kurbanlardan biri olan Dane Hendrix haneye tecâvüzdeki Howard Clark'ın dostuydu. | Open Subtitles | أحد الضحايا كان داين هندريكس، صديق لهاوارد كلاركس في زمن الأقتحام |
kurbanlardan biri Los Angeles Karakolu'nda görevli bir hareket memuruymuş. | Open Subtitles | أحد الضحايا كان مرشد لشرطة لوس أنجلوس لدي أربع جثث فى المشرحة الاًن |
Otobüs kazasındaki kurbanlardan biri o. | Open Subtitles | لا أعلم اسمه, إنه أحد الضحايا في حادث تحطم الحافلة |
Anlıyorsun ya, aracın kiralandığı şirketin adıyla, kurbanlardan birinin soyadı aynı... | Open Subtitles | إذ تبين بأنّ أحد الضحايا لديه اسم العائلة عينه للرجل الذي يدير الشركة التي أجّرت السيارة |
kurbanlardan birinin iş yerinde kavgaya karıştığı söylentileri var. | Open Subtitles | هناك تخمينَ بِأَنَّ هذا تحقيق شرطةِ سَيَبْدأُ... مَع أحد الضحايا إشتركَ في نزاعِ مكتبِ، |
Kurbanlardan birini oynamanı istiyorum hizmetçi kadın olacaksın. | Open Subtitles | ستلعبين دور أحد الضحايا وهى حارسة أمن فى الفندق |
Bunun aksine, bir kurbanın bedeninde şu metal parçasını buldum. | Open Subtitles | كما أني عثرت في جثة أحد الضحايا على قطعة معدن |
Bunun ne olduğunu bilmiyorum ama kurbanlardan birine aitmiş. | Open Subtitles | أنا لا أعرف ما هو، لكنّه عاد إلى أحد الضحايا. |
kurbanlardan biri zehirlendiği gün o bankaya gittiğini söylemişti. | Open Subtitles | أحد الضحايا الذين تحدثت معهم قال انه ذهب للبنك في اليوم الذي تسمم به |
kurbanlardan biri aracından inince saldırıya uğramış. | Open Subtitles | يبدو أن أحد الضحايا قد هوجم عندما خرج من سيارته |
Kanlı kıyafetlere, yaralara ve kesiklere dikkat edin. kurbanlardan biri ölmeden önce 1-2 yumruk atmış olabilir. | Open Subtitles | ابحثوا عن ملابس ملطخة بالدماء أو حتى قطوع وكدمات ربما قام أحد الضحايا بضربه مرة أو مرتين قبل وفاته |
Bulduğumuz kurbanlardan biri Cindi'nin tanımına uyuyor. | Open Subtitles | أحد الضحايا الذين وجدناهم يطابق وصف سيندي العام |
Kaçmayı başaran kurbanlardan biri burada. | Open Subtitles | لدينا أحد الضحايا التي نجحت بالهروب |
Yada belki de diğer zanlılardan birinin Lee'yi vurmak için iyi bir sebebi vardı yada kurbanlardan birinin silahı vardı. | Open Subtitles | أو ربما أحد المجرمين الآخرين (كان لديه سبباً ليطلق النار على (لي أو ربما كان أحد الضحايا لديه مسدس, أيضاً |
Bay Garabedian, kurbanlardan birinin babası, suç duyurusunda mı bulundu? | Open Subtitles | قلت أن أحد الضحايا قدّم شكوى جنائية؟ |
kurbanlardan birinin babası Cassie'yle ikimizin önünde kendini kesti. | Open Subtitles | إبن أحد الضحايا جرح نفسه " أمامي أنا و " كاسي |
Acı olan ise bulunan kurbanlardan birinin gizli görevde olan bir polis memuru olması. | Open Subtitles | بكل أسف يمكننّا الآن أن نؤكد" "أن أحد الضحايا كان ضابط شرطي متخفي الذي" ."قتل أثناء أداء واجبه |
Kurbanlardan birini tanımıyor muydunuz? - Cheryl Ellis? | Open Subtitles | ألا تعرف أحد الضحايا شيرل أليس؟ |
Sanırım Kurbanlardan birini teşhis edebilirim. | Open Subtitles | أعتقد أنا يمكن أن أميّز أحد الضحايا. |
Bunun aksine, bir kurbanın bedeninde şu metal parçasını buldum. | Open Subtitles | كما أني عثرت في جثة أحد الضحايا على قطعة معدن |