O zamanlar Hindistan'da, harika bir fırsat yakalamıştım. İndus yazısını bilgisayarla analiz etmeye çalışan, Hint bilim insanlarıyla tanışma fırsatıydı bu. | TED | ذلك عندما كنت في الهند ، أتيحت لي فرصة رائعة للقاء بعض العلماء الهنود الذين كانوا بستخدمون النماذج الحاسوبية لمحاولة تحليل النص الاندوسي. |
Geçen sene ziyaret etme fırsatı yakalamıştım. | Open Subtitles | أتيحت لي الفرصة زيارتها العام الماضي |
[Bu konuşma küfür ve cinsel şiddet unsurları içermektedir İzleyici dikkatine sunulur] Tom Stranger: 1996'da ben 18 yaşındayken, altın bir fırsat yakalamıştım; Uluslararası Öğrenci Değişim Programı. | TED | (تحتوي هذه المحادثة على لغة صادمة ووصف لعنفٍ جنسي، ينصح بتحفظ المشاهدين) توم سترينجر: في العام 1996، عندما كنت أبلغ من العمر 18 عامًا، أتيحت لي فرصة ذهبية للذهاب في برنامج التبادل الدولي. |
Ama ne zaman senin yerine başka bir şeyi seçme Fırsatım olsa... | Open Subtitles | ولكن في كل مرة أتيحت لي الفرصة لاختيار بينك وبين شيء آخر |
2000 yılında, Güney Afrika'ya yeni bir opera topluluğu kurmak için gitme Fırsatım oldu. | TED | مرة أخرى في عام 2000، أتيحت لي الفرصة للذهاب الى جنوب افريقيا لتأسيس شركة جديدة للأوبرا |
Şans eseri, bir gösteride eşcinsel insanlarla çalışma Fırsatım oldu ve kısa bir süre sonra çoğunun tanıştığım en nazik, en az yargılayıcı insanlar olduğunu fark ettim. | TED | وقد صادف، أن أتيحت لي الفرصة للعمل مع ممثلين مثليين في عرض هناك، وبعدها بقليل اكتشفت أن بعضا منهم كانوا من ألطف، وأقل الناس حكما على الآخرين. |
Madam Curie'yi çok yakından tanıma Fırsatım oldu ve bayım sizi temin ederim ki o olağanüstü bir bilim insanı, zeki olduğu kadar titiz ve daha fazlası... | Open Subtitles | لقد أتيحت لي الفرصة ل مراقبة سيدتي كوري عن كثب وأستطيع أن أؤكد لكم، أيها السادة |
Biliyorum, Fırsatım olsa onu iyileştirebilirim. | Open Subtitles | أعلم أنه لو أتيحت لي الفرصة فسأقوم بعلاجه. |
Gitmem için bir Fırsatım olduğunu söylediğimi hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تذكر عندما قلت لك أن هناك فرصة أتيحت لي للرحيل؟ و أنهم سيدفعون لي مالاً أكثر؟ |
Dürtülerim, vesilem ve Fırsatım var ve kanıtlamak için ihtiyacınız olan her şey elinizde. | Open Subtitles | كان لدي دوافع و وسائل و أتيحت لي الفرصة, و لديك الآن كل ما تحتاج لإثبات ذلك |