Ona, aynen size anlattığım gibi, tüm hikayeyi anlattım. | Open Subtitles | أخبرتها بالقصة كلها ، مثلما أخبرتك بها للتو |
Sana anlattığım karımla ilgili hikâyeyi hatırlıyor musun? | Open Subtitles | أتتذكر القصة التى أخبرتك بها عن زوجتى السابقة |
Annem hakkında anlattığım hikâye vardı ya? | Open Subtitles | القصة التي أخبرتك بها عن والدتي؟ كنت أكذب |
Yalan söylediğimi söylediklerim aslında yalan değillerdi. | Open Subtitles | الأكاذيب التي أخبرتك بها كانت حقائقًا |
Yalan söylediğimi söylediklerim aslında yalan değillerdi. | Open Subtitles | الأكاذيب التي أخبرتك بها كانت حقائقًا |
Onun hakkında tek bildiğim sana anlattığım eski hikaye. | Open Subtitles | كل الذي عرفته هي تلك القصة القديمة التي أخبرتك بها |
Sana anlattığım şeyleri düşün- araba kazası, otobüs şoförü, ölü insanların dilekleri, su, | Open Subtitles | فكر بشأن القصص التي أخبرتك بها حادث السيارة سائق الحافلة |
Peki sana anlattığım Bavarya kremasından yapılan pasta ile ilgili olan fıkra? | Open Subtitles | حسناً, ماذا عن دعابة فطيرة القشدة البافاريّة تلك التي أخبرتك بها... |
Ted, anlattığım hikayeleri bir düşünsene. | Open Subtitles | (تيد) ، فكر بجميع القصص التي أخبرتك بها |