"أحد يعلم" - ترجمة من عربي إلى تركي

• kimse bilmiyor
• kim bilir
• kimsenin haberi
• kimse bilemez
• kimse bilmez
• kimse bilmiyordu
• bilen yok
• bilen var
• bilen kimse
• bilemeyiz
• bilinmiyor
• Tanrı bilir
• kimse bilmeyecek

İnsanların ne zaman fermente içecekler üretmeye başladığını kimse bilmiyor.
لا أحد يعلم بالضبط متى بدأ البشر بإنتاج المشروبات المخمرة.

David, bu harika bir yer. Yeni geldi. Henüz kimse bilmiyor.
ديفيد , هذه سرقه لا أحد يعلم عنها شيئاً حتى الآن

O hiç istediğini alamaz, ve kim bilir nasıl sonuçlanacağını Acıyla.
لن تحصل أبدآ على مرادها ولا أحد يعلم لمن ستسبب الأذى

Orada saklıyorum. Ama bundan kimsenin haberi yok?
مُخبأ بعيداً لا أحد يعلم بذلك ، هل أدركت ذلك ؟

Gelecek bize ne gösterir kimse bilemez, ama heyecan gittikçe artıyor.
لا أحد يعلم ما قد يأتي في المستقبل لكن الحماسة تتزايد

kimse bilmiyor, Çünkü sürekli... kulüp etrafında takılarak durumu idare ediyorum.
لا أحد يعلم بذلك لأنني كنت أحافظ على صورتي في النادي

Henüz kimse bilmiyor ama, Darryl çoktan Philly de çalışmaya başladı.
لا أحد يعلم بعد لكن داريل بالفعل بدأ العمل في فيلي

Burada olduğunuzu kimse bilmiyor. Ve kimse de sizi ayıplamaz.
لا أحد يعلم أنكم هنا, ولن يفقد أحد احترامه لكم.

Almanlar onu esir kampına götürmüş ama yerini kimse bilmiyor.
أخذه الالمان الي معسكر السجن ولكن لا أحد يعلم مكانه

Dört temel güç içerisinde en az anlaşılanı ve en zayıf olanı o ve ne olduğunu, neden var olduğunu kimse bilmiyor.
إنها الأقل فهماً بين القوى الأربعة الأساسية, وهي الأضعف ولا أحد يعلم ماهيتها, أو سبب وجودها فعلاً.

Sorun şu ki eğer gerçekten bütün sivrisinekleri öldürürsek neler olabileceğini kimse bilmiyor.
المشكلة أنه لا أحد يعلم ماذا سيحدث إذا قضينا على كل البعوض .

Ama kimsenin o üsten haberdar olmaması gerektiğinden gerçekte ne olduğunu kim bilir?
ولكن لا أحد يعلم بشان تلك القاعدة لذا من يعلم حقاً ما حدث؟

Belki de içinde kim bilir neyin olduğu bir çeşit Pandora'nın Kutusu'nu açacaksınız. Haklılık payları var mı?
ستفتحون نوعا من صندوق بَانْدُورَا لا أحد يعلم ما قد يخرج منه.هل هم على صواب فيما يفعلون؟

kim bilir nereye gidiyor. Durup da bizi bekleyecek değil ya?
لا أحد يعلم أين يذهب فلن ينتظرنا كما تعلمين

Otelde çalışan yahudi bir kız vardı. Bundan kimsenin haberi yoktu.
واحدة من البنات في الفندق كانت يهودية , ولكن لا أحد يعلم

Bu kaplumbağanın varlığından kimsenin haberi yok. Olmayacak da.
لا أحد يعلم بوجود هذا الغيلم و لن يعلم أحدٌ أبداً

Hiç kimse bilemez, sevgili bayan arkadaşım tüm bunların nasıl son bulacağını.
لا أحد يعلم يا صديقتي العزيزة كيف سينتهي الوضع

Belki, sonuç olarak, kim bilir? kimse bilemez.
في النهاية لا نعلم ماسيحدث لا أحد يعلم ماهو مصيرنا

- Hayır. - Zaten kimse bilmez. Aramızda kalsın tamam mı?
ولا أحد يعلم عن ذلك شيئًا، ولا عن تبديله بالشاي البارد أيضًا

Fakat Arşimet'in bu 14 parçayla neyi amaçladığını kimse bilmiyordu.
ولكن لا أحد يعلم فيما كان أرخميدس يستعملها.

Burada olduğumu bilen yok, senin burada olduğunu da bilen yok.
لا أحد يعلم أنني هنـا , لا أحد يعلم أنك هنـا

Haber kipinin hikâyesi dememizin nedenini bilen var mı?
أيوجد أحد يعلم لماذا نحدد صيغة الماضي الناقص بالأفعال الدالة؟

Aşağı baktı ben ve küçük arabaları ve insanları gördü ve ben tek başımaydım, orada olduğumu bilen kimse yoktu.
نظرتُ للأسفل, لكل السيارات والناس وهم صِغار -وكنتُ لوحدي ولا أحد يعلم أني هناك

Baskı altındayken ağırlık taşıyabilir mi, bilemeyiz.
لا أحد يعلم إلى أى مدى من الممكن أن تتحمل تحت الضغط

Geldiği yer veya kim tarafından serbest bırakıldığı hâlâ bilinmiyor.
وحتى يومنا هذا لا أحد يعلم من أين أتى، ولا لماذا تم إطلاق سراحه

Tanrı bilir içeride ona nasıl günahkarca şeyler yapmışsınızdır.
لا أحد يعلم الأشياء الآثمة التي فعلتموها بها إلى الآن

Bunu yaptığımız zaman hangi şarkıyı mırıldandığını kimse bilmeyecek.
لا أحد يعلم بأي أغنية تتمتم حينما تفعل هذا