Baygınken onu daha çok sevmiştim. | Open Subtitles | أحببته أكثر عندما كان فاقداً للوعي |
Onu her şeyden daha çok sevmiştim. | Open Subtitles | لقد أحببته أكثر من أي شيء |
Nedense onu Jake'den daha çok sevmiştim. | Open Subtitles | أحببته أكثر من (جايك) على أيّ حال |
Bir zamanlar dünyada en çok sevdiğin kişiyi artık sevmeyeceğini söylemek, yalan olurdu. | Open Subtitles | لو سأقول لكِ أنـّي توقفتُ عن حبّ أحد أحببته أكثر من أيّ شيء بالعالم ، فهذهِ كذبة. |
En çok sevdiğin şeyi öldürdün. | Open Subtitles | قتلتَ الشيئ الذي أحببته أكثر شيئ |
Babanla alakası var dünyada her şeyden çok sevdiğin adamla. | Open Subtitles | ... بل بخصوص والدك الرجل الذي أحببته أكثر من العالم بأكمله |