söyledim. Altı aydır günde altı saat olmak üzere Çince dersi aldığımı söyledim. | Open Subtitles | نعم، أخبرته بأني كنتُ أدرس اللغة الصينية لسـتة أشهر، سـت ساعات في الأسـبوع. |
Bu hafta gizli görevde olacağımı ve geri döndüğümde bir sürü sorunum olacağını söyledim. | Open Subtitles | أخبرته بأني سأعمل كـ جاسوس لفترة وعندما رجعت .كان لدي الكثير من المشاكل |
Ona kadın gibi giyinmek zorunda olduğumu ve annemin elbiselerini ödünç almam gerektiğini söyledim. | Open Subtitles | أخبرته بأني كنت مضطر بأن أرتدي كإمرأة وأنه كان لا بد أن أَستعير الرداء من أمي |
Bu harika çünkü Ona eskiden tahta göğüslü ve burnumun da farklı olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | و هو أمر رائع لأني أخبرته بأني كنت سابقا بصدر مسطح وأنف مختلف |
Hayır. Ararım dedim ama aramayacağım. | Open Subtitles | لا ، أخبرته بأني سأقوم بمكالمته ، لكني لن أفعل ذلك |
Şayet ihtiyacımız olursa bizim için işleri kolaylaştıracak bir polis tanıdığımı söyledim. | Open Subtitles | أخبرته بأني أعرف شرطي بإمكانه تسوية الأمور لصالحنا لو أردنا ذلك |
Saul bu gece Scotty'nin yetiştiremeyeceğini düşünüyor, ben de Ona yengeç çorbası yapıp getirebileceğimi söyledim. | Open Subtitles | سول كان قلقا لأن سكوتي أخذ الليلة عطلة لذا أخبرته بأني سأحضر له قدرا كبيرا من الحساء |
Bugünkü performansı iyi olursa onu çalışmaya sokacağımı söyledim. | Open Subtitles | أخبرته بأني سأحضره الى الورشة بناء على الاداء الذي يقدمه اليوم |
Onu eve götürmek istediğimi ve amımı göstermek istediğimi söyledim. | Open Subtitles | أخبرته بأني أريد أخذه للمنزل و أن أُريه مهبلي |
Ona bir tıp direktörü bulacağımı söyledim. | Open Subtitles | لقد أخبرته بأني سأعثر على المدير الطبي الجدبد للعيادة |
Ona seninle öyle birşey yapmayacağımı söyledim. | Open Subtitles | أخبرته , بأني لن أقوم بذلك في أي وقتٍ معك أنت |
Ama buna dayanamadım. Benim yaptığımı söyledim. | Open Subtitles | لم أستطع التحمل و أخبرته بأني أنا الذي فعلها |
Oraya gider gitmez bu adamla tanıştım ve birden Ona kocamın öldüğünü söyledim. | Open Subtitles | وحالما وصلت هناك ، قابلت هذا الرجل وفجأة أخبرته بأني كان لي زوج قد مات |
Ardından ben de bazen "Y"e yüzmeye gittiğimi söylemiştim. | Open Subtitles | وذلك بعد أن أخبرته بأني أذهب للسباحة بعض الأوقات |
- Onu öldüreceğimi söylemiştim! | Open Subtitles | ـ ألقِ سلاحك ـ أخبرته بأني سأقتلها |
Mahkemeye erken gitmek istiyorum dedim Ona. | Open Subtitles | أخبرته بأني أردت الذهاب إلى المحكمة مبكراً |
Beni aramış, sekreterim de nerede olduğumu söylemiş. | Open Subtitles | لقد إتصل بحثاً عنّي وسكرتيرتي أخبرته بأني هنا |