Kasabalardan birinde veya Abbottabad adındaki orta nüfuslu bir şehirde veya Kaşmir'in yakınlarında. | Open Subtitles | "في أحد البلدات أو في مدينة متوسطة تُدعى (أبوت آباد)، أو قرب (كشمير)" |
Abbottabad ilgi çekiyor çünkü tutuklunun söylediğine göre Abu Faraj, 2003'te kısa bir süre için orada kalmış. | Open Subtitles | "أبوت آباد) مهمة لأننا نعرف من تقارير المعتقلات) أن (أبو فرج) بقي هناك لمدة قصيرة في عام 2003" |
İslamabad'dan çıkılırsa 45 dakika kuzeye gidildiğinde Abbottabad'a geliniyor. | Open Subtitles | وقدتَ شمالاً على بعد 45 دقيقة ستجد نفسك هنا، في (أبوت آباد) |
Abbottabad'a yaptığınız saldırıdan sonra hiçbir Amerikalı buraya ayak basmadı. | Open Subtitles | لم تطأ أقدام أيّ أمريكيين هنا منذ غارتكم على (أبوت آباد) |
Abbottabad saldırısı, Pakistan'ı küçük düşürmek için CIA tarafından tasarlanmıştı. | Open Subtitles | (أبوت آباد) كانت مؤامرة الاستخبارات الأمريكية بهدف إحراج (باكستان) |
Abbottabad'a yaptığınız saldırıdan sonra hiçbir Amerikalı buraya ayak basmadı. | Open Subtitles | لم تطأ أقدام أيّ أمريكيين هنا منذ غارتكم على (أبوت آباد) |
Abbottabad saldırısı, Pakistan'ı küçük düşürmek için CIA tarafından tasarlanmıştı. | Open Subtitles | (أبوت آباد) كانت مؤامرة الاستخبارات الأمريكية بهدف إحراج (باكستان) |
Pişman ol ya da olma ama Amerikan-Pakistan ilişkileri Abbottabad'a yapılan saldırıdan bu yana ilk kez bu kadar hassas durumda. | Open Subtitles | اندمي أو لا، العلاقة الأمريكية الباكستانية في أدنى مستوياتها منذ الغارة على (أبوت آباد) |
Aynı yıllarca, Bin Laden tam Abbottabad'ın ortasında kadın değiştirirken onu bulmadığın zamandaki gibi. | Open Subtitles | التي ضيعنا فيها (بن لادن) سنة بعد سنة بينما كان يتبادل الزوجات كل ليلة في قلب (أبوت آباد) |
Abbottabad, Pakistan'da bir evde yaşıyor. | Open Subtitles | يعيش في بيت في (أبوت آباد) في (باكستان)، ونحن نفترض أن... |