعض الأشياء، وأن تتمسكوا بما لديكم |
Ben yarı Yahudi'yim ama çocuklar dörtte üç İrlanda Katoliği. | Open Subtitles | حسنا , بالطبع فإن نصفي هبرو أما أبنائي فثلاث أرباعهم كاثوليك |
Ben de çocuklarıma bir sürü söz veriyorum. Tutmaya da çalışıyorum. | Open Subtitles | أوه، لقد وعدت أبنائي بالكثير من الأمور ..وأحاول أن ألتزم بها |
ve ben gittikten sonra oğlum da oğullarıyla avlanacak... gelin ! | Open Subtitles | و أبنائي سوف يصطادون فيها مع أبنائهم من بعد وفاتي هيا |
Ama oğullarımın onu son kez görecek olmalarından korkuyordum. | Open Subtitles | كنت أخشى أن تكون هذه هي المرة الأخيرة ليراها أبنائي |
oğullarımı korumak için onlarla olan bağımı feda etmem de garip bir rastlantı. | Open Subtitles | و السخرية من التضحية بعلاقتي مع أبنائي لانقاذ الآخرين لم أنسى هذا بعد |
Çünkü alaycılığı tercih edersem, Bay Tanner, çocuklarımla konuşurum. | Open Subtitles | لأنني لو كنت أريد السخرية من السّيد تانر، لتحدث الى أبنائي |
Oğullarımdan birinin böyle bir yere sahip olabileceğini hiç düşünmemiştim. Güzel. | Open Subtitles | لم أعتقد قط أنّ أحد من أبنائي سيحوز على مكان كهذا |
Çocuklara "Benim Üç çocuğum" dizisini izletirim, onları heyecanlandırır geceleri. | Open Subtitles | بالعادة كنت أترك الصبية يراقبون أبنائي لكنهم حصلوا على وظائف في وقت ماقبل النوم |
Bana kızım dedin ve Oğullarıma sarıldın. | Open Subtitles | دعوتني زوجة ابنك وإصبح أبنائي اعزاء على قلبك |
En küçük oğlumu hala orada Amerikan askerlerinin attığı küçük paraşütten çıkan... şekerleme, sakız ve çikolatayla hatırlarım. | Open Subtitles | ما زلت أتذكر أنّ أصغر أبنائي كان هناك عندما ألقى الجنود الأمريكان مظلات صغيرة تحتوي على حلويات وعلكة وشوكولا |
Çünkü, eğer bu kız bebeği eve götürebilsem ve kendi kızım gibi büyütebilsem,. fiziksel ve ruhsal olarak Benim çocuklarımdan ayıramazdınız. | Open Subtitles | فلو أخذت هذه الطفلة معي للمنزل وربتها مثل بنتي تماما فلن يتمكن احد من تمييزها لا عقلا ولا جسديا عن أبنائي الآخرين |
Neyse, oğlumun her sabah kalktığında yüzümü görmesini istiyorum. | Open Subtitles | على أيّة حال, أريد أن يستيقظ أبنائي مل يوم ويريون وجهي |