Çünkü görüldüğü gibi yakında aile olacağız ve bebeğin kız olacağına dair içimde güçlü bir his var. | Open Subtitles | لأنه .. من الواضح أننا سنحظى بطفل و لدي أحساس قوي بإنها ستكون فتاة |
Yaptığınız işin gereksiz olduğu hissi mevcuttu. | Open Subtitles | كان لدينا جميعاً أحساس بأننا نؤدى عملاً حيوياً |
Dünyadaki bütün karışıklıklardan uzaklaşmış, muhteşem bir özgürlük duygusu. | Open Subtitles | أحساس مدهش بالحرية عندما أكون بعيدا عن كل الضوضاء التى بالعالم |
Bunun için budala, duygusuz, ilgisiz birisi olmam gerek... | Open Subtitles | وسوف اكون الأكثر جهلاً وليس عندي أحساس وغير مهتم |
Myrtle, konuklar gelmeden akrabanın dışarı çıkması harika bir duygu. | Open Subtitles | ياله من أحساس رائع أن يخرج أقاربكِ من المنزل قبل أن يأتى الضيوف |
- sağduyu diye bir şey duymadınız mı? Truitt'ler de inanıyor. | Open Subtitles | أليس لديكما أى أحساس بالمنطق السليم حسناً الأخوه ترويت يصدقونه |
Bilmem hiç kendine ait olmayan pahalı bir arabayı kullanmanın insana ne hissettirdiğini tecrübe ettin mi? | Open Subtitles | لا أدرى إن كنت جربت .... أحساس قيادة سيارات باهظة الثمن والتى ليست ملكك |
Abbe, acayip eğlenecekmişiz gibi bir his var içimde. | Open Subtitles | أبا ، لدى أحساس أن هذا سيكون ممتعاً للغاية. |
Neden sonra içimde o günden kalan bir his vardı... kötü bir his. | Open Subtitles | ولكن اليوم أنتابنى أحساس غريب جداً |
İçimden bir his, senin korkunç bir şey söyleyeceğini söylüyor. | Open Subtitles | لدي أحساس انك على وشك أن تقول شيء قبيح. |
Hedef koymayı severiz çünkü bize kontrol hissi verirler. | Open Subtitles | نحب وضع الأهداف لأنها تعطينا أحساس بالسيطرة |
Daha çok paylaşım hissi veriyor, sence de öyle mi? | Open Subtitles | يعطينا أحساس أكثر بالمشاركه الا توافقى؟ |
Ne zaman bir hastanın ölüm döşeğine gittiysem, hastanede ya da evde, kendimi ne kadar yetersiz hissettiğimi hatırlıyorum. Yani ne söylemem gerektiğini bilememe hissi. Ne diyebileceğimi, ne yapmam gerektiğini bilememe hissi. | TED | أتذكر كل مرة أذهب بها إلى مريض على فراش الموت، سواءا في المشفى أو في المنزل، أتذكر احساسي بالفشل -- أحساس أن لا أعرف ما الذي يجب علي قوله لا أعلم ما الذي يمكنني قوله لا أعرف ما الذي يجدر بي فعله. |
Siz çocukların hiç yön duygusu kalmamış. | Open Subtitles | شباب هذ الأيام ليس لديهم أي أحساس للأتجاهات. |
- Şu düztabanlı hergelede hiç ritim duygusu yok. | Open Subtitles | تلك الاقدام الرشيقه ليس لديها أحساس باللحن |
Vikinglerde büyük bir saygı duygusu vardır. | Open Subtitles | الفايكينج... يعطى أحساس عظيم بالكرامة |
Ben... duygusuz olmaktan nefret ederim, ama düzelmezse bu başına gelen en kötü şey olmayacak? | Open Subtitles | أنا أكره ان اكون بدون أحساس لكن هل سيكون أسوء الأشياء ...إذا لم نستطع؟ |
Sen duygusuz birisin, kadın ! | Open Subtitles | ليس لديكِ أي أحساس, يا أمرأة! |
Güneşi ilk defa hissetmek nasıl bir duygu? | Open Subtitles | ما أحساس الشمس لأول مرة؟ |
Ben sağduyu demeyi tercih ederim. | Open Subtitles | أفضل ان أدعوه أحساس مألوف |
Bilmem hiç kendine ait olmayan pahalı bir arabayı kullanmanın insana ne hissettirdiğini tecrübe ettin mi? | Open Subtitles | لا أدرى إن كنت جربت .... أحساس قيادة سيارات باهظة الثمن والتى ليست ملكك |