Senin için her şeyi yapabilecek 10 tane adam tanıyorum. | Open Subtitles | أعرف عشرة شُبان بإمكانهم أن يقوموا بأي شيء من أجلكِ. |
Senin için hayatını ne kadar tehlikeye atıyor, umarım farkındasındır. | Open Subtitles | أتمنى أن تدركي كم هو معرض حياته للخطر من أجلكِ |
Umarım Senin için hayatını nasıl bir tehlikeye attığını biliyorsundur? | Open Subtitles | أتمنى أن تدركي كم هو معرض حياته للخطر من أجلكِ |
Sadece Sizin için yapabileceğimiz bir şey olup olmadığını öğrenmek için uğradık. | Open Subtitles | كنا في الجوار. تساءلنا إن كان ثمة ما بوسعنا فعله من أجلكِ. |
Size sormadan üç numaralı ameliyathaneyi ayırttım. | Open Subtitles | قمت بحجز غرفة العمليات الثالثة من أجلكِ. |
Gözlerimi Senin yanında kapatıp, Senin yanında açmak ve hayatımızı beraber yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أغلق عيني من أجلكِ أستيقظ من أجلكِ و أعيش حياتنا معاً |
Bak, ben Senin için ve onun için buradayım, tamam mı? | Open Subtitles | اسمعي، أنا هنا من أجلكِ ومِن أجلها، حسناً؟ أيّ شيءٍ تحتاجينه. |
Peki ya bir daha Senin için alışverişe gitmeyeceğimizi söylersek? | Open Subtitles | ماذا لو قلنا لن نذهب إلى المتجر من أجلكِ مجدداً؟ |
Benim için bir şey yaparsan ben de Senin için bir şey yapabilirim. | Open Subtitles | و إذا فعلت شيء من أجلي، أعتقد أن بإمكاني فعل شيء من أجلكِ |
Bu saatten sonra Senin için 10 üstünden 11'lik olacağım . | Open Subtitles | من والآن وصاعداً، سأكون على معيار 11 من أجلكِ يا حبيبتي. |
Ama ben onu Senin için bastırıyorum. | Open Subtitles | ربما فعل الجميع تغلبت عليها من أجلكِ لكنكِ لم تفعلي |
Her neyse, Senin için o kadar zaman israfı yaptım ki daha fazla zaman kaybetmeyeceğim. | Open Subtitles | عمومًا، أنا لم أضيّع الكثير من وقتي من أجلكِ. وليس بإمكاني أن أُضيع الكثير. |
O anda Senin için her şeyi yapabileceğimi anladım. | Open Subtitles | منذ تلك اللحظة,أدركت بأنني سأفعل أي شىء من أجلكِ |
Senin masalara da ben bakayım, ister misin? | Open Subtitles | انتِ لديكِ طوالات أخرى لتخدميها يا عزيزتى أم تريدينى أن أفعلها من أجلكِ |
Ben ne kız kardeşin, ne babam ne de Senin için yaşıyorum. | Open Subtitles | لن أعيش من أجل الموتى بعد الان يا ماما ليس من أجل أختكِ ولا من أجل أبى وليس حتى من أجلكِ |
Bu benim sahip olduğum tek iyi gömlek ama bunu Senin için giyiyorum. | Open Subtitles | هذا هو القميص الوحيد الجميل الذي لدي، لكنني أرتديه من أجلكِ |
Senin uğruna herşeyden vazgeçebilirim. Evet, Senin uğruna herşeyden vazgeçebilirim. | Open Subtitles | أميرتي الفاتنة، أودّ منح كل شيء من أجلكِ |
Senin için orada bulunamadığından, veya annen için... | Open Subtitles | عن كيف أنه لم يكن موجوداً أبداً من أجلكِ أو والدتكِ |
Bir iş planı dahi hazırlayıp Sizin için para ayırmış. | Open Subtitles | حتى انها كتبت عن خطة العمل وأودعت مال من أجلكِ |
Sizin için ölmekten memnuniyet duyarım, leydim. | Open Subtitles | سأكون أشد سعادة بالموت من أجلكِ يا سيدتي |
Empirical Yayınevinden arıyoruz, Size harika bir teklifimiz var. | Open Subtitles | نحن نتصل من الصحافة التجريبية ولدينا أخبار جيدة من أجلكِ |