ويكيبيديا

    "أحب ما" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • şeyi seviyorum
        
    • işi seviyorum
        
    • şey hoşuma
        
    • hoşuma gitti
        
    • hoşuma gidiyor
        
    • şeyden memnunum
        
    • sevdim
        
    • sevmiyorum
        
    O şöyle dedi, "Yaptığın şeyi seviyorum. Gelecek 6 ay hakkında konuşmak istiyorum." TED بدأ هو بالحديث: "أحب ما تقوم به. أريد التحدث عن الأشهر الستة القادمة."
    Sahip olduğumuz şeyi seviyorum. Geleceğe bakışımızı seviyorum. Open Subtitles أحب ما لدينا معا أحب ما يخبئه المستقبل لنا،
    Yaptığım işi seviyorum, ta ki daha umut verici şeyler ortaya çıkana kadar... sonra da seks yaparak para kazanmaktan mutlu oluyorum. Eskortluk yapmayı seviyorum. Open Subtitles فأنا أحب ما أقوم وأستمتع به وألقى المال أيضاً وأحب الحركات الجديدة
    Ben polis değilim, terfi peşinde değilim ama gördüğüm şey hoşuma gitti. Open Subtitles أنا لستُ شرطي، وأنا لا أبحث للحصول على ترقية، لكني أحب ما أرى.
    Burada yaşayan sakinlerimize ve diğer hemşirelere karşı davranışlarını gözlemledim ve gördüklerim çok hoşuma gitti. Open Subtitles راقبت عملك مع النزلاء ومع مساعدي التمريض الآخرين وأنا أحب ما أرى
    Ne kadarda çekici bir isim ve çekici bir şekil. Bunu görmek hoşuma gidiyor. Open Subtitles ياله من أسم جذاب وشكل جذاب أنا أحب ما أراه.
    New York'ta bulduğum şeyden memnunum. Open Subtitles انظر، أنا أحب ما وجدته هنا في نيويورك
    Biliyorum, bütün bu hukuki zırvalar ve iş görüşmeleri ve genç kızları şişmiş trollerden a kurtarmak kadar kahramanca değil ama yaptığımız şeyi seviyorum. Open Subtitles أنظر, أعرف أن الاعمال القانونية ... والصفقات ... ليست بطولية كأنقاذ فتاة من رسائل المضايقة لكنني أحب ما نفعل
    Burada aramızdaki şeyi seviyorum. Ya sen? Open Subtitles أحب ما بيننا هنا ألا تحبين ذلك؟
    Bak, buranın bana kazandırdığı şeyi seviyorum. Open Subtitles أنصت، أحب ما منحته لي الجماعة،
    Tamam mı? Yaptığım şeyi seviyorum. İyiyim. Open Subtitles , أنا أحب ما أفعله , أنا بخير هنا
    Demek istediğim, yaptığım şeyi seviyorum büyükbaba. Open Subtitles أعني، أنّي أحب ما أفعله، يا جدي.
    Yaptığım şeyi seviyorum. İşimden zevk alıyorum. Open Subtitles أحب ما أفعله أستمتع بعملى
    Yaptığım işi seviyorum, ama siyasetin dışında kalarak Open Subtitles أنا أحب ما أقوم به، لكنني ابقى بعيدا عن السياسة
    Yaptığım işi seviyorum tabii ama yeni bir macera bulmam gerekiyormuş gibi hissediyorum. Open Subtitles أعني، أحب ما أعمل به لكنني أشعر أنه يتوجب علي أن اجد تحدياً جديداً
    İşte bunu kastediyorum. İma ettiğiniz şey hoşuma gitmiyor, efendim. Open Subtitles هذا ما أعنيه لا أحب ما تلمح له
    Gördüğüm şey hoşuma gitti. Open Subtitles أنا أحب ما أراه.
    O yere yapılanlar hoşuma gitti. On dakika içinde evde görüşürüz. Open Subtitles أحب ما فعلوه في هذا المكان سأراك في المنزل بعد 10 دقائق
    Söyledikleri de söyleme tarzı da hoşuma gidiyor. Open Subtitles أحب ما تقوله, وأحب طريقتها في قوله
    Evet, biliyorum. Ama giydiğim hoşuma gidiyor. Open Subtitles أجل، أعلم، لكني أحب ما أرتديه.
    New York'ta bulduğum şeyden memnunum. Open Subtitles انظر، أنا أحب ما وجدته هنا في نيويورك
    Bahçe düzenlemesini gerçekten çok sevdim. Open Subtitles حقا أحب ما فعلوه بالمناظر الطبيعية، الزهور
    "Yaptığım şeyi sevmiyorum, ama henüz bırakamam. Open Subtitles أنا لا أحب ما أفعل ولكن لا أستطيع الرحيل بعد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد