Ve bunun kamyon yapmaktan çok daha iyi olduğunu düşündüm. | TED | واعتقدت أن هذا أحسن بكثير من صناعة الشاحنات. |
Burayı seviyorum. Tanıştığımız meyhaneden çok daha iyi. | Open Subtitles | أنا أحب هذا المكان هو أحسن بكثير من المكان الذي إلتقينا به سابقاً |
Dışarıdan çok daha iyi görünüyormuşsun. | Open Subtitles | يا، تنظر أحسن بكثير من خارج. |
Providence'da çalıştığım yerden çok daha iyi. | Open Subtitles | إنها أحسن بكثير من تلك الحانة في (بروفيدانس). |
Brynn'in yerinden çok daha iyi. | Open Subtitles | أحسن بكثير من منزل براين |