ويكيبيديا

    "أختبئ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • saklanıyorum
        
    • saklanıyordum
        
    • saklan
        
    • saklanmak
        
    • saklanmıyorum
        
    • saklanacak
        
    • saklandığım
        
    • saklanmayacağım
        
    • saklanayım
        
    • saklanırdım
        
    • saklanamam
        
    • saklanmam
        
    • gizlemek
        
    • saklanmış
        
    • saklandım
        
    Karavanın arkasında saklanıyorum ama, telefonun kablosunu görünce... Open Subtitles أنا أختبئ خلف المقطورة ..لكن ستعرف أين سلك الهاتف
    İki aydır kahrolası bir sürüngen gibi taşların altına saklanıyorum. Open Subtitles كنتُ أختبئ طيلة شهرين تحت الصخور كأنني حيوان "سلمندر" لعين
    saklanıyordum. O beni buldu. Sonra peşimden geldi ve öylece durdu. Open Subtitles كنت أختبئ و وجدني كان قادماً في اتجاهي ثم توقف فجأة
    Herkes bize "saklan. Geri çekil. Ortalıkta gözükme" diyor. Open Subtitles كل واحد يقول لنا أختبئ ، أرجع ، ابقى بعيدا عن الأنظار
    Yatağın altına saklanmak için çok yaşlıyım. Bir şey bilmiyorum. Open Subtitles أنا أكبر من أن أختبئ تحت سرير أنا لا أعرف شيئا
    Ben saklanmıyorum. Yaşamımı sürdürmek için kazanıyorum. ki buda senin fikrindi. Open Subtitles إني لا أختبئ بل إني أعمل لحياة رغيدة كانت تلك فكرتك
    Binalarda, kiliselerde falan sürünüp, saklanıyorum! Open Subtitles أختبئ بالكنائس والمباني إلى آخر هذا الهراء.
    Binalarda, kiliselerde falan sürünüp, saklanıyorum! Open Subtitles و أختبئ في الكنائس و المباني و كل هذه الأمور
    Kendi evimden kovalandım ve senin evinde saklanıyorum. Open Subtitles لقد تمت مطاردتي من منزلنا والآن أنا أختبئ في منزلك
    Ama cinayeti işleyenler onlardı, ben değil ben de onlardan saklanıyorum, senden değil. Open Subtitles لكن هم من يقتلون ليس أنا وأنا أختبئ منهم
    O sırada ben yatağın altında saklanıyordum. Her şeyi duydum. Open Subtitles كنتُ أختبئ تحت الفراش عندما حدث ذلك، سمعتُ الأمر كلّه
    Sanki kimse beni göremeyecekmiş gibi ebeveynlerimin arkasına saklanıyordum. TED كنت أختبئ خلف والداي حتى لا يراني أي أحد.
    Çabuk saklan dostum! saklan! Open Subtitles أسرع يا رجل , أختبئ أختبئ أختبئ أختبئ , أختبئ يا رجل أختبئ
    - saklan mı demek istiyorsun? - saklan. Gelmesi an meselesi. Open Subtitles هل تعنى أن أختبئ اختبئى أنه قادم فى الطريق
    Gitmek istiyorum, saklanmak değil. Open Subtitles أنظر، أنا لا أريد أن أختبئ أريد أن أخرج من هنا، حسناً؟
    Benim de lezbiyenliğe hoş bakmayan dindar akrabalarım var ama ben saklanmıyorum. Open Subtitles لدي أقارب متدينون لا يتقبلون مسألة المثلية الجنسية، لكنني لا أختبئ منهم.
    - Evet. - Ben olsam, saklanacak yer arardım. Open Subtitles أجل إن كنت مكانك فسوف أبحث عن مكان أختبئ فيه
    Belki o, arkasına saklandığım bir cadı maskesiydi. Open Subtitles ربما هو قناع العيد التنكري الذي كنت أختبئ خلفه
    Dahice planın buysa eğer orada saklanmayacağım. Open Subtitles لن أختبئ هناك إن كانت تلك خطّتك العبقريّة
    Ya da emredin, yeni kazılmış bir mezara girip. kefeni içinde saklanayım bir ölünün! Open Subtitles أو أننى أوضع فى قبر جديد أو أختبئ فى كفن رجل ميت
    Endişelenme evlat. Burada çalışırken ben de buraya saklanırdım. Open Subtitles لا تقلق, كنت أختبئ هنا عند عملي بهذا المكان, أصبحت طبيبة مداومة الآن
    Ufak bir ihtimalle de olsa bir gün geri dönebilecegini umaraktan alti ay boyunca bir huzurevinde saklanamam. Open Subtitles لا أستطيع أن أختبئ في ،دار مسنين لستّة أشهر ،متمسّكاً بخيطٍ رفيع من الآمل .بأنه سيعود
    Parlak planın buysa ben orada saklanmam. Open Subtitles لن أختبئ هناك إن كانت تلك خطّتك العبقريّة
    Güç ortaya henüz. Öyle kadar, ben gizlemek gerekir. Open Subtitles القوة لم تظهر بعد ، وحتى تظهر يجب علي أن أختبئ
    Ya da elindeki kaynakları terk edip saklanmış olabilir. Open Subtitles أو أنة بأمكانة التخلي مَهما كانت مصادرة و أختبئ
    Sonra da bir oyun oynadık, sen saklandın ben buldum, ben saklandım sen buldun. Open Subtitles ومن ثم لعبنا اللعبة الأكثر مرحا ً, عندما تختبئ وأبحث عنك, وعندما أختبئ وتبحث عني.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد