"أخبرتك يا" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Sana söyledim
• Sana söylemiştim
• Söylemiştim sana

- Hey, dostum dur bir dakika, bekle. - Sana söyledim, hırsız değilim.
أنت , أنت , انتظر لقد أخبرتك يا رجل , انى لست بلص

Bak, Sana söyledim, dostum. Ben karınla yatmadım. - Benim duyduğum bu değil.
أنظر , لقد أخبرتك يا صديقي أنا لم اُضاجع زوجتك

Sana söyledim ya koç, kaybetmekten bıktık.
كما أخبرتك يا مدرب نحن مستاؤن من أن نكون خاسرون

Telefonda Sana söylemiştim, herşeyi hallederim.
لقد أخبرتك يا صديقى , لقد أخبرتك على التليفون . بأنى أهتم بكـل شـــىء

- Sana söylemiştim çocuk. - Matah bir yer olamaz.
لقد أخبرتك يا فتى- لا يمكن أن تكون أرض جيدة-

Söylemiştim sana. İki gündür faaliyetteyiz ve şimdiden köşeyi döndük.
أخبرتك يا رجل, لم يمضِ يومان و ها نحن من الكبار

Tarif almama gerek yok. Sana söyledim ya tatlım, kaybolmadık.
لا أحتاج أحد أخبرتك يا عزيزتي، لم نضل الطريق

Sana söyledim tatlım. Kime güvenip, kime güvenemeyeceğimizi bilmiyoruz.
أخبرتك يا عزيزتي، لا نعرف بمن نستطيع أن نثق به ومن لا نستطيع أن نثق به

Sana söyledim, Durgesh. Bugün tarih tekrar yazılacak.
أخبرتك يا دورغيش أن تاريخاً سيسجل اليوم

-Wayne, Sana söyledim. -Hayır, hayır. Tamam.
لقد أخبرتك يا واين لا, لا عليكِ

Sana söyledim, nerede olduğunu bilmiyorum.
لقد أخبرتك يا رجل أنا لا أعرف مكانها

- Sana söyledim dostum. İnsan Projesi gerçek.
أخبرتك يا صديقي أن مشروع البشرية حقيقي

Sana söyledim, bebeğim. Uzaylı avlamakla işim bitti.
أخبرتك يا عزيزتي لقد فرغت من مطاردتهم

Sana söylemiştim, Raymond. Polis meselelerine karışmamalısın.
أخبرتك يا رايموند أنه من المهم ألا تتدخل بشؤون الشرطة

Sana söylemiştim evlat. Bu kız dualarla kafayı üşütmüş.
أخبرتك يا بني، تلك الفتاة أفسدت الصلاة عقلها.

Gördün mü, Sana söylemiştim adamım. Gerçeklik bazen küçük bir yardıma ihtiyaç duyar.
أترى، أخبرتك يا رجل العروض الواقعية تحتاج إلى المساعدة قليلاً بعض الأوقات

Sana söylemiştim, adamım. Sadece düzgün bir kızla buluşmaya ihtiyacın vardı.
لقد أخبرتك يا رجل أنت تحتاج لفتاة لطيفة فحسب

Sana söylemiştim, dostum, kontrol edemiyorsun.
أخبرتك يا صاح, لم يكن الخلل من أداة التحكم

Sonra ben çamaşır için ayrıldım. Söylemiştim sana.
ثم غادرت لأذهب للقيام بالغسيل، لقد أخبرتك يا رجل.

Söylemiştim sana. Sadık ve hakiki insanlara göre bir iş.
أخبرتك يا فتى، هذه وظيفة للمخلصين والصادقين