| Tiny, Babam ve Otis hala içerideler. Gidip onları kurtar. | Open Subtitles | أبى و أوتيس لا زالا داخل المنزل إذهب و أخرجهم |
| Savaş sona erdiğinde, Babam ve ben bundan bir daha bahsetmedik. | Open Subtitles | عندما الحرب إنتهت ، أبى و أنا كنا نقول لا يجب أبدا أن نتكلم عنها ثانية |
| Babam ve tüm kraliyet halkı benim bir korkak olduğumu düşünüyor. | Open Subtitles | أبى و المحكمة الملكية كاملةً ظنوا بأنى مخادع |
| Annem ve babam bana bu kadar çok kızdığı için miydi? | Open Subtitles | هل السبب هو غضب أبى و أمى الشديد منى ؟ إلى حد ما ، نعم |
| Bunu tribünde ilk defa birlikte oturan annem ve babam için yapıyorum. | Open Subtitles | ... أنا أفعل هذا من أجل أبى و أمى الذين يجلسون مع بعضهم اليوم لأول مرة ... |
| Babamı ve adamlarını görmem gerek. Akşam yemeğini bensiz yiyin. | Open Subtitles | يجب أن أقابل أبى و رجالة لذا تناولى العشاء بدونى |
| Harley'yi tanıyordum ve çoğu zaman babamla anlaşamasalar bile ben onun iyi bir adam olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أعرف هارلى و و على الرغم من أن أبى و هارلى لم يتفقوا دائماً أعتقدت دائماً أنه شخص لطيف جداً |
| Yani kadın bizimle birlikte de değil. Yani Babam ve Cora öldüler. | Open Subtitles | وبما أنها ليست معنا الآن، فهذا يعنى أن أبى و "كورا" سيموتان |
| - Babam ve büyük babam burada okumuşlar, efendim. | Open Subtitles | أليس كما أقول ؟ - أبى و جدى كانا طلبه هنا يا سيدى |
| Aslında, neden Babam ve Caleb'i çağırmıyorsun? | Open Subtitles | فى الحقيقة ، لماذا لا تستدعى أبى و (كاليب) ؟ |
| Babam ve Selmak bu silahın çoğalıcıları yenmede anahtar olabileceğini düşünüyor ve bunu anlamak için biraz zamana ihtiyacımız var. | Open Subtitles | أبى و(سيلماك) يظنان أن هذا الجهاز هو مفتاح القضاء على الـ(ريبليكتور)، ولكننا بحاجة للمزيد من الوقت |
| Annem ve yeni erkek arkadaşı Clint'le geçirmek, Babam ve yeni kız arkadaşı biralarla geçirmek, ya da Staten Island'a gidip dindar kuzenim Stacy ve onun ailesiyle geçirmek. | Open Subtitles | (أن أقضيه مع أمى و حبيبها الجديد (كلينت (أقضيه مع أبى و حبيبته الجديدة (آلة صنع الجعة أو أتوجه الى جزيرة (ستاتن) لأقضيه |
| Babam ve panik atakları... | Open Subtitles | و أبى و نوبات الهلع |
| Babam ve Serena'yla ilgili beni kandırdığını biliyorum. | Open Subtitles | لقد علمت أنكِ خدعتينى (فيما يخص أبى و (سيرينا |
| Kralın Şehri'ne giderken, Babam ve Arya ile... | Open Subtitles | فى طريقنا إلى "كينجز لاندنج" مع أبى و"آريا" و... |
| Çoğunu. Bak, Babam ve Chase ile alakalı durumlar neler? | Open Subtitles | انظر, ماذا يحدث مع أبى و(تشايس)؟ |
| Onlar değil. Annem ve babam. | Open Subtitles | . ليس هم,أقصد أبى و أمى |
| - Annem ve babam. | Open Subtitles | - أبى و أمى - |
| Babamı ve adamlarını görmem gerek. Akşam yemeğini bensiz yiyin. | Open Subtitles | يجب أن أقابل أبى و رجالة لذا تناولى العشاء بدونى |
| Eğer yakalanırsam ya da gerçeği anlatırsam Babamı ve kız kardeşimi öldüreceklerini söylediler. | Open Subtitles | -لقد قالوا أنه إذا تم الإمساك بى أو إذا أعترفت , سيقتلون أبى و أختى . |
| Onun bir tanrı olduğunu biliyoruz. babamla alay etmekten vazgeç. | Open Subtitles | إنه إله كما نعلم جميعاً - أترك أبى و شأنه - |