O kadar kötü kokmaya başladın ki, senin izini ben kendim bile sürebilirim. | Open Subtitles | رائحتك صارت سيئة للغاية حتى أننى أستطيع تقفى أثرك بنفسى |
Bak, Miranda, seni korkutmak istemem fakat ortalıkta ikinci bir katil varsa ümitsizce izini yok etmek isteyecektir şu anda. | Open Subtitles | حسنا ميرندا أنا لا أريد إخافتك و لكن إذا كان هناك قاتل آخر بالفعل سوف يحاول تعقب أثرك. |
Senin izini bulmaya çalışmıyorum. | Open Subtitles | لم أكن أقصد أن أتتبع أثرك بالمعني الحرفي |
Gece yarısı bir trene atlarsan ya da il sınırları dışına bir adım atarsan izini sürerim ve çabucak seni kodese tıkarım ve o botları tekrar ayağına giyeceksin. | Open Subtitles | تتشقلب في القطار في منتصف الليل أو تخطو مقدار أصبع قدم واحد خارج حدود المدينة سأقتفي أثرك و أسجنك بسرعة |
Bunun peşimizdekilerden kurtulmak için olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت أن هذا فقط لكي تغطي أثرك |
Birkaç kamerayı devreden çıkardın, izini kaybettirmek için elektriği kestin. | Open Subtitles | الآن من الواضح إنّك عطلت عدد من الكاميرات وأطفأت الكهرباء لتغطي على أثرك. |
İzini sürmek zor değildi. Amerikan Süvarileri adamlarımızı hep alır. | Open Subtitles | لم يكنْ أمراً صعباً تفقد أثرك فنحن الجوّالون المرتزقة لطالما نلنا تابعنا |
Gemiye bindikten sonra izini kaybettim. | Open Subtitles | إذن، فقدت أثرك بعدما عملت في مجال القوارب |
İzini bulmak için tutulan özel dedektif. | Open Subtitles | لقـد كان محققـا خـاصـا وُظِّف كـي يقتفي أثرك |
Uzun süredir yollardayız, izini bulmaya çalışıyorduk. | Open Subtitles | لقدقدنالبعضالوقتفىالشاحنة. -حاولنا أن ننتبع أثرك |
Babam ne olursa olsun izini süreceğine yemin etti. | Open Subtitles | أقسم والدي أنه سيقتفي أثرك قدر استطاعته |
Ve yasını tuttuğum üçüncü ayda izini buldum. | Open Subtitles | وفى الشهر الثالث من حدادك تتبعت أثرك |
ATF gelmeden senin teknede olmadığını anlarsa, ...izini sürer. | Open Subtitles | إن اكتشف بأنك لست على القارب قبل أن تصل دائرة مكافحة الكحول والسجائر والأسلحة... إلى هنا، فإنه سيقتفي أثرك |
Burada kalıp onlara izini kaybettirmem lazım. | Open Subtitles | أحتاج أن أبقى هنا وأبعدهم عن أثرك. |
Güzel çocuğum, izini bile bulamadım. Şunu bilmen lazım ama... | Open Subtitles | طفلي العزيز♪ ♪لم أتمكن حتى من تقفي أثرك |
Çok uzun zamandır izini kaybetmiştik! | Open Subtitles | لقد فقدنا أثرك منذ مدة طويلة |
İzini hiç kaybetmemişti ki? | Open Subtitles | لم تفقد أثرك مطلقاً |
Mikey senin izini bulmak için gitti ve haftalardır yok. | Open Subtitles | لربما تخليتِ عنّا يا (نيكي) ولكننا لم نتخلى عنكِ غاب (مايكي) لبضعة أسابيع مُحاوِلًا أن يقتفي أثرك |
Ne demek istiyorsun? Bunun peşimizdekilerden kurtulmak için olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت أن هذا فقط لكي تغطي أثرك |